17.Bölüm "Korkak"

3.8K 283 59
                                    

Bir sokakta olduğumun bilincindeydim fakat çevremdekileri seçemiyordum. Sokağın bir ucu kapalıydı, diğer ucu kalabalık sandığım curcunadan görülmüyordu.

Ağlıyordum ama ne göğsümde bir ağrı ne de gözlerimden akan yaşı hissediyordum.
Karşımda bir erkek silüeti vardı. Her şey karmakarışıktı. Yüzünü görmüyordum, sesini duymuyordum fakat onun kim olduğunu biliyordum.

"Korkak," dedim. "Sen bir korkaksın."

...

"Evlenmek istiyormuşsun."

Ağzımdaki pipeti çıkarıp dik dik bakarak "Pardon?" diye sordum.

"Evinizden görücülerin biri girip biri çıkıyormuş."

"Peki sana bunun hesabını sorma hakkını veren ne?"

Kendini ne zannediyordu da masama pat diye oturup bu kadar rahat konuşabiliyordu?

"Düşüneyim..." Yapmacık bir hareketle düşünüyor taklidi yaptı. "Merak. Gayet mantıklı bir gerekçe."

"Bak Ali, aklından neler geçiyor bunun üzerine düşünmek bile istemiyorum ama bana yaklaşma, tamam mı, beni rahatsız ediyorsun." Suratına baktım. "Niye gülüyorsun?"

"Hiç, adımı senden duymak hoşuma gitti."

"Düzgün konuş benimle, ya da def ol git."

Ellerini iki yana açtı. "Seninle konuşmama  izin vermiyorsun ki, yanına yaklaştırmıyorsun bile."

"Herkesin olması gerektiği yerde durması gerek tabii."

"Olmam gereken yer senden uzak bir yer değil."

Haddini aşmaya başlamıştı artık. Çevredekilerin fark etmeyeceği bir şekilde sesimi yükselttim. "Ne diyorsun sen? Derdin ne senin?"

"Açık konuşalım mı Bahar?"

"Bu saçmalık sona erecekse konuş."

"Her seferinde seninle konuşmak istiyorum fakat başlamadan beni bir şekilde gönderiyorsun."

Şükür ki bugün Ensar okulda değildi, ona tekrar böyle görünmek istemiyordum. Fakat çevrede beni tanıyan insanlar vardı. Bir an önce kalkmalıydım bu masadan.

"Ne söyleyeceksen söyle, yoksa tekrar göndereceğim seni."

"Senden etkileniyorum."

Açık konuş demiştim ama bu kadar da çabuk söyleyeceğini düşünmüyordum. Temkinli bakıyordu, tepkisiz görünmeye çalıştım, altından böyle bir şey çıkacağını tahmin etmiştim. Kim bir kızın olduğu yere gelip, sürekli iletişim kurmak isterdi ki, niyetini az çok anlamıştım zaten.

Konuşmasına devam edeceğini anlayıp cevap vermedim.

"Henüz bu tür ilişkilerin erken olacağını düşündüm fakat görünüşe göre evlenmek için fazla acelecisin." Tuhaf tuhaf bakışlarını eksik etmeden konuşacaktı ama izin vermedim, bir konuya açıklık getirmemiz gerekti. Koca düşkünü değildim ben. Ensar düşkünü.

"Her şey göründüğü gibi değil, onlar tutturdular gelmek için, evlenmek istemiyorum."

"Peki bununla kalacaklarını düşünüyor musun? Başladılar bir kere, seni gören kapınıza dayanır. Bu düşünce bile sinirlenmeme yetiyor."

"Saçmalama," dedim.

Şeytan yine beynimde konaklamaya başlamıştı. Ali'nin sözleri yaratılışsal olarak içten içe hoşuma gitmiş, kendimi beğenmeme fırsat vermişti. Sonra bu düşüncelerimden dolayı kendime kızdım, ben sözlü sayılırdım! Ayrıca hiçbir söz bana Ensar'ınkiler kadar kalıcı bir etki bırakmazdı. Çıtayı karadeliğe çıkartırsan tabii öyle olur.

SON BAHARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin