•11• Az Ödevli Son Gün

17K 1.2K 141
                                    

Geceyarısı bir ara kapıya bağıra bağıra Noora geldi. Çok yüksek sesli bağırıyordu. Galiba sarhoştu. Yeşim uyanmasın diye odadan çıktım ve Noora'yı odama götürdüm.

"Sarhoş musun?"

"Aşk sarhoşuyum, aşk." ve bir hıçrık ardından kıkırdama.

"Ne oldu Noora?"

"Paulo bana çok romantik bir şekilde çıkma teklifi etti. O kadar tatlıydı ki..." Gözlerini kapatmış mutlulukla gülümsüyordu. O anı tekrar yaşadığına eminim.

"Bu çok güzel bir haber. Senin adına çok mutlu oldum."

"Yeşim nerde? Ona da anlatmalıyım olanları. Eminim çok mutlu olur."

"Olurdu, tabiii çok üzgün olmasaydı. Şuan o 7'liden herhangi birinin adını duymak isteyeceğini düşünmüyorum."

"Ne oldu? Ahh midem bulanıyor..."

"Şimdi odana git ve uyu sabah kalkınca konuşalım." ağzını ve midesini tutarak koşa koşa odasına gitti.

Sabah uyandığımda direk Noora'nın odasına gittim. Onu uyandırıp olanları anlattım. Elizabeth'e çok sinirlendi ama Darren'ın böyle davranmasını doğal buldu. Çünkü Darren ile Elizabeth çok yakındılar ve Elizabeth açığını göstermeyecek kadar iyi oyuncuydu. Noora'ya hak verdim. Darren zaten gözümde kişiliksiz bir insandı. Başından beri gözüm tutmamıştı onu. Beraber Yeşim'in odasına gittik. Gözleri kıpkırmızıydı. Darren ve Elizabeth'e kaç kere saydırdı. Bir sürü ağır laf etti ve sonunda rahatladı. Bir daha Darren ile konuşmayacağım diye kendi kendine yemin etti. Bir süre sonra telefona gelen bildiri ile kendimize geldik.

"5 dakika içinde iletişim ağları açılacaktır. 1 saat sürecek olan iletişim saat 16'da kapanacaktır. Tüm öğrencilere duyurulur."

Burada iken telefonlarımız sadece burada bulunanlar arasında çalışabiliyordu. Pazar günleri 15-16 arası iletişim ağları açılıyor ve ailemizle görüşebilmemiz için olanak sağlanıyordu. Çok garip bir işleyişi vardı buranın. İnsanlardan gizleniyorduk evet ama bu fazla gelmişti.

"Yeşim. Şimdi gidip elini yüzünü yıkıyorsun. Babaannen seni böyle görmesin. Lütfen güçlü ol. Noora ile biz şimdi gidiyoruz. Hepimiz görüşmelerimizi yaptıktan sonra buluşalım ve havuza gidelim. İyi gelecek güven bana." ikisi ile vedalaştıktan sonra odama gidip laptopumu açtım ve ailemle görüntülü görüşmeye başladım.

Annem: Kızım... Nasılsın?

Ben: İyiyim anne siz nasılsınız?

Babam: Biz de iyiyiz yavrum.

Annem: Sana iyi bakıyorlar mı orada? Yemeklerin düzgün mü? Özel yapıyorlar değil mi? Arkadaşların iyi mi? Uyuşturucu, sigara, alkole bulaşmadın değil mi? Kaç kişi kalıyorsunuz odada? Kızlı erkekli kalmıyorsunuz değil mi? Sarkıntılık yapan var mı? Derslerin nasıl gidiyor? Hangi dilleri öğreniyorsun? Ne zaman buraya geleceksin?...

Ben: Anne. Dur! Bi sakin. Merak etme ben iyiyim. Bütün arkadaşlarım efendi insanlar. Odam tek kişilik. Fransızca-Almanca-İspanyolca dersleri alıyorum. Ve yemekler bana özel. Hiçbir sağlık problemim yok sen endişelenme.

Annem:Kızım napayım. Sadece pazar günü görüşmek de ne demekmiş? Çok saçma. Seni aradığımda ulaşamıyorum da. Orası nasıl bir yer? Güvenli olduğuna emin misin?

Ben: Tamamen güvenli anne. Sadece daha rahat ders çalışalım diye bütün bu problemler. Sen merak etme.

Babam: Peki ne zaman geleceksin kızım?

Ben: Yalnızca yaz tatili iznimiz var baba.

Annem: NEEE?!!..

Ben: Anne bağırma. Kulağım gitti. Hepsi daha iyi çalışalım diye.

ANKAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin