▪30▪

1.3K 63 49
                                    

Saat sabahın 5'iydi ve ben Uzay'ın elini geceden beri bir kez olsun bırakmamıştım. Mışıl mışıl uyuyordu, ruhu nasıl yorgunsa hiç uyanmamıştı. Artık iyiydi, her şey eskisi gibi olacaktı. Hissediyordum.

Uzay iyileşecekti, bizim aşkımız ona iyi gelecekti. Şu dünyada aşk neyi iyileştirmemişti ki?

Elini dudaklarıma bastırdım ve götürüp göğsüme yasladım elini. Keşke elimden gelseydi de, onu kalbimin içine sokuşturuverseydim. Ama böyle de idare ediyordum işte. Geceden beri uyumamış olmamdan dolayı göz kapaklarım hafifçe düşüyordu artık. Ama direnecektim ve sabaha kadar onu izlemek istiyordum. Yoğun bakımdayken, onu sınırsızca izleyemedim hiç. 10 dakikan var Gece, lafını duymaktan zaten bıkmıştım. İnsan sevdiğine 10 dakikada doyabilir miydi hiç?

"Ah Uzay, artık kavuştuk seninle. Vuslatımız gerçekleşti..."

Elimi kaldırıp başını okşadım. Kendi ellerimle kestiğim saçları nasıl da uzuyordu böyle. Zaman su gibi akıp geçti ve sabah oldu. Gözlerini açtığında, gördüğüm mavilerle gülümsedim.

"Günaydın her şeyim." dediğimde, beni yanına çekti ve alnımı öptü. "Günaydın meleğim."

Gülümsediğinde, elimi yüzüne koydum.
"Mışıl mışıl uyudun sevgilim," dediğimde, avucumu öptü.

"Sen yanımda olduğun için, rahatça uyudum."

"Bundan sonra hep yanındayım, rahatça uyuyabilirsin..."

Yanına kıvrıldım ve kollarımı beline sardım. Başım göğsündeydi ve o da başımı okşuyordu.

"Seninle yapmak istediğim yüzlerce şey var be güzelim. Keşke bu hastalıktan kurtulduğumda seninle tanışmış olsaydık. Böylelikle seni de hastane köşelerinde bekletmiş olmazdım." dediğinde, sinirle ona döndüm. Ağzından çıkan cümlelerden haberi var mıydı acaba?

"Sen ne diyorsun Uzay? Ben senin en kötü halinde yanında olmayacaksam seni seviyorum diyemem ki. Çünkü sevmek bunu gerektirir. Tüm uzuvlarınla, bedeninle, kalbinle sevmek bunu gerektirir."

Gülümsedi ve alnımı öptü. "Haklısın," diye mırıldandı. Ardından "Gece?" dedi.

"Efendim sevgilim?" dediğimde, derin bir nefes aldı ve gözlerime baktı.

"Ben yoğun bakımdayken, annem geldi mi?" diye sordu. Yüreğimde ince bir sızı oluştuğunda, gözlerimi kaçırdım. Her şeye rağmen annesini soruyordu ya, bu insanı mahvetmez de ne ederdi? Kendimden biliyordum ki, bende annem yaşarken ona hiç kızgın ve kırgın kalamıyordum. Kendimi hep onun kolları arasında buluyordum.

Suskunluğumu cevap bilip, "Gelmedi değil mi?" dedi. Gözlerindeki o mağrur bakış içimi yaktı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 10, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

N'OLUR GİTME Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin