Zorla Güzellik

2.Müstakbel Gelin

Güneş: Barış Bey, bir sorun mu var?

Barış: Var, dedem şimdi odadan çıkıyor olsaydı ve seni bu halde görseydi yıkılırdı.

Güneş: Öncelikle ben bir doktorum ve hastalarımla ve yakınlarıyla yakından ilgilenirim. Salim Amca dışarı çıkmasa iyi olur çünkü dinlenmesi lazım, kronik yorgunluğu var. Ayrıca bizi görse bile bu saçmalık sizin başınızın altından çıktı, beni öpen ve zor durumda bırakan sizsiniz hatta üstüne karşıma dikilip hesap soran da sizsiniz.

Barış: Tamam, pardon. Sadece sert çıkıştığım için pardon, gerisi benim için bir hata değil. Hasta yakınlarıyla yakından ilgileniyorsan benimle de yakından ilgilenebilirisn. Ayrıca sanki bekaretini aldım, altı üstü öptüm. Benim zaten bir sevgilim var yani sana başka gözle bakmam mümkün değil.

Güneş: Tebrik ederim, umarım dedenizle tanıştırır, beni de bu işkenceden kurtarırsınız.

Barış: Şu sizli konuşmanı bırak artık.

Güneş: Böyle iyi, Barış Bey. Hem siz sevgilinizden korkmuyor musunuz?
Barış: Bu seni ilgilendirmez. Sen sadece hastan için bir iyilik yapıyorsun.

Sinirli bir bakış atıp yanından gittim. Yürürken arkama dönüp bakınca arkamdan sırıttığını gördüm.

ERTESİ GÜN

Güneş: Günaydın Zehra, var mı bir şeyler?

Zehra: Günaydın Güneş Hanım. Hande Hanım sizi sordu, bugün taburcu olacak iki hasta bildirmiştiniz.

Güneş: Bugün Salim Beyi de taburcu edelim. Ben uğramadan kimse çıkışını yapmasın.

Arkamı dönüp asansöre bindim. Onurun içeride olduğunu görünce 'işte başlıyoruz' diye düşünmeden edemedim.

Onur: Günaydın Doktor Hanım.

Güneş: Kes şunu Onur

Onur (Gülerek): Nasıl isterseniz. Kahve borcunuzu da unutmadım doktor hanım.

Güneş: Ben de unutmadım. Merak etme.

Asansör gelince inip odama geçtim ve çantamı bıraktım. Önlüğümü giyip defteri aldım ve direkt Filiz Ablaya gittim. Yolda kahve sipariş etmeyi de unutmadım. Sade içiyordu. Tahmin ettiğim gibi örgü örüyordu.

Güneş: İstediğin zaman seni taburcu edebileceğimiz biliyorsun değil mi Filiz Abla?

Filiz: Biliyorum Güneş kızım biliyorum. Boşver iyi burası. Hem yaşlıyım biliyorsun evde kim ilgilenecek benimle?

Güneş: Sen bilirsin, senin için diyorum bazen ben bile bunalıyorum hastane havasından.

Kahvelerimiz gelince Filiz Ablaya birini uzattım ve yanına oturdum.

Filiz: Duyduklarım doğru mu? Ünlü biri gelmiş diyorlar.

Güneş: Senin nasıl haberin oldu?

Filiz: 415'deki Hatice söyledi.

Kahkahama engel olamadım ve kahveden bir yudum oldum.

Filiz: Bekar mı? Dede torun gelmişler. Tam bize göre biri sana biri bana.

Güneş: Seni bilmem de hiç de bana göre değil

Filiz: Ne dedin?

Güneş: Hiç öyle..

-------------------------

Birinin beni dürtüklemesiyle gözlerimi açtım. Bugün set vardı ama menejerimi arayıp iptal etmiştim. Dedemden değerli değil.