Teklif

5.1K 324 23
                                    


Teklifçi geldi teklifçiii!

İyi okumalar canlar. 

Sabah kalkıp hazırlandığında tüm günü bu heyecanla nasıl geçireceğini bilmiyordu Zeynep. Hele kendisi bu kadar panik haldeyken Özgür'ün halini düşünemiyordu bile. En şanslısı Canan'dı. Tüm gün habersiz olacaktı ve tasasız. Evden çıkarken içi içine sığmıyordu genç kızın, yolu yarılamışken Aylin'e mesaj atarak durakta buluşmayı teklif etti. Merve'yi yorgun olduğunu düşünerek rahatsız etmemişti, hem de baloda neler olduğunu bilmediğinden önce Aylin'den tüyoları almayı umuyordu. 

Metin'i başka bir kız ile düşünse önceki akşam kızı tavladığına kesin gözü ile bakardı, hatta arkadaşı ile alay bile ederdi bu konuda. Metin'in haylaz çapkınlığı meşhurdu. Ama konu Merve olunca o kadar kolay olmuyordu ne olduğu hakkında tahmin yürütmek. Çünkü Metin ne kadar haşarı ise Merve o kadar otoriterdi.İlk başta o kadar uyumsuz olduklarını düşünmüştü ki, şimdilerde yanılıyor olabileceğini kabul ediyordu.  Yine de arkadaşları mutlu ise Zeynep de mutlu olurdu her koşulda. 

O böyle dalgın dalgın ilerlerken ara sokaktan karşısına Delal ve Okan çıkmıştı, yanlarında Elif ve Cem ile okula gidiyorlardı. Hepsi formalı ve bezmiş haldeydiler. Onların bu masum hallerine gülmeden edemedi, geri gelmeyecek çocukluk zamanlarını özlemle anmasına neden olmuşlardı. 

"Günaydın minik tavşanlar, okula mı?" diye sormuştu. Elif'i de Okan'ı da hep böyle sıfatlarla severdi, elinde büyümüşlerdi ne de olsa. Delal ve Cem'i de bu kategoriye eklemekte bir sakınca görmedi o an. Onlarla olan samimiyetine de güveniyordu. 

"Koca adam oldum Zeynep abla hala mı?" diyen Okan ergenliğin kendisine verdiği yetki ile sitem etmişti. Hem de Delal'in yanında böyle şeyleri kabul edemezdi. 

"Günaydın Zeynep abla." demişti diğer çocuklar.

"Evet okula tabi." diye ekledi Delal tüm tatlılığıyla. Okan ile hala garip bir ilişkileri vardı. Onun kendisini affettirmek için yaptığı tüm uğraşlarından sonra tam olarak dile getirmese de Okan'ı affetmişti. Ama yine de genç adamın sağı solu belli olmuyordu ki Delal nasıl davranması gerektiğine karar versin... 

"Tabii ki hala minik tavşansın Okan'cım elimde büyümedin mi sen? Kazık kadar da olsan tavşansın." derken Zeynep, Delal kıkırdamadan edememişti. Okan ise mahsustan sinirlense de bu hayatta kıramayacağı birkaç kişiden biriydi Zeynep. Haklıydı elinde büyümüştü ve onun sevecenliği, içtenliği tartışılmaz bir gerçeklikteydi .

"Karizmamı çiziyorsun Zeynep abla!" diye sitem etmeyi ihmal etmemişti yine de. Onun bu sözleri üzerine Zeynep de gülmeden edememişti. Sonrasında da akşamki olayı hatırlayarak hemen söze girdi. 

"Tamam tamam, çizmeyeceğim. Bu arada akşama futbol sahasına geliyorsunuz ve bana yardım ediyorsunuz. "diye Delal ve Okan'a yönelik konuşurken 

"Minikler eve, onlar başka akşam gelirler." diyerek kendisini pür dikkat izleyen Cem ve Elif'e yönelik konuşmuştu. Onların vukuatından sonra ne söylediğine dikkat ediyordu. Tüm sürprizin bozulup Canan'a yetiştirilmesini istemezdi. Ama ne olduğunu Delal ve Okan da anlamamışlardı bu sefer. 

"Neye yardım edeceğiz ?" 

"Özgür abinize." 

Bu parola ile Delal ne demek istediğini anlamıştı Zeynep'in ama Okan hala boşluktaydı. 

"Ne konuda?" diye ısrar etmişti sormakta. Delal'in anladığını fark eden Zeynep de küçüklerin duymasını engellemek için 

"Delal anlatır sana, çocukları bıraktıktan sonra ama." diyerek uyarısını yapmıştı. Hala bir şey anlamasa da kabul etmişti bu teklifi genç adam. Daha sonra da Zeynep'den ayrılarak yollarına devam etmişlerdi. Fakat Zeynep arkalarından onları izliyordu. Okan'ın genç kızı sıkıştırdığı belli oluyordu. Gülmeden edemedi Zeynep. Bu ikisi didişmeden duramıyor ama yine de ayrı kalamıyorlardı.  

Asiye Hanım MahallesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin