HİLAL
Salonda oturmuş ablamın resmini çiziyordum. Şekilden şekle giriyordu ve tam bir hanım efendi misali pozlar vermeye çalışıyordu.
-Bana bak kız, güzel çiz! Beğenirsem tablo yaptırıp asıcam evin en güzel köşesine...
Bıkmışcasına güldüm, sürekli aynı sözleri sarf ediyordu çünkü, farkındamıydı acaba...
-Abla sen sürekli hareket ettikçe ben seni nasıl çizebilirim söyler misin? Bir rahat dur, rica ediyorum! Kımıl kımıl bir duramadın yerinde, aa aa..!
-Ablana cevap verme! Ne yapayım, poz beğenemiyorum. Böyle daha mı güzel sence?... Yok ya da sence böyle nasıl?
Kendimi çıldıracakmış gibi hissediyorum. En sonunda elim ile alnıma vurdum, sanırım yüzüm boya oldu.
-Hilal, bitir artık şunu merak ediyorum kızım ya!
Ah abla, az kaldı deliricem! Allah bana Peygamber sabrı vermiş sanırım. Şu zamana kadar katlanmam bile benim için büyük gelişme...
Tam bitirmeye yakın Abimin merdivenlerden aşağıya indiğini farkettim fakat bunu ablam farketmemişti, kendisi malum şekilden şekle giriyordu! Sonra abim ablamı gördü, sırıttı ve sessizce, yavaşça arkasından yaklaşmaya başladı.
Ben gülmemek için büyük çaba sarf ediyordum. Sonunda abim ablamın tam arkasına geçti ve onun hareketlerinin taklidini yapmaya başladı. Gülmemek için zor duruyordum. Yanaklarım kasılmaktan ağrımaya başlamıştı. Öyle komik hareketler yapıyordu ki, artık dayanamayacağımı anladım ve koca bir kahkaha patlattım. Ablam aniden çıkan kahkahamdan dolayı korkmuş ve irkilmişti, abim ise "iki dakika dayanamadın be kızım" anlamında hareketler yapıp hiçbir şey olmamış gibi elleri arkasında sakince yanıma gelmişti. Ablam ise bana ve özellikle abime gözlerini kısarak bakıyordu.-Ne bu haliniz? Ne diye gülüyorsun Hilal?
Abimle birbirimize baktık. Abim
-Hiiçç.. Bir şey yok. Ne var halimizde?
Dedi gülmemeye gayret ederek. Ablam abime gözlerini kısarak bakmaya devam etti.
-Ali... Ali yine bir şey yaptın dimi? Ali bak ne olur geçen seferki gibi saçlarımın rengini değiştirmedin dimi? Ali bak sana bunu fena ödetirim?
Ben artık kendimi tutamayıp gülmeye devam etmiştim. Abimin saç sipreği ile geçen sefer ablamın uyurken saç rengini değiştirdiği olayı hatırlamıştım ve daha çok gülmem gelmişti, o gün saçları yarısı yeşil yarısı kırmızı uyanmıştı ve abimi elinden zor almıştık.
Abim sakin ve hiçbir şey olmamış gibi yan yan yürüyordu... Kaçmayı hedefledi bariz. Ablam ise sinirden iyice delirmiş ve gözlerini kısmış abime bakıyordu.. Bende dayanamayıp en sonunda
-Kaç, Kaççç
Diye bağırdım gülerek. Arka bahçeye doğru koşmaya başladı gülerek. Ablamda peşi sıra koştu haliyle. Kahkaham durmadı.
Sonra resmime devam ettim. Son eklemeleride halledince resmim bitmiş oldu. Zaten ablama hiç ihtiyacım yoktu. Hayalimdekini çizmiştim... Onun değişik ve asla anlayamayacağım hareketleriyle de uğraşamazdım ki. Çok güzel olmuştu. Sevdim, zaten her zaman hayalimdekilere güvenmişimdir...
Sonra dikkatli bir şekilde kalktım yerimden. Ellerim boya olmuştu muhtemelen yüzümde, ağırlıklarını hissediyordum. Resim yaparken kendimden geçiyordum, bu yüzden çoğu zaman her yerim boya oluyordu. Bu da ailemin gözünde ne kadar güzel resim yaptığımın ve ne kadar uğraştığımı gösteriyordu.