BÖLÜM 46/1- finale az kala

4.9K 305 44
                                    


Biliyorum son yazdığımın üzerinden aylar geçti, biliyorum ama yazar kişisi bu aylar içinde bir staj tezi ve onlarca dilekçe yazdı 🙈  Vallahi hali kalmamıştı...
Bölüm yarım gibi biliyorum ama daha uzun sürmesin diye yazdığım kadarını yayınlamak istedim. BekleklettiĞim için çoook  özür diliyor ve hala okuyan herkese binlerce binlerce teşekkür ediyorum ❤ planladığım 3 ya da 4 bölüm kaldı bundan sonra. Asiye Hanım bir  sona geliyor... BURAYA KADAR BENİMLE  OLANLAR BİR EL KALDIRSIN VE KOCAMAN KUCAKLAŞALIM!

Merve sonunda Metin'in iş yerine ulaştığında onu ilk bakışta görememişti. Kasadaki arkadaşına sorduğunda ise onu müzik kasetleri yanında bulabileceği yanıtını almıştı. Aldığı bilgi ile koridorda ilerleyip Metin'e ulaştığı anda orada çalışan başka bir kız ile neşeyle muhabbet ettiğinin görmüştü. 

"Ay çok alemsin Metin ya!" diyen kız alelade flörtöz bir şekilde genç adama gülüyordu. Metin'in ise kızdan aşağı kalır yanı yoktu o an Merve'ye göre. 

"Oo, kolay gelsin." diyerek imalıca kendisini belli etmişti böylece kıskançlığından.Onu gören Metin ise hemen toparlanmıştı adeta olduğu yerde. 

"Hoş geldin.Çabuk gelmişsin." diyerek karşılamıştı Merve'yi, ama onun delici bakışlarının sebebini ise çözemiyordu daha.

"Hoş buldum, istemiyorsan gidebilirim hala." diyerek inadını sürdürüyordu genç kız. 

"Hoş geldiniz, Gülşen ben. İş arkadaşıyız Metinle." diyerek araya girmişti unutulduğunu fark eden genç kız. 

"Merhaba, ben de Merve. Kız arkadaşıyım Metin'in." diyivermişti Merve de. Kız arkadaşı mıydı?! Söylediği anda ağzından çıkanlar kendisine garip gelmişti bile ama olan olmuştu. 

Olayın şoku ile Metin'in de ağzı açık kalmıştı ama bu sıfata nasıl sevindiği içinde kopan fırtınada gizliydi. Yaşananların ardından Gülşen de tekrar memnun olduğunu söyleyip ikiliyi yalnız bırakmıştı. Merve, Metin'in her zaman kendisinden bahsettiğinden habersiz kısançlığının kurbanı oluvermişti o anda. 

"Sevgilim?" diyen Metin'e ne diyeceğini bilemez halde bakakalmıştı o anda genç kız. Hak etmişti bunu, ne vardı ki öyle gaza gelecek.

"Cıvıma Metin!" derken son bir umut o sert halini korumaktı niyeti ama pek başarılı olduğu söylenemezdi. Metin kozu eline geçirmişti ve bırakmaya hiç niyeti yoktu belliydi.

"Vallahi sen söyledin, cıvımıyorum. Ama mutluluktan uçar mıyım onu bilmiyorum henüz." diyerek yanıtlamıştı Metin de haliyle. 

***

Delal, Okan'ın göz hapsinde ne kadar eğlenebileceğini hesaplayamıyordu ama pek rahat olamayacağı zaten kesindi. Ve Delal, onun gelebileceğini hiç düşünmüyordu esasında. İlk gördüğünde şaşırmadan edememişti haliyle de. 

Mehmet de Yağmur'u bırakmadığı için genç kız arkadaşına da sığınamıyordu. Sadece Okan ve o delici siniri arasında sıkışı kaldığını hissederken tanımadığı bir ses 'merhaba' diyerek dikkatini dağıtıvermişti.
 
Sese doğru döndüğünde kendi yaşlarında genç kumral bir delikanlı bulmayı beklediğini sanmıyordu.

"Merhaba." dedi Delal de kaba olmamak adına. Genç adamı tanımadığına emindi. Okulda görmüş olsa bilirdi. Oradaki birinci yılını daha yeni doldurmuştu. Yeni kız sayılmazdı artık.

"Ben Efe, doğum günü çocuğunun, yani  Ömer'in kuzeniyim." diyerek kendini tanımıştı genç  adam. Delal'in kafasındaki soruları da cevaplamıştı böylece. Kafasında daha zorlu sorular barındıran Okan ise sinirli bakışlarla bu ikiliyi izliyordu.

Asiye Hanım MahallesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin