Uyandığımda Bella'nın yatağına baktım. Yoktu! Hala gelmedi mi? Onun için endişeleniyorum. Hemen Chris i aradım:
'Alo! Chris Bella seni aradı mı?!'
'Hayır. Bende seni arayıcaktım. Nereye gitmiş olabilir ki!' (Ağlamaklı konuşuyordu)
'Tamam ben James'ı Ararım. Arkadaşlarını çağırır. Birlikte onu aramaya gideriz.'
'Tamam.' Diye kapattı
James ile konuştu. Arkadaşlarıyla Thomas ın karavanına binip ormana doğru sürdü. Karavandan inip bağırmaya başladık:
'Bella!!! Beeelaaa! '
Ormanı dolaştık. Ama onu bulamadık. Chris Thomas'ın omzuna başını koymuş ağlıyordu. Ben Hala bağırıyordum. Clive in sesini duydum:
'Ormanda yok! En iyisi arkadaşlarını arayalım. Belki onların evine gitmiş olabilir.' Dedi ve telefonunu alıp bir kaç kişiyi aradı. Erkekler Chris i sakinleştirmeye çalışıyordu. Ama Chris kendinden geçmiş Bella diye bağrıyordu. Sinirden dudağımı kanatmıştım. Birden telefon çaldı. Baktığımda "gizli numara" yazıyordu. Açtım:
'Merhaba Clara.'
'Sen kimsin?!'
'Bella seni çok özlemi-'
'Bellaya ne yaptın?! Söyle nerdesiniz!!! Bırak kızı!!!!'
'Sakin ol! Yalnız gelmeni istiyorum. Eğer yanında cici arkadaşlarınla gelirsen. Bellaya sonsuza dek veda etmiş olursun.'
'Pekala. Ama ona zarar vermeyeceksin.'
'Adres= Blue sokak, 42. Cadde, No 444, bodrum kat'
Teleonu kapattım. James:
'Ne oldu Clara?!'
'Benim gitmem lazım. '
'Tamam kendine dikkat et'
James ile vedalaştıktan sonra bana verilen adrese doğru koşmaya başladım.
* * *
Evet, gelmiştim. Bodrum katına indim. Titrek bir sesle:'Aç kapıyı. Ben Clara!! Aççç!!!!'
Kapıyı açtı:
'Bende seni bekliyordum. Geç içeri!'
Onu dövmek isterdim. Lakin odada yüzleri kapalı 10,15 kişi vardı. Eski bir kanepeye oturdum. O da sandalyeye.
'Merak etme Bellayı hala nefes alabiliyor' arkadaşları gülmeye başladı.
'Tamam bak geldim! Hadi Bellayı getir!!'
'Ama daha yeni geldin.! Sana Bellayı karşılıksız vermeyeceğimi biliyor olmalısın.' Yüzündeki gülümseme belirdi.
Tipi aynen şöyleydi. Uzun boylu, kaslı, kumral saçlı, lacivert gözlü biriydi. Galiba vampir değildi. Kurtadam olabilir.
'Ne istiyorsun?!' Diye bağırdım.
'Sadece James ile konuşmamanı, yani arkadaşlığınızın bitmesi!'
Bir an duraksadım. Para ya da maddi olarak birşey teklif edeceğini ya da beni öldüreceğini zannediyordum. Böyle birşey söylemesi beni çok şaşırttı. Merakla;
'Sen James ı tanıyor musun?!!'
'Evet kendisi benim eskinden en yakın arkadaşımdı. Fakat artık yakın olduğumuz söylenemez!'
'Peki benden neden böyle birşey istedin?! O sadece benim yakın arkada-'
'Yeter!! Ama konuştun. Bellanı veriyimde sus artık. Ama eğer teklif kabul edilmezse... İşte o zaman arkadaşlarına veda edersin.!!!'
Adamlara işaret etti. Bella yı getirdiler elleri bağlıydı. Saçı dağılmış, gözleri ağlamaktan şişmişti. Beni görünce koşarak sarıldı. Kapıdan çıkar çıkmaz ellerini çözdüm:
'Sana birşey yaptılar mı? Onlar seni nasıl yakaladı? Onları tanıyor musun? Onla-'
'Lütfen Clara çok yorgunum. Chris!! O nasıl?'
'Çok ağladı yaa dur veriyim sana telefonu da konuş onunla.'
Telefonu verdim. Uzak bir yere gidip uzun süre sohbet ettiler. Bizde ormana doğru ilerledik. Karavan geldi. Daha durmadan Chris karavandan atlayıp Bella ya sarıldı. James yanıma geldi:
'Çok mutlu oldum. Tekrar birlikte olmaları beni çok mutlu etti'
Onunla konuşmamam lazım. Ona gülümseyip karavana bindim. Hepimiz karavana binip yatakhaneye gittik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vampirin Aşkı (Tamamlandı)
VampireBen kendimi onda buldum. Onun gülüşünde, onun gözlerinde... Karanlığımda ışık oldun,gökyüzümde yıldız. Bakışında aşkı buldum ben. Öldüm sen benim ruhum oldun. Sen beni değiştirdin! Kalp midir sev diyen, Yoksa yalnızlık mıdır körükleyen? sahi nedir s...