Vampirin Aşkı (Tamamlandı)

Şaka

Arkadaşlar multimedya da James var. İyi okumalar!

Kabinde birisi kapıyı tıklattı. Nefesimi tuttum. Tıklatan kiş

"Boş mu?" Dedi. Bu bayan sesiydi. Kapıyı açtım. Kız içeri girdi ben de James'ı aradım. Ama yok. Yürümeye başladım. Sonra birisi arkamdan sopsoğuk bir su attı. Daha doğrusu attılar! Chris, Clive, Thomas ve James...
Ellerinde su tabancalarıyla beni ıslatıyorlardı. Koşmaya başladım ve kaydırağın içine girdim. Ortasında beklemeye başladım. Keşke yapmasaydım. Ama çok eğleniyordum şu an. Kaydırağın başında erkek sesleri duydum. James'lar geliyor olmalıydı. Hemen kaydıraktan kaymaya başladım. Kaydıraktan kaydıktan sonra gördüğüm manzara küçük dilimi yutmama sebep oldu. Bizimkiler karşımda ellerinde su tabancaları. Aralarında James yoktu. Arkamda soğukluk hissettim. James kaydırağın sonunda beni sopsoğuk su ile ıslatıyordu ve diğerleri...
Su değilde soğuk olması benim için felaket. Havuzun içine kafamı soktum ve bir süre, içinde bekledim. Biri ayaklarımdan diğerleri kollarımdan tutup suyun yüzeyine getirdiler. James da beni ıslatmaya başladı. Lanet olsun! Yüzüm donuyordu. James kendini iyi kaptırmış. Çocuk gibi davranıyor. James beni havuza bıraktı ve gülümsedi:

"Yarın kankilerini topla lazer game oynayacağız. Kazanan kaybedene istediklerini yaptırır! Okey?" Dedi sırıtarak.

"Kabul! Ama Bebek gibi mızmızlanmak yok!" Dedim gülerek.

"Yarın saat 14:00." Dedi ve arkadaşları ile birlikte yanından uzaklaştı.

Lazer Game biliyorum fakat erkeklere karşı kızlar adaletli olacak mı? Onu bilmiyorum. Ama kazanmalıyız.
Bella, Ariana, Emily'yi aradım. Hepsine haber verdim. Onlarda kabul ettikten sonra korksun erkekler bizden!

Odama gittim ve üstümü değiştirdim. Siz göreceksiniz! Lazer mazer dinlemeden kafanıza kafanıza geçireceğim! Beni sopsoğuk su ile ıslatın ben birşey demeyeceğim ha?!
Yatağa uzandım bugün oldukça yorulmuştum. Bella'nın sesiyle daha uyuyamadan uyandırıldım!

"Hadi kalk bakalım Uykucu! Bugünlerde doğru dürüst yemek bile yemiyorsun. Hem yemekte tavuk so-"

"Yemekte tavuk mu var? Çekil önümden Bella! Hemen gitmeliyiz." Dedim ve koşmaya başladım. Tavuğa aşığım. Birde onu soslasınlar... Kimse beni durduramaz! Tabakları aldık. Tavukları bol bol doldurdum. Başka birşey yemesem de olur. İçecek olarak su aldım ve yerime oturdum. Su hayatımı kurtaracak çünkü boğulma tehlike %99 !

Yemeğimi yerken karşıdaki masadakilere baktığımda James sırıtıyordu. Ha çok komik! Bana gülmeye başladı. Onu aldırmadan tavukları süpürdüm ve suyumdan bir kaç yudum aldım. Hala gülüyor. Elimdeki suyla birlikte bizimkilerin masasına oturdum:

"Nasılsınız Beyler?"

"İyiyiz." Dediler hep bir ağızdan. Hepsi sırıtıyor ve aralarında birşey fısıldaşıyorlardı.

"Ne fısır fısır!" Dedim.
James söze atıldı:

"Ya Nasıl yenileceksiniz onu düşünüyoruz. Ağlatsak mı ağlatmasak mı diye." Dedi ve masadaki herkes kıkır kıkır. Cevabını verdim:

"Yanlış düşünmüşsünüz. Kuyruğunu kovalayan kediler gibi olmayın!" Dedim ve elimdeki suyu James'ın yüzüne doğru tuttum:

"Neyse beyler ben kaçar!" Dediğim gibi koştum. Bugün herşey suydu ya! Ama öyle demeyecekti. James kızarken çok tatlı oluyor. Onu çok seviyorum her ne kadar eşşek şakalarımı çektirsem de...