Töre'de AŞK Ne ARAR?

Bölüm 25

Iyi okurlar

Bir hafta sonra

Bir haftadır bebek için Barlas'a katlanıyordum ama hala hamile kalamadım bir haftadır nerdeyse her gün test yapıyordum ama yok.

Şuan yine elimde hamilelik testi var ama tek çizgi gene of.

Neyse elimdekini çöpe atıp elimi yıkayıp banyodan çıktım Barlas Bey hala uyuyordu ona hiç aldırmadan üzerimi giyip odadan çıktım.

Sabah kahvaltısı için bugün çok tatlı düşüncelerim vardı buraya geldiğimden beri yavuz bana çok iyi davrandığı için sürekli yanımda olduğu için onu mutlu etmek istiyordum bugün.

E, o yüzden krep yapmaya başlayabilirdim çünkü yavuz krep delisiydi krepleri görünce sevinçten ağlıyordu o derece çok seviyor.

Krep malzemelerini çıkarıp kreplerimi yapmaya başladım ama iki tür krep yapıyordum biri normal krep biri ise kakaolu krep. Kreplerim kazır olunca onları bir tabağa dizmeye başladım bir kat normal krep bir kat kakaolu krep koyuyordum ve çok güzel görünüyordu. Birde son olarak sosu için 4 tane büyük boy sütlü çikolatayı eritip kâseye koydum.

Ben bunları yaparken kızlar patates biber falan kızartıyorlardı her şey hazır olunca erkeklerin sofrasını almak için yavuz kapıda göründü hemen önüne geçip krepleri görmesine engel oldum.

Ve

"Sana bir sürprizim var hadi tahmin et bakalım."

Dedim ama tahmin edebileceğini hiç sanmıyorum.

"Bana kız mı buldun yoksa yengecim."

Pisliğe bak ya bu ne ara karı kız derdine düştü.

"Hayır bilemedin."

"Im, o zaman bana yeğen mi yaptınız ağabeyimle."

"Hös yavuz bey yavaş gel."

"Tamam, tamam buldum bana miras kaldı dimi kesin miras kaldı nerde benim paralarım masal."

"Senin aklın nerde ya parayla bozmuşsun aklını bak sana ne yaptım ben."

Önünden çekildim o kreplere bakarken ben onun yüzüne bakıyordum ve ağzı o şeklini almıştı hah yavuz beyin beyni yandı.

"Sakın bana o krep deme valla ağlarım."

"Ne yalan söyleyeyim ki o krep."

"Masal beni bir tek sen düşünüyorsun bu evde zaten canım Yengem benim."

Deyip bana sarılmıştı bende gülüyordum onun bu hallerine deli çocuk ya.

"Ne yapıyorsunuz siz burada."

Diye bir ses duyduk ve üzerimden ahlasın aniden çekilmesini gördüm birde.

Barlas ağa yavuzu ensesinden tutmuş hesap soruyordu.

"Çek lan patilerini karımın üstünden."

Buda beni iyice sahiplendi he karım falan.

"Ağabey yengem bana krep yapmış bak hem de iki çeşit of, of yanında da çikolata sosu var bana kimse böyle bir kıyak geçmemişti bu hayatta."

Barlas bana baktı.

"Bize sürprizin yok mu masal hanım."

"Ben sadece ahlasa yaptım deyip çıktım mutfaktan."

Oturma odasına geldiğimde bizim sofra çoktan kurulmuş beni bekliyorlardı.

"Afiyet olsun."

Deyip başladık yemekleri yemeye amma lezzetli elim varmış benim ya kreplerim harika ötesi olmuş herkes çok beğendi.

Kahvaltıdan sonra kaynanama kahvesini yapıp verdim odadan çıktıktan sonra birinin kolumu tutup çekmesi bir oldu Barlas'tı bu.

"Güzelim hadi hazırlan da seninle biraz gezelim daha sonra da dağ evinde kalırız."

"Tamam, Barlas hazırlanıyorum."

Deyip üzerimi giyip hazırladım yanıma küçük bir çantaya 2 günlük kıyafet aldım kendime sonra Barlas için de kıyafet alıp çantayı elime alıp aşağı indim iki günlük kıyafet almıştım çünkü orda kaç gün kalacağımızı bilmiyordum.

Barlas kapıda beni bekliyordu yanına gittiğimde elimdeki çantayı almıştı.

Barlas 'tan;

Sabah onu ve yavuzu öyle görünce kıskanmıştım çünkü masal bugüne kadar bana hiç böyle gülmemişti evet şu bir haftadır onu azda olsa güldürebiliyordum ama bu kadar değil. Bana bu kadar içten gülmüyordu hiçbir zaman. Belki de hala affetmemişti beni.

Birde bu yetmezmiş gibi ahlasa krep yapmış hah gel de kıskanma bunları hak etmiyorum biliyorum ama kıskandın işte. Daha bir kez olsun bana böyle bir şey yapmamıştı insan ister istemez kıskanıyor.

Neyse şimdi Masal 'la birlikte biraz vakit geçireceğiz onu alıp benim en sevdiğim yer olan uçurumun oradaki kefe tarzlı yere getirdim buradan manzara çok güzel duruyordu Masal de beğenmişti burayı manzarayı seyrederken o sıcak çikolatasını yudumlarken bense Türk kahvemi içiyordum.

Biraz daha orda oturup kalkmıştık dağ evine gitmek için yola koyulduğumuzda masal bana soru sormuştu.

"Kaç gün kalacağız."

"Bilmem duruma göre değişir ama 2 ya da 3 gün kesin kalırız."

"O zaman markete gidip bir şeyler alalım evde yoktur bir şey."

"Ben yola çıkmadan önce birilerini görevlendirdim hem evi temizlesinler diye hem de alışveriş yapsınlar diye merak etme."

"Tamam, o zaman."

Deyip arkasına yaslanmıştı bende yola odaklanmıştım. Arada bana bakıyordu fark ediyordum ama dönüp bakamıyordum ona utanmasın diye.