Satiriasis

Aklımda Deli Şüpheler

34.BÖLÜM
Gözlerimi açtığımda elifi, sırtı bana dönük şeklinde uyurken buldum. Teni harika pürüzsüzdü. omuzlarını okşayamaya başlamıştım. Boynundan sabah öpücüklerini sıralıyordum ama hala tatlı tatlı uyuyordu. Geceyi dolu dolu yaşadığım aklıma geldikçe hala erkekliğimin onu istediğini sertleşmelerinden anladım. Onu öpüp sımsıkı sarılırken elif gözlerini açtı. "Günaydın adamım" demesiyle resmem erkekliğim onun kalçalarına değdikçe iyice sertleşmişti. Hiç umrumda değildi onun ne tepki göstereceği erkekliğimi sert gövdesinden tutup arkasından kadınlığının dudakkarına değdirerek deliğini bulup yerleştirdim.
"Gökhan yapma ! " demesine çevrimdışıydım. Başladım hafif ritmik bel hareketleriyle yavaş yavaş alıştıra alıştıra girişler yapmaya. Bir yandan sıkıca kavramış boynunu çene altını dudaklarını öpüyordum. Bel hareketlerim hızlanmaya başladıkça dudaklarını delice emmeye başlayıp alttan ve üstten tüm deliklerini kapatarak nefesini kesiyordum. İniltileri benim onun dudaklarındaki sert öpüşlerime çarpıp zevk olarak tekrar kendi içine akıyordu. Elifi becermeye hiç doymuyordum. Olabildiğince çekici her boşalmamdan 10 dk sonra bile beni deli edecek seksiliğe sahipti. Bu yüzden onu sabahlara kadar becermiş ve hala beceriyordum. " Yapma " solukları yerine "harikasın" iniltileri gelmişti. Öyle sert beceriyordum ki elif bu anlarımızı bile hayal ederek kendini parmaklayarak boşaltabilecek anıları içine köklüyordum resmen. Hep istediğim sürekli beni istesin , sürekli onu becerdiğimi hayal etsin ama bir taraftan bana deli gibi aşık olarak bağımlı kalsın. Çünkü ben de onu delice seviyorum. Ve olabildiğince sert girişlerimi uzun tutuyor sanki onun içine kendimi nakşediyordum. Arkadan sarılma pozisyonunu değiştirip kolunu asılıp yüz üstü yatırdım. Kalçasına avuç içim geçecek şekilde şaplatıp " kaldır şu kalçanı " diye emir verdim. Hiç itiraz etmeden dikleştirdi.
Offf ölüyorum onun bu duruşuna ... Tekrar sulanmış kadınlığından hiç inmeyen erkekliğimi soktum. "Gel buraya" diyerek saçını bileğime dolayıp asılarak onun içindeyken kalçasını hayalarıma sert sert çarptırıyordum. Sonra onun ritmine ben ayak uydurmaya başladım. Hızlandıkça kendisini bana bıraktı. Öyle kadınlığına sert sert köklüyordum ki " şak şak şak " sesleri şimşekler gibi çakıyordu.
"Boşal bebeğim benim için bırak kendini bana , boşal" derdemez. Elifi derin bir nefes alarak baldırlarının titrediğine öyle şahit olmuştum ki bu da benim delice patlamama sebep olmuştu. Öyle kükredim ki sanki geceler boyu boşalan ben değildim. Üzerine yığılıp kaldım. Omuzlarını okşayarak boynunu öpüyordum.
"Seni seviyorum" deyince gülen elifin ağzından, " ben de seni seviyorum" demiştim. Onun dudaklarıyla tekrar öpüşüp alt ve üst dudak dolaşıyordum. Mayışmama rağmen kendimde hala bitmek tükenmek bilmeyen enerjim saklıydı. Elifin içinden de hiç çıkmamıştım. Zamanımız iyice daralmıştı. Elif izin istemese ben hala onu altımda inletmeye hazır bir haldeydim. Ve elif buna çok şaşkın halde gülebiliyordu. O da istiyordu ama işine geç kalacaktı. 5 dakika sonra üzerinden kalkıp doğruldum aynada kendime bakarken erkekliğimin dolgun olduğunu gördüm. Elif de arkamdam sarılıp kollarımı okşayarak elini erkekliğime atıp kulak mememden ısırarak "gökhan buna bayıldım" dedi. "Offf " bunu duymak harika yapmıştı beni çok seksi hissettim kendimi. Kolundan tutup önüme alıp dizlerimin önüne aldım. " Yala şunu !!!" Diye emir verdim. O buna dünden razıydı resmen. Ağzına alıp ileri geri yaparak emmeye başlamıştı. Onun beni yalayışını görenler eminim boşalmış olurlardı. Elifin bu tarafını hiç bilmiyordum ama harikaydı şuan bunu düşünmek istemiyordum. Saçından kavradığım gibi onu boğacak şekilde ağzına veriyordum. Dudaklarını çok dolgun hale getirip benim istediğim tarzda kendini bana sunuyordu. Ne istediğini biliyordu resmen. Offf şuan o kadar sertti ki boğazına kadar soktuğumu hissediyordum. Hızlı hızlı ileri geri yaparken geleceğimi hissettim. Ağzından çıkartıp elifin saçlarından tutup kaldırdım. Kucakladığım gibi ayaklarını belime dolattırıp erkekliğimin sert gövdesinden tutarak onun kadınlığına yerleştirdim. Belinden tutarak onu erkekliğime geçirerek ayaktayken becermeye başladım. O kadar hafifti ki benim için tek elimle bile onu tutardım. Çok hızlı şekilde zıplata zıplata kucağımda onu becerirken elifin zevk çığlıkları o kadar çok çıkıyordu ki . İçine giriş çıkışlarım çok hızlı olmaya başladı ve elif delice bağırarak kasıldı kucağımda . Onun bu hali beni deli etti patlıyacağımı hissettim. İndirdim kucağımdan diz çöktürttüm hızlıca . Erkekliğimi elime alarak hızlı bir şekilde masturbasyon çekerek aniden ayak uçlarıma kdr belimden öyle bir zevk gelmişti ki. Ohhhh diye bağırarak elifin göğüslerine ve yüzüne patlamıştım. Elif kalan kalıntıları ağzına alarak erkekliğimi emmeye koyulmuştu yine gözlerimin içine baka baka . Offf harikaydı bu kadın hiç kimsede bu kadar zevk almadığımı hissettim biran.
Sonra önce ben sonra o tekrar duşa girip hazırlandıktan sonra kahvaltı yapmadan onu iş yerine bırakıp ben de kendi işime doğru gittim.
Elifi düşündükçe hala erkekliğimde kıpırdanmalar oluyordu ama yolda giderken aklıma bir şey takıldı, aslında ilk onu becerirken de düşünebilirdim ama o anlar öyle bir tat vermişti ki aklımdan silinip gitmişti. Bu kız bakireyse neden hiç kan yoktu ortalıkta aklıma bu soru takıldı ama ilk fırsatta bunu soracaktım. Aldığım keyif o kadar harikaydı ki bu soruyu bile es geçmiş gibiydim.
İş yerime geldiğimde yine harika bir seksiliğe sahip güzel asistanım didem karşıladı beni. Didem çok başkaydı ama onu görünce elif aklıma gelmeye başlamıştı. Biraz daha sınırı korumaya çalışıyordum. Tabi o bunu fazlasıyla anlayacak zeki bir kadındı.
"Gökhan Bey iyi misiniz bir sorun yoktur umarım." Dedi endişeli bir tavırla.
"İyiyim didem sadece biraz yorgun gibiyim ama kahve içersem kendime gelirim sanırım" dedim.
" tamam ben hemen hazırlattırırım" diyerek yanımdan ayrıldı.
Ofisteki koltuğa oturdum ve güneşin doğuşuyla odaya gelen ışıldamalara dalıp acaba elifte bir sorun mu var diye düşüncelere girdim.
O anda odaya didemin bile geldiğini farketmemiştim. Kahvemiz gelmişti ve yudumlarken didem günlük neler yapılacağına dair planlarımızı söylüyordu. Oralı değildim aslında kafam hep " neden niçin böyle oldu ? , acaba benden önce biriylemiydi ? " sorularıyla doluyordu.
Didem meseleyi anlamıştı iş konuşmasını bırakıp " Gökhan neyin var " diye sordu.
" hı ?" Diye dalgınlık içerikli cevap verince iyice anlamıştı zaten.
Sonra kalktım deniz manzaralı aydınlık küçük ofisime geçtim. Peşimden didemde gelmiş ofisin kapısını kapamıştı. Arkamdan sarılıp ellerini karnımda gezdirerek beni özlemle kokluyordu. Sonra elini erkekliğime götürüp pantolonumdan hala dolgun olan erkekliğimi okşamaya başlayınca düşüncelerim dağıldı.
" iyi değilsin sen gökhan geldiğinden beri anlamıştım" diyerek arkamdan sarılarak koklayarak beni okşuyordu. Ben ise hiç umrumda değil havası vererek bir elim cebimde diğer elimde kahve , deniz manzarasını seyrederek anın tadını çıkartıyordum. Fermuarımı açtığını erkekliğimin kafasını yakalayınca anladım.
Erkekliğimi fermuar yerinde çıkartıp önümde diz çöktü. Başladı onun dolgun gövdesinden sıvazlayarak kafasını emmeye offf diyorum . Bu didem farkıydı resmen bu kız tam bir profosyoneldi. Gözlerini benden hiç ayırmayarak dilini erkekliğimin kafasında daireler çizerek yalayışları sanki geceler boyu elifle sevişmemiş gibi erkekliğimi uyandırmıştı.