ANKA

•30• Küçük Adımlar

Merhaba, bir dahaki bölümde - ki kendisi 2-3 gün gibi kısa bir sürede gelecek- size neden bölümün geciktiğini açıklayacağım. Sizden özür diliyorum bu kadar geciktiği için ama gerçekten sebeplerim vardı. Bundan sonra böyle gecikmeler yaşamayacağımızı düşünüyorum. Sizi daha çok bekletmemek için hemen bölümü paylaşıyorum. Bir okuyucuma bugün yarın diye cevap vermiştim. O sözümü de tutmak için yazım hatalarıma bakamadım. Ayrıca hepinize yorumlarınız ve beğenileriniz için teşekkür ediyorum. Daha önce görmediğim eski yorumlara ve yeni yorumlara cevaplarımı ve teşekkürlerimi tek tek ileteceğim. Lafı daha fazla uzatmadan... İyi Okumalar... Ç.T.

"Ne oluyor ya?"dedim yatağımın şiddetle sarsılmasıyla.

"Deprem oluyor. Ne olacak? Seni uyandırıyorum."dedi George.

"Tamam o zaman."deyip diğer tarafa döndüm ve uyumaya devam ettim.

"Uyanıyor musun uyanmıyor musun?"dedi George.
"Çok uykum var. 5 dk daha."
"Tamam. Ama sadece 5 dakika."dedi George. Ben de sevinerek iyice yastığıma sarıldım. Ama kendi salaklığım... George sürahideki suyun tamamını üzerime boşalttı.
"GEORGEEEEEE!!!!!" dedim bağırarak. Büyük ihtimalle karşı binadan Lysander bile duymuştu.
"Hadi ben kaçtım."deyip koşarak odadan çıktı George. Ben de etraftaki suyu buharlaştırıp banyoya girdim.

Hazırlandıktan sonra tam çıkıyordum ki kapıma Sevgi abla geldi.
"Hayırdır Sevgi abla? Ne oldu?"dedim merakla. Çünkü ne zaman gelse konu deney oluyordu.
"9. Dersten sonra müdürün odasına gel. George, Eloy, Maurissa ve Darren'a da haber ver. Onlar da gelsin."
"Niye? Ne oldu? Bir şey mi oldu?" dedim telaşla.
"Yok sakin ol. Lysander birkaç açıklama yapacak sadece."dedi Sevgi Abla ve bana veda edip gitti. Ben de kahvaltıya indim. Kahvaltıda yanımızda 6'lı da vardı. Kraliçe'nin gözleri kıpkırmızıydı. Sanki günlerce uykusuz kalmıştı ya da saatlerce ağlamıştı. Yanımda Maurissa olduğu için onun kulağına söylemiştim ve Darren'a haber vermesini istemiştim. Eloy ve George'a da kafamla buluşalım işareti verdim. Ve herkese afiyet olsun deyip yemekhaneden çıktım. Bir süre sonra ikisi de geldi.
"Ne oldu Anka kuşum?"dedi Eloy merakla.
"Biraz önce Sevgi abla geldi ve son dersten sonra müdürün odasına gitmemizi söyledi. Hepimizin. Darren ve Maurissa dahil." dedim endişeyle.
"Niye endişelendin bu kadar?"dedi George gayet sakin bir tavırla.
"Dün gecekini öğrenmiş olabilirler mi? Dün sen o laptopu karıştırken ortalıkta bırakmış olmayasın?"dedim ona dönerek.
"Ya bi durun. Anneniz gibi oldum. Çocuğum yapma diye diye." diyerek isyan etti Eloy.
"Hatırlamıyorum. O heyecanla ne yaptım hiç bilmiyorum. Ama öyle olsa diğerlerini çağırmazdı."dedi George düşünceli bir şekilde.
"Haklısın. Bence sakin kalalım. Her zaman nasıl davranıyorsak öyle davranalım. Bir şey bildiğimizi de çaktırmayalım."dedi Eloy.
"Öyle yapalım. Ama bizim olanlar konusunda plan yapmamız gerek."
"Gece yarısı bizim odada buluşalım. Hemen toplantıda konuşulanların üstünden geçeriz hem de sonraki hamlemizi ayarlarız." dedi George.
"Nim'le de konuşmam gerek."
"O zaman toprak dersinden sonra sizin odada buluşalım." dedi Eloy.
Ve biz de onaylayıp daha çok dikkat çekmemek için ayrıldık.

Toprak derslerim bitince odama çıktım.  Eloy ve George da gelince laptopu açıp Nim'e seslendim.
"Nim? Orda mısın?"
'BURDAYIM.'
"Dün her şeyi öğrendik."
'BİLİYORUM'
"O zaman ne yapacağız?"
'DAHASI VAR. LYSANDER'A SOR.'
George araya girdi.
"Lysander'a söyleyemeyiz. Tüm haklarımızı elimizden alır. Avantaj bizdeyken onun eline veremeyiz."
"George haklı Nim. Yapamayız." dedi Eloy.
'YAPMAZ. GÜVENİN BANA. AMA...'
"Ama ne?" diye sordum.
'SADECE SEN. YALNIZ KONUŞ. ZAMANININ GELDİĞİNİ BİLİYOR.'
"Yalnız olmaz." diye karşı çıktı Eloy.
'SENİN DE ZAMANIN GELECEK ELOY.'
"Ya benim?" diye sordu George.
'SEN HER ZAMAN ANKANIN YANINDA OLACAKSIN. ONA DİKKAT ET GÖZLEMCİ. EN BÜYÜK GÖREV SENİN.'
"Nim'in frekansları karıştı galiba." dedi Eloy gülerek.
"Ben aldım mesajı." dedi ciddi bir sesle George.
'G Ü C Ü M. T Ü K E N İ Y O R. D A H A.  S O N R A. D E V A M. E D E R İ Z. '
"Görüşürüz Nim." dedim havaya el sallayarak. Benim bu haraketime göz devirdi George.