18. Başlayalım

22.5K 656 72
                                    

Barış: Kafanın bu kadar karışık olduğunu bilmiyordum.

Güneş: Ben de. Söyleyince daha bi imkansız geldi.

Barış: Ama hepsinin bi cevabı var. Biliyorsun.

Güneş: Bilmek istemiyorum. Ya bu cevapları sevmezsem?

Barış: O zaman beni seversin. Geçer.

Buruk bi şekilde gülümsedim.

Barış: Ben seni seviyorum. Ama sen seviyorum diyemiyorsun. Bi desen, her şey kendiliğinden yoluna girecek.

Güneş: Ya, öğle değilse?

Barış: O zaman.. Başka tabi..

Sesi kırgın gelmişti.

Güneş: Ben bizim bu halimizi seviyorum Barış, arkadaşlığımızı seviyorum. Sevgili falan olursak, ne biliyim..

Barış: Sevgili mi? Güneş sana bi sürprizim var, biz evliyiz.

Güneş: Biliyorum. Ama görmüyor musun hala yabancıyız birbirimize..

Barış: Ben sana yabancı değilim, sen bana yabancısın. Biraz kendini bana bıraksan..

Güneş: Uzun zamandır yalnızım ben. Sevmeden birlikte olamam, ama seninle daha yeni tanışıyorken evlendim. Bu benim kendi kendime tepkim. Böyle bi durumu hazmedemiyor aklım, kalbim.

Birden hastanede hoparlörden çıkan ses yankılandı.

"Doktor Güneş Uymaz, acilde bekleniyorsunuz. Doktor Güneş Uymaz acilde bekleniyorsunuz."

Anonsu duyduğum gibi sandalyeden fırlayarak merdivenlere koştum. Sadece acil durum çağrılarında kullanılırdı bu anons. Merdivenleri kısa sürede inip açılan acil kapısından girdim. Yaralı biri sedyede yatıyordu.

Zehra: Vurulmuş.

Güneş: Hemen ameliyata alın. Pelin ve Hande Hanımı da çağırın. Çabuk çabuk.

Ortalık hızlı bir şekilde hazırlanırken ben de kendimi hazırlıyordum. Maskeyi de takınca hazırdım. Ameliyathaneye girdiğimde herşey ve herkes hazırdı.

-----------------------

Ameliyat iyi geçmişti. Maskeyi çıkarıp ameliyathaneden çıktığımda hasta yakınları etrafımı sardı.

Güneş: Sakin olun. Korkacak bir şey yok, hayati tehlikeyi atlattı. Bir kaç gün misafir edeceğiz. Gerekli ilaçları ve dikkat edilmesi gerekenleri arkadaşlarım iletir. Şimdilik göremeyeceksiniz ama sabaha uyanır. Geçmiş olsun.

"Allah sizden razı olsun" diyen kadına gülümseyerek yürümeye devam ettim. Bana minnetle bakan gözler, işte bu mesleği bu yüzden yapıyorum. Beni duvara yaslanmış gülümseyerek ve gururla izleyen Barışla göz göze geldim.

Barış: Çıkalım mı?

Güneş: Bi üstümü değiştireyim çıkarız. Nöbetim de bitti zaten.

Odama girip üstümü değiştirdim ve beni kapıda bekleyen Barışın yanına gittim. Yanına giderken ne kadar güzel gözüktüğünü farkettim. Gerçekten çekici bir erkek ama iş onunla bitmiyor işte. Elleri ceplerinde etrafa bakarken beni farketti. Ben de yanına gidince beraber arabasına bindik. Benim araba burda kalsa da olurdu.

Yolu izlerken eve gitmediğimizi farkettim. İçimden sormak da gelmedi. Zaten beş dakika içinde deniz kenarındaydık. Barış inip arabanın önüne yaslandı. Ben de inip yanına gittim ve arabaya yaslandım.

Güneş: Neden burdayız?

Barış: Konuşmak için.

Güneş: Konuşacak bir şey kaldı mı?

Zorla GüzellikHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin