BÖLÜM 37

7.4K 428 31
                                    

#np: Model- Pembe mezarlık  

#np: Kötü Çocuk- Saklı Cennet

#np: Son Feci bisiklet- Bu Kız 

Okan bir haftadır ne kadar uğraştıysa Delal'in kırgınlığını yenememişti, genç kız nerede olursa olsun onun olduğu tarafa bakmıyor, onunla asla iletişime geçmiyor, ona gülümsemiyordu. Hal böyle olunca Okan da günden güne yaptığının ne kadar kaba bir davranış olduğunun farkına daha da çok varıyor ve bu kendisini daha da suçlamasına neden oluyordu. 

Genç kızın o cıvıl cıvıl parıldayan hali sönmüştü adeta o günden sonra... Sırf Okan ile değil, Okan'ın arkadaşlarıyla da olabildiğince konuşmuyordu. Proje ödevinin tesliminde bile bütün iletişimini Yağmur aracılığıyla sağlamış onlarla olabildiğince az muhatap olmuştu. Okan, Delal kendisiyle konuşsun diye Yağmurla bile üç senedir konuştuğunun iki katı muhabbet etmişti geçen bir haftada ama bu bile fayda etmemişti...

Bugün de yine genç kızla birbirlerine yokmuş gibi davranarak okul yolunu arşınlamışlardı, törenden sonra bilerek erkenden gelip sırasına oturmuştu Okan ama bu seferde Delal inatla ortalarda görünmüyordu...

Delal ile arasını bozduğuna inandığı arkadaşlarına ilk bir kaç gün soğuk davranmıştı ama tek suçlunun onlar olmadığını kendisi de çok iyi biliyordu. İtiraf etmek istemese de belki o kız Delal olmasaydı hiç bu kadar umurunda olmayacaktı. Delal'in neden bu kadar umurunda olduğunu ise 'mahallesinin kızı' oluşuna bağlıyordu yine kendisine göre...

Kafasındaki binlerce düşünceyle Delal'in gelmesini beklerken genç kızın sırasının altında duran ders kitabını fark etmişti, muhtemelen dün çıkışta unutmuştu. Okan aklına gelen fikirle bir çırpıda uzanarak önündeki sıranın altından kitabı aldı. Kapağını araladığında tahmin ettiği hususta yanılmadığını anladı kitabın ilk sayfasında büyük harflerle 'Delal Denizer' yazıyordu. Böylece planını uygulamaya koyuldu. Ne yapacak edecek bugün Delal'in kendisiyle konuşmasını sağlayacaktı genç  adam kararlıydı. Ardından kitabı yerine koymak yerine kafasının altına koyarak uyuyor numarası yapmaya koyuldu. Kitabını istemek zorundaydı, ödevlerini yapması için lazımdı sonuçta...

**

Metin  törende giyeceği takım elbiseyi dahi bulup almış ama hala Merve ile konuşmayı başaramamıştı... Şansı kendisine o kadar küsmüştü ki Aylin de ağabeyinin müşkülünü hissetmiş gibi günlerdir arkadaşlarıyla görüşmüyordu. Genç adam hepsine rağmen kararlılığını yitirmemişti ama çareler düşünmeye devam ediyordu. Merve'yi o baloda kolunda görmeyi hayal ettikçe bu kararlılığı pekişiyordu. Mesaisinin son kalan dakikalarında da aklına koyduğu yeni planını uygulamak için ayırdığı animasyon filminin içine yazdığı notu yerleştirmişti. Elif'e bir ara çikolata alıp teşekkür etse fena olmazdı, küçük kız olmasa bu fikir aklına gelmezdi muhtemelen. Gelse bile Merve kesin işkillenirdi yaptığı şeyden ama Elif'in animasyon filmi sevdası Metin'in kurtarıcısı olmuştu bu olayda.

Filmi aldığını yerine kasadaki görevini devralan arkadaşına bildirerek parasını da uzattıktan sonra Asiye Hanım mahallesine dönmek üzere heyecanla yola koyulmuştu. Merve'nin tepkisini merak ediyordu. Bir yandan da ona bir anda nasıl böyle ilgi duymaya başladığını da sorguluyordu ama belirgin bir sebebi elbette yoktu bu hislerinin. Bir anda gökten inivermişti sanki kalbine...

**

Zeynep ne günah işledim acaba diye ciddi ciddi düşünmeye başlamıştı elindeki kırık gözlüğüne bakarken. Nasıl düşürmeyi başarabilmişti merdivenlere onu... Hem de en ihtiyacı olduğu günde! Şimdi acıyarak elindeki kırık cama bakıyordu.  Bakıyordu bakmasına da gördüğü ise bir bulanıklıktan ibaretti... Bugün girmesi gereken quizi düşünüyordu kara kara. Hayır nasıl bir kaza onu tam da bugün bu saatte bulabilmişti? Fisun da çaresizce yanı başında bekliyordu dakikalardır genç kızın. Biraz sonra girmeleri gereken bir ders ve bugün o derste olunacak bir quiz vardı ama Zeynep burnunun ucunu zor görüyordu bu halde. 

Asiye Hanım MahallesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin