AŞK ŞANS İŞİDİR

Mavinin Kızı~24

Sen doymadan doymamak sen gülmeden gülmemek sen mutlu olmadan asla mutlu olmamak için
Uğrunda ölmek değil sana huzurlu bir yuva ömrü boyu sonsuz bir ilgi
Mutlu olman için hiç durmaksızın mücadele etmem için
Yüreğini insanlığını güzelliğini hanımefendiliğini onurunu şerefini
Kaşını gözünü ellerini saçlarını ve her şeyini çok ama çok sevmem için
Benimle evlenir misin sevgilim?  

Refik Kestem.

Sağıma döndüğümde gördüğüm yüz gülümsememi arttırmış, ona daha da sokulmama neden olmuştu. Burnumu boynuna yerleştirip kendine has kokusunu içime çektiğimde belimdeki eli sıkılaşmıştı.

''Sen uyumuyor muydun Tuna oğlan?''

''Sen yanımdayken uyumak mümkün mü sevgilim?'' Ah o kelime. Yine beni tam kalbimden vurdunuz bayım ama bilmiyorsunuz.

''Tuna?''

''Efendim güzelim?''

''Ben artık ya kendi evime ya da ailemin yanına geçmek istiyorum. Böyle yaşamak bana uygun gelmiyor.''

''Merak etme güzelim yakında temelli yanımda kalacaksın zaten.'' Sen bana evlenme teklifi mi ediyorsun hem de böyle ayak üstü? Ben yer miyim yemem.

''Bu üstün körü yaptığın evlilik teklifini kabul edeceğimi sanıyorsan yanılıyorsun canım. Seninle evlenmeyi kabul ettiğimi sanmıyorum ne demek temelli yanımda olacaksın?''

''Sana evlenme teklifi ettiğimi de kim söyledi Ada Şan?'' Tuna vurdu gol oldu.

''Kalk hadi işe gideceğiz.''

''Sen cezalısın bana yeni bir gömlek hatta kravatımı bile ütülemeden hiç bir yere gitmiyoruz.''

''Ne cezası bu?''

''Nişanda giydiğin o elbise neydi? Allahtan koluma girme zahmetinde bulundun da üstündeki gözlerin çeyreği azabımdan kurtuldu.''

''Girmesem ne yapacaktın sanki. İyi ki koluna girmişimmiş.''

''Bugün hepsinin asık suratla şirketten ayrıldığını görünce de bakalım bana kafa tutabilecek misin?''

''Ne dediğinin farkında mısın sen Tuna?''

''Ya gömlekler ya da işten çıkan insanlar.'' diyerek banyoya ilerledi.

''Aman sanki yapmadığım şey. Bütün dolabı ütüleyeyim de gör sen.'' dedikten sonra ütü masasının olduğu odaya ütülenecek bütün kıyafetlerini alıp geçtim. Ama beyimize beğendirmek ne mümkün. En sonunda çift çizgi olmamış ama sanki ben izlemesem yapıcakmışsın gibi baştan ütüle diyince gömleği suratına fırlattım.

''Bana bak ver şu gömleği.'' diyip iyice çizginin üzerinden geçtikten sonra yakasından tutup ayağa kaldırdım. Dudaklarımı dudaklarına hırsla bahşettiğimde neye uğradığını şaşıran Tuna bir an afallasa da beklediğimi yapmakta gecikmedi. Elleri bel oyuntumu okşamaya başladığında çaktırmadan gülümseyerek ben de ensesindeki saçları çekiştirmeye başladım.

Ağzının içine doğru inlediğimde daha da belimdeki elleri daha da sertleşen Tuna yavaş yavaş sıkmaya başladı. Kendimi kaybetmeye başladığımı fark ederek çabucak toparlanıp ona fark ettirmeden üzerindeki tişörte odakladım. O sırada dudaklarımız ayrıldığından tişörtünü çıkarırken gözlerinden çıkan alevi görebiliyordum. Bir an aramızda ki ateşe yenik düşüp oyundan vazgeçecektim ama hak etmişti. Tişörtü çıkarıp kaslı kollarına tutunca dudaklarım yönünü boynuna çevirmiş arsızca hareket ediyorlardı.