▪25▪

842 46 23
                                    

Gözlerimi açtığımda, hastane odasındaydım. Kollarımda serum vardı. Ve içimde tarifi olmayan bir sızı. Uzay! O iyi miydi?

Yerimden kalkıp serumları çıkaracağım sırada kapı açıldı ve içeri babam girdi. Babamla değil aynı ortamda bulunmak, göz göze bile gelmekten çekiniyordum artık

"Uyanmışsın..." dediğinde, tek kelime etmedim. Yüzüne bile bakmadım serumu çıkarmakla uğraşıyordum.

"Yapma. Çıkarma onları, dinlenmen gerekiyor." dediğinde, çoktan serumu sökmüştüm bile. Umursuyormuş gibi yapması çok komikti. Ama şu an gülecek durumda değildim. Benim aşkım iyi değildi. Yerde gelişi güzel duran ayakkabılarımı ayağıma geçirdim. Uzay'ım nasıldı? Bir şey olmuş muydu? Kalbim ağzımda atıyordu sanki, kalp atışlarını rahatlıkla hissedebiliyordum.

Koşarak koridorda ilerledim. Başım dönüyor, sağa sola yalpalanıyordum ama umrumda değildi. Tek derdim onu görmekti. Tek derdim, onun iyi olduğunu bilmekti. Gözyaşlarım dur durak bilmeden akıyordu. Öyle korkuyordum ki, bu korku tüm bedenimi zangır zangır titretiyordu.

"Uzay!" diye bağırdım koridor boyunca. Aklımı kaybetmek üzereydim. Birisi sesimi duysun da, o iyi desin istiyordum. Bir tek buna ihtiyacım vardı

"Uzay nerdesin?!" Dizlerimin üzerine çöktüm. Gücüm tükenmişti. Yoktu. Nereye götürdüler Uzay'ı?

"Nerdesin Uzay, nerdesin?" diye fısıldadım, kendimi kaybediyordum. Kendimi Uzay'da kaybediyordum.

Az sonra hemşireler yanıma geldi. İçim sökülüyormuş gibi hissediyordum ağlarken. Ciğerim parçalanıyormuş gibi. Sanki canımdan can alıyorlardı. Gerçi öyle değil miydi zaten? Benim canımın canı değil miydi Uzay?

"Hanımefendi sakin olun..." Diyip bana dokunmaya çalışan hemşireyi ittirdim. Uzay dokunmuştu bana başka birisi dokunsun istemiyordum. Onun dudaklarının izi vardı dudaklarımda. Başkası öpsün istemiyordum. Uzay da beni seviyordu. O da bana aşık olmuştu. Neden demedi, neden? Neden bu acıyı ikimize de yaşattı

Hep derdi bu hastalık benim söylemem gereken şeyleri engelliyor diye. Hep derdi ben aşık olamam ki Gece, diye. Gözlerime nasıl bakardı, niye anlamadım. Her sarıldığımızda başını göğsüme yaslar, uzunca orda dururdu sanki dünyadan gizlenir gibi, nasıl farkına varamadım. Parçalar yavaş yavaş birleşmişti kafamda. Her şey şimdi oturmuştu zihnimde. O hep biraz belli etmeye çalışmıştı bana, ama ben öyle kördüm ki, öyle beni sevmeyeceğine inandım ki, onun aşkını göremedim.  Peki ben neden daha önce diyemedimGözlerinin içine bakıp seni seviyorum be adam niye diyemedim?

N'OLUR GİTME Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin