Saflığın Kırmızısı

12-O BENIM CANIMIN YARISI-

-Bu bölümü toprağın ağzından dinleyeceğiz arkadaşlar.-

Denizi kaç kere arasamda açmadı oysaki söylemiştim bana haber vermesini bu kızın bu huyuna sinir oluyorum bugün teslimatı yaptığımız için denizi de bu işlere bulaştırmak istemediğim için bugün yanında değildim nasıl olsa bir günde ölmez değilmi yanına zaten Berki göndermiştim onu takip etmesi için teslimatı yaptıktan sonra gizem herkesin payını böldü biz işi yaparken başta para aldığımız için geri kalan parayı yardımcılara bizim çocuklara veriyorduk aniden berk yanımıza geldi emirin ona silah çektiğini ve deniz ile emirin şu an başbaşa kaldığını söyledi anında berkin boğazına yapışıp nasıl onları tek başına bırakırsın ben denizi sana emanet etmedimmi dedim gizem araya girdi" tamam sakin ol şuanda deniz ile emir başbaşalarsa buna bir çözüm bulmak gerekiyor." Dedi haklıydı o piçi en yakın zamanda geberticem hem işime karışıyor hemde denize benim canımın yarısına zarar vermeye çalışıyordu o benim kardeşim ve kimsenin onu üzmesine göz yumamam çünkü gerçek manada o benim kardeşim.Babam denizin annesini bırakıp annem ile ilişki yaşamaya başlamış evliyken annemle ile birlikte olmuşlar daha sonrasında ben olmuşum annem beni doğurduktan sonra eğerki babamız bana bakmazsa onu eşine ve polise şikayet edeceğini söylemiş çünkü annemin bana sahip çıkacak gücü yokmuş babamda bu tehditin üzerine annemi vurmuş.Denizin annesi de bu olanları duyunca kendine canına kıymayı bile düşünmüş aslında denizin annesi yani mannat banada kısmi annelik yaptı bana hem kendi babasından hemde o adamın babasından kalan zenginliği benim üzerime devretti çok az bir kısmını ise denize verdi deniz ilk okula giderken beni de eilk okula yazdırdı eşinin onu aldattığı kişinin çocuğuna da baktı yani anneler çok kıymetli insanlar gerçekten ve ben onun hakkını asla ödeyemem her ne kadar benim öz annem olmasada ben herzaman ona anne gözüyle baktım.Sonuçta o benim ilk anne dediğim insandı ve ölmeden önce tapu devir işlemlerinde babamızın babasının vasiyetine göre ilk evliliği son olacaktı ve mirası torunlarına kalacaktı tapu devir işlemlerini önceden belirtmişti onu rezerve verdi ve benim ismimi yazmıştı bana tek ve son sözü "Denizime kardeşine iyi bak onu sana emanet ediyorum." Oldu daha sonra da o gereksiz yani babamız tapu senetlerini geri almaya çünkü boşandığını ve eşinin öldüğünü eşinin ise gayrimeşru çocuğu yani benim o tapuyu alamayacağımı söyledi ve mahkemeye çıktı fakat mannat annem vasiyetindede bumu tekrarlamıştı ve yaşadığında çoktan bunları hem bu adamın he annemin hemde kendisinin imzasını atarak onaylatmıştı bu yüzden miras da bana kalmıştı defin işlerini mahalleyle hallettiğini söyleterek yalan söylemişti çünkü annemin miras tan kendine kalan cenaze payıda vardı ve onu kullanmıştık daha sonra dul olduğunu eşinin öldüğünü söylemek için nüfus kimliğini değiştirecekti o sırada konuşmuştuk ve birdaha karşıma çıkmamasını söylemiştim bu kadar daha sonra onu hiç görmedim ve daha da karşıma çıkmamalı küçükken fazla bir şey anlamıyordum babam diye seviyordum fakat herşey sonradan oturdu eğerki o adam bir daha karşıma çıkarsa onu ben öldüreceğim zaten inşAllah buna tenezzül bile etmez.Simah abla ise benim yanımda oldu bana annelik yaptı şuanda simah ablanın koruyuculuğu altındayım beni evlatlık edinmişti.beni hiçbir yurt kabul etmeyince mecburen mannat annem beni simah ablaya emanet etmişti denizi de zar zor bir yurta kayıt ettirmişlerdi normalde başka ve durumları çok daha iyi bir yurttayken denizin yurtuna terfi etmişti simah abla ama olsun miras ben çalışıyorum simah ablada çalışıyor yetiyor aslında simah ablayı çalıştırmayacaktım fakat deniz olunca mecbur sonuçta simah abla sadece benim annem değil aynı zamanda denizinde annesi bunu şuan sadece ben ve simah abla biliyoruz fakat denize 18 yaşına gelince anlatıcaz çünkü annemin vasiyetinde "18 yaşına gelmeden hiçbiri miras hakkına sahip olamayacak ve 18 yaşında ikiside aynı miktarda mirasa sahip olacak." Yazıyordu.Bu yüzden simah abla ve ben denize 18 yaşına gelmeden birşey söylemeyecektik sadece babasının annesi hamileyken annesini terk ettiğini bilecekti.Eğerki deniz 18 yaşını doldurursa zaten ilk önce bütün olanları ona en ince ayrıntısına kadar ben anlatacağım ama şimdi değil ve ben bu gerçekleri çok küçüklüğümden biliyorum deniz ile aramda sadece 1 yaş farkı var fakat nüfusta aynı yaşta gözüküyoruz ah ne garip denizin annesinin hastahaneye getirildiği ve acil odasında can çekiştiğini çok net birşekilde hatırlıyorum o son bakış kimse ona dayanamaz herhalde gözleri açık gitti sanki son umut orada birşeyleri bekler gibiydi hep kapıya bakıyordu kim bilir belkide o adamı bekliyordu ama neden beklesinki o adamı.onu gördüğüm yerde işkence ederek öldürmek istiyorum teninin her yerine cam kırıkları saplayarak ayaklarını ve bacaklarını bir ipe bağlayarak onun acı çekmesini izleyip önünde gülmek istiyorum ne oldu acıdımı deyip ipleri kendi elimle daha da gerip vücudunun heryerine bıçak veya kızgın demirle acı vermek ama öldürmemek istiyorum çünkü bemi tek başıma bu kadar sorunla bıraktı annemi o öldürdü ve deniz... denizide annesiz bıraktı haplarını benim hatırladığım kadarıyla hep o alırdı son zamanlarda biraz yürümekte zorluklar çekiyordu ve son zamanlarında aşırı halsiz davranıyordu aklı başında olsa bile birşey yapmaya dermanı yok gibiydi o adam ona haplar getiriyordu ama simah abla bana hiç oraları anlatmadı hep aklımın siyahlığında o var o hapları yedikçe iyi olacağı yerde daha da kötüleşti ve en sonunda öldü. solunum yetmezliği.Gözlerini ben kapatmak zorunda kaldım bir annenin çırpınışlarının ardında kalan tek gözyaşı damlalarıydı onlar ben kesinlikle deniz le aynı yaştaydım onun abisi değildim çünkü ben o anıları kabullenemiyordum 6 yaşındaki bir çocuktum 7 yaşındayken annemiz ölmüştü o anılar kafamdan asla silinmiyor ne zaman aklıma gelse çıldıracak gibi oluyorum mecburen sigarayla ortamı dağıtıyorum bu yüzden zaten denizle aynı yaştayım o anıları kabullenemiyorum doğum tarihimizr de bakılacak olursa deniz benden birkaç ay büyük.ne garip değil mi bir yaş büyük olduğunuz birisinden birkaç ay küçük olmanız.Ben bu gün onun kardeşi olarak denizi koruyamıyacaksam daha ne işe yararımki yaş olayını karıştırmasam bile bu yüzden denizin yanına özcan ve birkaç çocuğu gönderdim arkasından gizemi de gönderdim berk hatasının telafisini gözlerinin herzaman denizin üstünde olmasıyla ödeyecek son haberlerde ise deniz eve sağsalim ulaştı.