Bölüm Şarkısı : Mehmet Erdem - Hakim Bey
Kızlar Ali'nin çekip gitmesi ve Ayşe'nin yere yığılması ile hızla arkadaşlarının yanına koştular. Ayşe'nin göz göre,göre kendine acı çektirmesine dayanamayan kızlar ne yapacağını şaşırmıştı. Ali'nin haline bakılırsa o da ne yapacağını nasıl davranacağını bilemez haldeydi. Kızlar biraz sakinleşince Ayşe'yi odasına götürmüş Sultan Hanım'ın üzgün bakışları altında yatağına yatırmışlardı.
Ali ise kendine seslenen arkadaşlarını umursamadan direk mutfağa girip dolaptan aldığı rakı ile hızla odasına çıkmıştı. Herkes bu delileri nasıl barıştıracağını düşünüyordu kara,kara. Yunus saatin geç olduğunu söyleyerek yatmak için yukarı odasına çıkarken diğerleri de yatmaya karar verdi. Kızların ışıkları da kapanırken umutlar yeni doğan güne erteleniyordu.
Sabahın ilk ışıklarında uyanan Sultan ve Semra Hanım olmuştu. Kahvaltıyı hazırlayıp Osman'ı erkekler evine yolladılar kahvaltıya çağırması için. Kızlar birer ikişer inerken,Erkekler de gelmeye başlamıştı. Kahvaltı masasına oturdukların da Ayşe'nin bakışları Ali'yi ararken Sultan Hanım torunun tabağını doldururken sordu.
" Dayını niye çağırmadın oğlum?" Osman çatalına taktığı zeytinle Anneanesinin sorusunu cevapladı.
" Gittim. Üzerine çıkıp zıpladım,sakallarını çekiştirdim ama dayım kalkmadı ki." Masadakiler Osman'ın hareketlerine ve anlattıklarına gülerken Osman yüzünü buruşturarak elini burnunun önünde sallayıp konuştu. " Biliyormusun Anneanne? Odası çok kötü kokuyordu." Küçük ellerini açarak büyüklük ölçüsü vermeye çalıştı. "Böyle bir şişe vardı. Üzerinde de ra... " Kenan yanında ki çocuğun sözünü keserek ağzına koca bir dilim domates sokuşturup masadakilere dönüp sırıttı ve bakışlarını tekrar Osman'a çevirerek konuşmaya başladı.
" İlaç o Osman'cığım Dayın hasta ben yazdım o ilacı, odada kokanda o." Sultan Hanım ve Ayşe'nin şüpheli bakışları ile ne diyeceğini bilemeyince ağzından böyle bir yalan çıkmıştı. İçinden Ali'ye kendini böyle bir duruma düşürdüğü için küfürler ederken işlerin iyice sarpa sardığını hissedince ,Rüya'nın dün gece ki sözleri aklına geldi. Fırsat bu fırsat diyerek yüzüne kederli bir ifade takınarak oscarlık oyunculara taş çıkarır bir performansla, merakla kendisine bakanlara dönerek sözlerine devam etti.
" Ağrıları olduğunu söyledi bir kaç gün önce. Bende hastaneye gelmesini istedim. Yapılan tektiklerle şüphelendiğimiz hastalığın tanısını koyamadık." Ömer karşısında ki adamın bacağına tekme atıp,kendisine bakmasını sağlayınca ne saçmalıyorsun sen dercesine kafasını salladı. Kenan masadakileri kontrol edip Ömer'e çaktırmadan göz kırparak sus işareti yaptı. Ama Semra Hanım oğlunun bu hareketini yakalamış bir şeyler döndüğünü anlamıştı. Ayşe'nin işittikleri ile yüreği sıkılırken,Sultan Hanımın atan rengini de görünce,telaşla sordu."Sen ciddimisin Kenan? Böyle bir şeyin şakası olmaz." Bir eli Sultan Hanımı sakinleştirmek istercsine onun elinin üzerine gitmişti. Ayşe'nin bakışları Kenan'ın üzerindeyken Semra Hanım yavaşça Sultan Hanım'a yaklaşarak kulağına fısıldadı.
" Kız sakin ol ayol. Benim ki bir oyun peşinde galiba. Ömer'le işaretleştiğini gördüm." Sultan Hanım biraz rahatlasa da bu delilerin çevirdiği oyunların içinden sağ salim çıkmayı diledi Dallas'tan farkları kalmamıştı. Kenan boğazını temizleyerek yerinde dikleşip gözlerini şüpheyle kısarak Ayşe'ye baktı.
" Böyle önemli bir mevzu da özellikle hastalık gibi bir konu da dalga geçecek değilim,üstelik benim hipokrat yeminim var Ayşe teessüf ederim." Alınmış bir surat ifadesi takınarak yanında ki karısına dönüp çapkınca göz kırptı. Rüya bu hareketle nazlıca gülümserken,Sultan Hanım yalancı bir telaşla çemkirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞKIMIZIN DAVASI -DAVA SERİSİ 1- (TAMAMLANDI)
General Fiction+18 Sahneler içerir NE EVLİ NE İLİŞKİDE 7 \ 24 ÇELİŞKİDE Kadın hiç gitmeyecekmiş gibi sever ama gitmesi gerektiğinde hiç sevmemiş gibi gider. Peki emeklerini, sevgisini bir kalemde silebilir mi ? Kadın intikam almak isteyince onu hiç bir güç durdura...