BÖLÜM 22

9.7K 563 15
                                    


Hepinize merhaba! 

Umarım yine çok ara oldu demezsiniz bölümler arası :) İnanın çok istiyorum fakat benim o moda girmiş olmam, yazmaya hazır olmam gerekiyor inanın ki... Laf olsun diye yazmıyorum, yazamıyorum.

Buna rağmen, klasik klişe yazmadığım için mi, güzel yazmadığım için mi okunmuyor inanın bilmiyorum :) Ben bu kadar okunmasını bile beklemiyordum, gerçekten sadece içimden geldiği için yazıyorum.. Bu sebeple hiçbir zaman oy sınırı vs. koymadığımı biliyorsunuz ama sanırım bu kadar hikayeyi gördükçe istemsiz ben niye okunmuyorum diye soruyorum :)

Herneyse.. Facebook grubu kurmuştum hikayemiz için ama orda da bir elin parmaklarını geçmeyecek insan var. Gelmek isterseniz beklerim :) Asiye Hanım Mahallesi-Wattpad olarak ulaşabilirsiniz!

Bir de her şeye rağmen yeni bir hikayeye de başlamayı düşünüyorum, Liman Meyhanesi profilimde bulabilrsiniz oraya da beklerim :)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bir de her şeye rağmen yeni bir hikayeye de başlamayı düşünüyorum, Liman Meyhanesi profilimde bulabilrsiniz oraya da beklerim :)

Amma konuştun demeyin, gittim :)

İyi Okumalar!



  Kafedeki kalabalığın içinde genç kızı fark ettiğinde adamın yüzüne istemsiz bir tebessüm yerleşmişti bile, artık ne masada konuşulanlarla ilgilenebiliyor ne de hareket edebiliyordu. Fark edilmeyi bekledi usulca ve dileği gerçekleştiğinde yüzündeki tebessüm genişlemek yerine soluvermişti...

Kırgın bakıyordu çünkü genç kız, adamın onun kırıldığını nerden anlamış olabileceğini sorgulasanız bile... Anlamıştı işte, hislerdi burada yol gösterici olan. Ve genç adam birşeyden daha bu kadar emindi ki o da bu kırgın bakışları daha önce de gördüğüydü.

Ne söylemesi gerektiğini, nasıl davranması gerektiğini kestiremiyordu ama göz göze gelmişleri, birbirlerini fark ettikleri aşikardı; reddetmek olanaksız, görmezden gelmek namümkün fakat gerçeklere katlanmak da bir o kadar kasvetliydi...

Her iki tarafa da istemsizce acı veren ve yine taraflar için asırlarca sürdüğü hissedilse de bir bilemedin iki dakikalık bu kararsız bakışmadan sonra genç kız nihayet kendini toplamış ve arkadaşına dönmeyi başarabilmişti fakat döndüğünde aynı kırgın bakışların arkadaşının gözlerinde de hüküm sürmeye başladığını fark etmişti...

'Keşke gelmeseydik.' diye geçirdi iki genç kız da içlerinden. Ve konuşmadan sadece bakışlarla varılmış bir anlaşma gereği hüzünlü de olsa tebessümlerle girdikleri kafeyi; kırgın ve yıkılmış ruhlarıyla terk ettiler hiç oyalanmadan.

Kapıdan çıktıklarında hava günlük güneşlik görünse de bu iki arkadaşa hiç öyle hissettirmiyordu...

*******

Canan, Sevim hanımın söylediklerini idrak ettiğinde işin bu raddeye nasıl ve hangi ara geldiğini; en önemlisi bunca şeyde baş rolü oynarken nasıl kendisinin bu zamana kadar haberinin olmadığını çok merak ediyordu.

Asiye Hanım MahallesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin