Luhan o gece büyük salona hazırlanan sofrada çok büyük keyif aldı. Sanki uzun süredir yediği şeyler yemek değildi de başka bir şeydi. Hayatını öylesine geçirmiş gibi hissetti. Sofraya oturduklarında çok yorgundu ama masadaki kahkahalar bütün yorgunluğunu almıştı.
Abisinin eşi Sungyeol oldukça neşeli biriydi. Hamilelik dönemini agresif ve pimpiriklice geçirmek yerine oldukça mutlu geçiriyordu. Masada sürekli espri yapmıştı ve herkesi güldürmüştü. Genç gelin, kayınbabasını uzun süreden sonra güldürebildiği için hem şaşkın hem de mutluydu.
Sofraya bir tabak daha eklendiği için yani kayınbabasının öbür yavrusu da döndüğü için huzurlu olduğunu düşümüştü.
Luhan uzun süreden sonra kimchi yemişti ve o yerken herkes onun yüz ifadesine bakmıştı. Masanın güzel atmosferinden cesaret alarak Fransa'da yaşadığı komik anılarından söz etmişti. Sık sık babasının yüzüne bakmıştı ve onun da güldüğünü görmüştü. Biraz olsun çekinmeyi bırakmıştı.
Evdeki hizmetliler geçmişte eve sinmiş olan o kasvete ne oldu çok merak ediyorlardı.
Gece abisi ve eşi evine gitmiş,herkes de odalarına çekilmişti. Luhan saat farkı yüzünden bir süre tavanı izlemişti. Yorgundu ve uyumak istiyordu ama uyuyamamıştı.
O sırada annesi ise derin bir uykudaydı.
"Sen...Kim Yoo Gang...."
Tombul kadın arkasına döndü ve siyahlar içindeki sıska kadına baktı.
"Evet ?"
Siyahlar içindeki kadın ona yaklaştıkça siyah dumanlar çevresini sarıyordu. Dumanlar kadının adımını attığı yerden çıkıyordu. Yoo Gang birden çevresinin de alev aldığını fark etti.
İçinden "neredeyim ben ?" diye düşünmeye başladı. Çok endişeliydi.
Siyahlı kadın sonunda karşısında dikildiğinde Yoo Gang öylece kalmıştı.
"Parşomen hala sende mi ?"Siyahlı kadının sesi bile çok korkunçtu. Yoo Gang ona bakmaya korkuyordu. Yüzüne bakmaya daha da çok.
"N-ne ? Ne parşomeni? "
Siyahlı kadın sinirlendi. Ve çevrelerini saran alevler büyümeye başladı.
"120 yıl önce...bir yemin edildi.
Bir kan yemini..."Yoo Gang yutkundu ve hızlıca cevap verdi.
"B-biliyorum. Hala bende...evet...bende..."
Siyahlı kadın Yoo Gang'ın çenesini tuttu ve başını kaldırdı. Yoo Gang tam şuanda kırmızı gözlere bakıyordu. Titremeye başladı.
"Sen...6.kuşak Kim Yoo Gang...Bu yemini unutmamalı ve atalarının şerefini korumalısın...yoksa..."
Yoo Gang sadece dinliyor ve hareket edemiyordu. Alnından damla damla terler süzüldü.
"Yoksa ailen....lanetlenecek..."
Siyahlı kadın Yoo Gang'ın çenesini bıraktı ve arkasına dönüp yürümeye başladı.
Son bir kez bağırdı.
"Oh ailesini bul ! Yoksa onlar da bu lanetten nasibini alacaklar ! "
Alevler Yoo Gang'ı hapsetmeden önce kadın uyandı ve yatakta hafifçe zıpladı.
Rüyaydı.
Nefes nefeseydi. Hızlıca nefes aldı ve yataktan fırladı. Oda kapısını seslice açıp koridorda ilerlerdi ve kocasının çalışma odasına girdi.
Bir dolabı açtı ve dolabın altındaki kasanın şifresini girdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Scent Of A Man (HANHUN) - 남자의 향기
Fiksi Penggemar120 yıllık bir kan mührü. Evlilik üzerine yapılan bir anlaşma. Oh Sehun, Kim Luhan ile evlenmek zorundaydı.