Uzay'ın odasının önüne geldiğimde yüzüme kocaman bir gülümseme yerleştirip kapıyı açtım ve kafamı uzattım.
"Uzaay!!"
Sesi duyup bana doğru döndü ve minik tebessümle baktı.
" Günaydın.. Gelsene"
Tabii geleceğim çılgın.. Kendi kendime güldüm sonra.
Elimdeki poğaça poşetini salladım. Gelirken fırından almıştım sıcak sıcak yeriz diye.
" Günaydın.. Bak bize ne aldım"
Elimdeki poşete baktı.
" Ahh.. Poğaça mı onlar? Peynirli de vardır umarım" dediğinde güldüm.
" Var var. Hangisini sevdiğini bilmediğim için hepsinden aldım" Diyip yanına gittim ve yatağa bağlı olan masayı çevirip önümüze getirdim.
Sonra aldığım vişneli meyve sularını koydum.
Uzay peynirli olanı almış ve yiyordu. Sanki iki gün önce bağırıp git diyen bi Uzay yoktu. Böyle olması beni aşırı mutlu ediyordu.
"Hastane yemekleri kadar berbat bişey yok. Dışardan yememe de pek izin vermiyorlar. Teşekkür ederim" dedi ve kolunu omzumuzdan geçirdi. Saçlarımı öptüğünde, sanki kalbim durdu.
Aman Allahım.. Cidden öpmüş müydü?
Zoraki gülümsedim ve "R-rica ederim." Diyiverdim.
Poğaçaları afiyetle yedik. Geriye kalan kağıt ve meyve suyu kutusunu çöpe attım ve yanındaki koltuğa oturdum.
"Ee ne yapalım bugün?" Diye sordum.
Biraz düşündü ve sonra bana döndü.
"Film izleyebiliriz"
" Harika bir fikir.. Bence de film izleyelim. Ama önce ben aşağı inip kantinden yiyecek bişeyler almalıyım. Kuru kuru film mi izlenir değil mi?" Dediğimde öksürdü ve gülümsedi.
El salladım. "5 dakika içinde gelirim"
Kapıyı açıp çıktım ve koşarak kantine indim. Her saniye yanında olmak istiyordum onun. Yanından ayrılmak bile istemiyordum.
" Ben iki tane çikolata, iki tane kek, iki tane kahve almak istiyorum" dediğimde kantinden sorumlu teyze gülümsedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
N'OLUR GİTME
ChickLit"Bir şey soracağım.." "Sor" "Bu sabah ölüm haberimle uyansan ne yaparsın?" "Tekrar uyurum.." " Vay be.." " Ve bir daha uyanmam"
