2.BÖLÜM
İçimdeki özlemlerin dolup taştığını hiç bu kadar şahit olmamıştım. Ama sevmenin tesiri altında canını kıymalıydım özlemlerimin Ya da soğuk duş almalı ateş yanan yüreğim. Bu duyguları yaşadığım zaman diliminde Elifin odaya gelip yine büyüleyici ince sesiyle
-Gökhan bugün bendesin seni hiç bir yere salmam hem zaten gömlek sabaha kadar anca kurur" . Sabah kelimesinin geçişiyle Elifin ilk hediyesi olan roma rakamlı saatime bakmam bir oldu. Saat 18.46 çivarlarında dolaşıyordu ki Elif saatimin saniyesinden bile hızlı bir hareketle kolumu tutup buz mavisi derin gözlerime ela bakışlarını gönderirken birden o ela rengi gözleri koyulaşarak bana : "inanmıyorum gökhan hala benim hediyemi kolunda taşıyorsun" dedi. Gördüğü saat olsa bile ben de göremediği başka bir görüntü saklıydı yüreğimin ekranında .. bileğimi çevirip saati kolumdan çıkarttı ve arkasındaki küçük rakamlardan oluşan tarihi okudu ve mırıltısı içinin hüzün tarafıyla birleşmiş şaşkın bir ifade ile :
- En son vedalaşırken benden kalan sende ne varsa atacağını söylediğinde canımdan can gitmişti de haklılığımın vermiş olduğu gururla sessizliğimin önünde çığlıklarıma diz çöktürmüştüm ve içim kıyameti yaşamıştı en yağmurlu göz yaşımda ...
- Elif !! İnsan herşeyi terketsede içini içinden terkedemiyor , eşyaları anıların mazisine gömmemek için onları savurmak istiyor ama kıyamıyor sen kokan hiçbir şeye ...
-Ben hep sana renkliydim ve hala oyle olduğumu hüzünlerimin gökkuşağından kayarak eğlendiğini hissettikçe farkediyorum..
Sarıldı kokladı kollarımın arasında , saçlarını tane tane okşuyordum çok özlemişim onu ki ince bedeni benim ihtişamlı kollarımın arasında kaybedercesine bastırıyordum tenime. Onunla aramızda kalan tüm zamanları ve uzaklıkları yakınlaştırmıştım elimde olsa onu içime sokardım ; kimse onu ne üzsün ne kırsın ne döksün düşüncelerim , zamanında onu üzmelerimle karşılaşınca özür hissi bulaştı sıkı sarılmalarıma...
-Gökhan !! Selinle nişanlanmışsın doğru mu ?
Bu soru nerde çıktı herşey böyle güzellik içinde yüzerken ; bir şaşkın bir hal ile:
- Evet de sanırım olmuyacak gibi ...
-Neden ?
- Çünkü onun benle olan derdi sanki paraymış gibi hissediyorum aramızda saygı olsada bana bu hissi hep yaşatıyor. Bir ara beraber dolaşırken hastalığından bahsetmişti göğüs kanseri olduğunu ve ameliyat olacaktı, gün istedim ne zaman olacaksın ?ben de geleyim dedim. Ama "yok sen işlerini hallet annem yanımda olacak "demişti. Şaşırdım tabi ama beni düşündüğünü düşünmüştüm gel zaman git zaman Konak a inmiştim bir gün saat kulesinin yanından geçerken ansızın kolumu biri yakaladı kapkaççı olduğunu düşünerek hışımla dönüp az kalsın vuracakken Selinin en yakın arkadaşı Rüya olduğunu farkedince hemen özür diledim .
Rüya: Korkutmak istememiştim seni
-Ne korkması be sadece bir an kapkaççı sandım seni diyerek güldüm
- Nerelerdesin sen hiç görüşemiyoruz Selin zaten senin facebook hesabını aldığından beri yazmak da istemedim yalnış anlaşılırım diye
-Niye yalnış olsun ki sonuçta sen benim bacımsın o da biliyor
- Ya sen bilmezsin kadınların arasındaki hisleri neyse sana anlatmam gereken bir şeyler var vaktin varsa şu ilerdeki kafede oturalım.
- Tabi vaktim var bir yarım saat kadar
Ardından bir kafe ye oturup kahvelerimizin siparişini verdikten sonra Rüya konuya hemen geçti:
- Ya gökhan belki anlatacaklarıma inanmayacaksın ama yıllardır seni tanıyorum senin üzülmeni istemeyen ilk insanlardanımdır. Ama ilerde büyük sorunlarla karşılaşmaktansa şimdiden bu konuya değinmekte senin adına fayda görüyorum. Senin bilmediğin bazı şeyler var .
- Nasıl yani ?
- Şöyle ki sen ne kadar sanaldan uzak kalsan da onun farklı hesapları vardı bana hep anlatırdı gece yarılarından sabaha kadar yaşadığı şeyleri ve konuştuğu farklı insanları
- Ne ne ne ???? Farklı hesaplar mı ????!!!
-Evet ve insanlardan para karşılığında sanal beraberliği olduğunu anladım ; yazıları msjları başkasına attığı fotoğrafları geldiğinde ve sen bu orospuyla mı kankasın arkadaşını iyi tanı bak işte diyen mesajlar ve fotoğraflar beni hem çok şaşırttı hem de çok üzdü.
- Rüya sen ciddi olamazsın !!!
- Herşeyin üzerine yemin ederim dur bak telefonuma kaydettim fotografları ve yazıları .
Fotoğrafları ve yazıları görünce sinirlerim hüzünlerimin yanında halt yemiş tavırla masaya vurup kalkıp dişlerimi sertçe birbirine bastırdım ve hemen telefonu cebimden çıkarıp Selini aradım , sinirden titreyen elimin üstüne kahvenin döküldüğünü bile sonradan hissettim. Rüyanın rezil olmama endişesi sakinleştirme çabasına dönüştü ve kolumdan tutup oturtmaya çalıştı .
-Rüya bırak beni onunla konuşmalıyım ; telefon uzun uzadıya çalmasına rağmen açılmayan "dııt dııt" sesiyle kapandı bir çok kez aradım ama açmamıştı telefonu derken. Elifin hiç sesi çıkmadığını saçlarını okşarken eğilip yüzüne baktığımda anladım . Meğersem uyuyup kalmış hep böyleydi ne zaman uzun uzadıya bir konuyu meseleyi anlatsam hep uyurdu ama bu sefer ki uyuma başkaydı daha üzerini bile değiştirmemiş halde yorgun üzgün bir haliyle göğsümde uyuyuyordu. Yüzüne baktım herşeyi kusursuzdu dudakları yüzündeki pürüzsüz altın saçları mükemmel bir hurinin dünyadaki izdüşümü gibiydi. Yavaşça kollarımı beline ve baldırlarına dolayıp kucakladım koridorun sonundaki sağ taraftaki yatak odasına girdim ve onu yine muhteşem tasarlanmış yatak odası beni baştan çıkartırken bordo saten karyolasına yavaşça bıraktım gömleğinin üst iki düğmesi açık olduğunu farkedince çıkartıp rahat uyuması gerektiğini düşünerek diğer düğmelerini açtıkça içimdeki hisler canlanıyor ama ona kıyamama duygusuyla birleşince yutkunuyor o sakinleşmesi gereken düşüncelerim o içimi ısıtan hisleri atmayla inatlaşarak eritmeye çalışıyordu . Gömleğini güzelce çıkarttıktan sonra onun güzelliğinin saten bordo nefresim üzerinde bembeyaz papatya misali duruşuna binlerce kez bitiyordum. Beyaz desenli sütyeninin arkasında saklı dolgunluklar erkeksi yanımı dolduruşa getirsede adamsı yanım erkeksi yanımı altına almış fantezi içerikli siktir gitler çekiyordu.. Siyah minisinin fermuarını yavasça acıp sakince sıyırdım muhteşem manzarası beni inim inim inletiyordu içten içe bu duygular içimde olağan üstü sıcaklıklar yaşatırken ince çoraplarını da o uzun güzel pürüzsüz bacaklarından da kurtardım ve saten örtüyü altından çekip başını yastığa koyup onun üstüne geçirdim ve sessizce odasından ayrılıp salona geçtim uzanmış halde tv yi açıp sessizce dört beş diziyi hep reklamlara kadar izlerken gözlerimin şuurunu kaybedip gecenin siyah örtüsünün altında sızıp kaldım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Satiriasis
Romanceİlk deneyim Her türlü karışıklığın içinde buz rengi mavi gözlerinde bir aşkı bulduğunu zanneden adamın karşılaştığı tehlikeli oyunlara karşı dirineşi +30 KİTABIN BÖLÜMLERİNİ OKURKEN ÖNYARGILI BAKARSANIZ BAZI DURUMLARI FARKETMENİZ ÇOK ZOR OLACAK