Bölüm Şarkısı : Erkan Oğur- Kerpiç Kerpiç Üstüne (Leyla)
Artık ne yapacağını şaşırmıştı adam. Nereye ellerini atsalar boş dönüyorlardı. Yer yarılmışta içine girmişti sanki karısı. Telefon görüşme lerinden de bir sonuç çıkmamıştı. Uykusuzluk,yorgunluk ve her an Leyla'la bebeklerin başına bir şey gelecek korkusu Yusuf'u bitirmişti. Çalan telefonuna bakarak arayan kişiyi görmesi ile son günlerde yaptığı gibi tekrar meşkule verdi. Bir de ailesine anlatamayacaktı olanları. Üstelik telefonu her açtığında Annesi ya Leyla'yı istiyordu,yada telefonunun neden kapalı olduğunu soruyordu. Gün geçtikçe şüphelerinin artmasına sebep olsa da, Annesi bile olsa telefonu meşkul etmek istemiyordu. Belki Leyla tekrar arar umuduyla kulağı hep telefondaydı. Cebine geri koyduğu telefonla artık karıncalanmaya başlayan gözlerine avuç içlerini bastırarak kafasını salladı.
"Bu böyle gitmez kardeşim. Biraz dinlenmen lazım." Kenan karşısında bitkin halde oturan adamın önüne kağıt bardaktaki kahveyi bırakarak yanına otururken sözlerine devam etti. " Bu halinlemi bulacaksın Leyla'yı? Kolunu kaldırmaya bile mecalin yok be!" Yusuf elini masaya vurarak öfkeyle bağırdı.
"Ne yapayım Kenan sen söyle? Doluya koyuyorum almıyor,boşa koyuyorum dolmuyor hadi sen söyle ne yapayım?" Oturduğu sandalyede arkadaşına doğru dönen Kenan acıyan bakışlarını arkadaşının yüzünde gezdirdi. Son günlerde iyice çöken adamın zayıflıktan ve yorgunluktan göz altlarında siyah halkalar oluşmuştu. Dağınık saçları ve uzayan sakalları ile alkol bağımlılarından farkı kalmamıştı. Bakışlarını gözlerine çevirerek sakince konuştu.
"Yusuf bir kaç saat olsun uyuman lazım bir yerlerde yığılıp kalmak mı istiyorsun?" Başını olumsuz anlamda sallayarak sinirle sözlerine devam etti. " Yemiyorsun,içmiyorsun bu şekilde fazla devam edemezsin. Muhakkak vücudun bir noktadan sonra iflas eder. Bari verdiğim vitaminleri al." Öfkeyle sandalyeden kalkan adam Kenan'a bakarak buğazını gösterip bağarmaya başladı.
"Geçmiyor anlıyor musun? Yediğim,içtiğim hiç bir şey boğazımdan geçmiyor." Hastane kafeterya sındakiler ürkerek Yusuf'a bakarken o kimseyi umursamadan sözlerine devam etti. " Uyuyamıyorum Kenan! Ne zaman gözlerimi kapasam o lanet kabus gözlerimin önüne geliyor. Leyla ve bebekler ne halde bilmeden nasıl normal bir şekilde hayatıma devam ederim." Kenan arkadaşının durumunun böyle giderse dahada kötüye gideceğini düşünerek olumlu anlamda başını salladı ve ayağa kalkarak arkadaşına yaklaşıp omzuna vurarak konuştu.
"Haklısın kardeşim bizde senin ve Leyla'nın iyiliğini düşünüyoruz o yüzden böyle konuşuyoruz kusura bakma." Yusuf sakince başını sallarken kenan kolundan tutarak eliyle koridoru işaret etti.
"Hadi gel,önce şu ağrı kesici iğneyi yapalım daha sonra birlikte geçeriz bu gün emniyete." İkili Koridorda ilerleyip asansöre bindiler ve Kenan'ın odasının olduğu katta inerek odaya doğru yürümeye başladılar. Odaya giren Yusuf'a muayene sedyesini işaret eden Kenan daha önceden hazırladığı ilaçları enjektöre çekerek Yusuf'un yanına gitti.
"İki gün geçti Kenan. Sesini duyduğum günden bu yana koskoca iki gün. Yarın tam bir hafta olacak ve biz hâlâ ulaşamadık Leyla'ya." Kenan enjektörün içindeki sıvıyı Yusuf'un damarına boşaltarak konuştu.
"Bulunacak kardeşim. Leyla'ya ve bebeklerine sağ salim kavuşacaksın." Enjektörü çöpe atan Kenan arkasını geri döndüğünde Yusuf'un kalkmak için hareket lendiğini görünce yaklaşarak kolundan tuttu.
"Biraz otur. Beraber çıkarız. İncelemem gereken bir dosya var." Arkadaşının sözleri ile tekrar hareketlenen Yusuf bir taraftanda Kenan'a cevap veriyordu.
"Ben çıkayım senin işin uzun sürer şimdi. İşin bitince gelirsin emniyete." Kenan bu defa omzuna bastırarak tekrar oturmasını sağladığı adama inatla cevap verdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞKIMIZIN DAVASI -DAVA SERİSİ 1- (TAMAMLANDI)
Genel Kurgu+18 Sahneler içerir NE EVLİ NE İLİŞKİDE 7 \ 24 ÇELİŞKİDE Kadın hiç gitmeyecekmiş gibi sever ama gitmesi gerektiğinde hiç sevmemiş gibi gider. Peki emeklerini, sevgisini bir kalemde silebilir mi ? Kadın intikam almak isteyince onu hiç bir güç durdura...