Vampirin Aşkı (Tamamlandı)

Çılgın Aşık

İleriye baktım orada birkaç kurt konuşuyordu. Az çok dediklerini anlıyordum:

'Krallık diyor ki, Vampirlerin işini yakın Zamanda bitirelim! '

'Onları tarihten silelim!' Dediler.

Bu Nasıl bir nefret? Kurtlarla eski tarihlerde oldukça iyi anlaşırdık. Şimdi? Kalpleri kararmış... Yavaşça yürümeye başladım. Bastığım bir dal çıtırdadı.

'Orada birisi var! Yakalayın derhal!!'

Şimdi de şunlardan kaçıcam. Koş koş koş Clara! Jet hızıyla koşmaya başladım. Arkamda hırıltıları duyabiliyordum. Dallar kıyafetimi yırtıyordu. Off ya!! Neyse ben iyi bilgiler aldım... Beni Delete tuşu gibi silecekler! Var gücümle koştum.

Karşımda sağımda solumda arkamda... Heryerde kurtlar! Etrafımı sarmışlardı. Bir ara da kurtlarla karşılaşmıştım. Birşey düşünmüştüm ama ne? Ailem... Hayır! Of... Ne yapacağım şimdi. Birden James,Clive,Chris ve Thomas çalılıkların arasından çıktı ve kurtlarla dövüşmeye başladılar. Ben ise onlara yardımcı olmaya çalışsam da James:

"Koş Clara! Hemen geri dön!!" Diyerek bana kızgın baktı. Çok fazla kurt vardı. 4 Vampir bu kurtlarla başa çıkamazdı. Düşün düşün!.. Evet! James kalkan yapabilir.

"Hey! James kalkan!!" Diyerek bağırdım.

"Ne kalkanı! Sus..." Dedi heryeri kan olmuştu. Allahım sen yardımcı ol! James a birşey olmasın. Sen bizi koru. Sen James'ı-

O sırada olan oldu! İçime yine değişik birşey girdi ve beni kontrol etmeye başladı. Heryere ışık saçıyordum ve kurtlar... Yeşil ışık kurt krallığının yolunu tuttu. Ama ben... Ben ise yere kapaklanma yolunu tuttum!

***

Gözlerimi açtığımda odamdayım ve James'ın kollarının arasında.

"İyi misin sen? Artık yeter! Nasıl kurt krallığına gidebilirsin! Aklın başında mı senin!" James'ın birkaç öğütünden sonra ona sarıldım ve:

"Bana gereksiz dedin! Ne kadar üzüldüm James! Koşarken uçurumdan düştüm ama bi-"

"Sen uçurumdan mı düştün! Clara sana büyü yaptım. Bensiz Vampir krallığından asla dışarı çıkamazsın." Dedi. Çok endişelenmişti. Onun böyle görmek insanı daha doğrusu bir vampiri tekrar tekrar aşık etmek için yeterliydi.

"Kurt krallığı yakın Zamanda savaş açacaklar! Bunun için fazla zamanımız yok James. Hemde hiç Zamanımız yok!!" Dedim üzgün bir sesle.

"Sen onları mı dinledin? Bu bu çok iyi bir bilgi fakat... Asla ve as-"

"Tamam James sensiz çıkmayacağım söz!" Dedim ve oturduğu yerden onun boynuna atladım ve kendime çektim.

"Seni seviyorum James! Ne olursa olsun!" Dedim mutlulukla.

"Ben? Ben daha çok!" Dedi. Onu seviyorum. Onun her gülüşü bir ömüre bedel. Tabi Vampirlerde ömür sonsuz... Neyse iğrenç espirilerimi yarıda kestim. James ile biraz daha sohbet ettik. Daha sonra vampirlere önemli haberi duyurmak için gitti. Bunu öğrendiğim için sevinmem gerekirken her an savaşacak olmak... Kalbime ağrı girdi. Şu yeşil ışıktan kurtarma olayı çok zor! Hem Nasıl yaptığını bilmiyorsun hem de sihir bitince birden yere çakılıyorsun. Yataktan kalkıp dışarı çıkacakken elimin yatağa bağlı olduğunu görünce içimden 'of James o yüzden odamdan gülerek ayrıldın'

Ben düşüncelere dalmışken aklıma gelen tek şey kırılan telefon! Şimdi James ile geceleri mesajlaşamayacağız.
Yemek de yok! Bella odama girdi ve gülümsedi elinde tepsi vardı. Tepsinin üzerinde hediye kutusu ve Etler duruyordu. Yemeğe saldırdım! Birkaç ısırıktan sonra mideme indirdim. Hediye kutusunu açtığımda, telefon duruyordu. Yanında bir yazı:

'Hediyeni umarım beğenmişsindir! Nereden aldın? Aklına Nasıl geldi diye sorarsan... Kanını tükettiğim kadının telefonu. Et de onun... Güle güle kullan!" Diyordu.

James para harcamaz! James yer, içer, çalar ve kullanır. Şaşırmadım.Mektubu cebime koydum. Telefondan James'a:

"Çılgın aşık olduğunu biliyorsun değil mi?"

"Sen de çılgın aşık dediğin Adama tutuldun biliyorsun..."