"Sen beni dinliyor musun?" Sıra arkadaşı olan Mari sabahtan beri sözde çok önemli olan bir konudan bahsediyordu ancak Baekhyun'un gözü kızlarla oynaşan Chanyeol'u izliyordu."Bana mı anlatıyordun?" Baekhyun şaşırarak ona döndü.
"Hayır arkandaki duvara ama karşılık vermiyor!"
"Duvar olduğu için olmasın?" Baekhyun kızı ciddiye alıp söylediğinde Mari gözlerini devirip ön sırada oturan Mark'ı dürterek ona dönmesini sağladı. Baekhyun omzunu silkip sınıftan çıktı. Bay Lee hasta olduğu için izinliydi ve 1 saat rahatlardı.
Dün Chanyeol ile girdiği kabine bugün tek başına girip klozetin kapağını kapatıp üzerine oturdu. Aradan geçen 5 dakikadan sonra açılan kapı sesini umursamadı ve telefonuyla oynamaya devam etti.
"Dolu." Kapı vurulduğunda cevapladı fakat o kadar boş kabin olmasına rağmen inatla onun kapısına vurmaya devam eden adamı öldürme kararı alarak kapıyı sertçe açmıştı.
"Chanyeol? Diğer boş olan yerleri görmedin mi?" Chanyeol onu umursamadan küçüğün kalktığı yere oturdu. "Hepsi dolu." kısık bir sesle söyleyip güldü. Hepsi boştu. Baekhyun gözlerini devirip kollarını birleştirdi.
"Burada ne işin var? Gidip arkadaşlarınla ilgilensene?" Baekhyun kapıyı kapatıp sırtını geriye yasladı. Malum, yeri kapılmıştı.
"Tuvalette ne işim olabilir?"
"Seni işerken görmek istemiyorum."
"Aslında kendimi çekecektim." deyip sırıttı.
"Aslında onu görmek isterim." aynı şekilde Baekhyun da sırıtmıştı.
"Utanman yok mu senin? Sınıfta böyle biri değilsin."
"Sende sınıfta böyle biri değilsin?" Derken Chanyeol'un kucağına çıkıp oturmuştu. -Ayakta konuşmak yorucu olduğu için-
"Baekhyun..." Ellerini üzerine çıkan bedenin beline yerleştirip başını onun boynuna koydu.
"Yeol..." deyip kıkırdadı Baekhyun boynundan huylanırdı. Chanyeol geri çekilip onun yüzüne baktı. Gülüşü o kadar güzeldi ki!
"Yeol?" Chanyeol diğerini tekrarladı.
"Üzgünüm, Chanyeol." Diyerek düzeltti Baekhyun.
"Hayır, sorun yok beğendim."
"Peki..." Baekhyun diyecek bir şey bulamayıp bakışlarını kaçırmıştı.
"Bir şey duydum," Chanyeol konuşmaya başladığında Baekhyun gözlerini buluşturup onu bekledi. "Öpüşmenin ömrü uzattığını söylüyorlar."
"İlk kez duyuyorum." Gülerek söyledi Baekhyun.
"Test etmek ister misin?" Chanyeol önerdiğinde Baekhyun başını sallayıp alnını üzerinde oturduğu adamın alnına yaslayıp gözlerini kapadı.
Chanyeol yavaşça ona uzanıp dudaklarını öptü ve hareket ettirmeden üzerinde bekledi. Baekhyun hissettiği dudaklara karşı gülümseyip dudaklarını kıpırdattığında Chanyeol daha fazla beklemeden onun alt dudağını çekip emmeye başladı elleri ise bel oyuntusunu okşarken Baekhyun'un elleri Chanyeol'un ensesine yerleşip oradaki saçlarla oynamaya başlamıştı.
Tuvaleti birbirlerini öperken çıkardıkları sesler dolduruyordu."Ahh." Baekhyun onun ağzına inleyip dudakları arasından geçen dile izin verdi. Chanyeol'un dili Baekhyun'un ağzını keşfederken Baekhyun iki elinide onun saçına yerleştirip hafifçe çektirmişti. İki dilde birbiriyle savaş halindeyken Chanyeol onu kendine bastırıp ikisininde inlemesini sağladı.
Madem Chanyeol onu kendine bastırmıştı. O zaman bunları kendisinin istediğini düşünerek Baekhyun kalçalarını onun aletine sürtmeye başladı. Çok yavaş bir şekilde üzerinde sürtünüp duruyordu.
"Sikeyim!" Büyük ellerini üzerindeki kalçalara yerleştirip öpücüğü keserek başını geriye attı gözü kararmıştı. Baekhyun ise onun ortaya çıkan adem elmasını dudakları arasına alıp emmeye başlamasıyla Chanyeol küfredip inlemeye devam ediyordu.
"Şimdi ömrümüz uzadı mı?" Baekhyun boynunda işini bitirip dudaklarına yaklaşarak ufak bir öpücük daha bırakıp gülümseyerek sordu.
"Ölümsüz bile olabiliriz." nefes nefese konuşmaya çalıştı. Baekhyun'un onu 2. Kere tahrik edip yarı yolda bırakmasıydı.
"Ölümsüz olmak için herkesi öpüyor musun?" Masum bir şekilde sordu.
"Hayır, beni etkileyen sadece bir kişi var." diye açıkladı Chanyeol.
"Onun dışında kimseyi öpme o halde." Baekhyun burukça gülümseyip konuşmaya çalıştı ve bakışlarını kaçırdı. Kolları hala boynunda sarılıydı.
"Bilemiyorum bana ihanet ederse bende ona ederim." dedi ve omzunu silkti.
"Seni seviyorsa etmeyecektir." Güven verici bir şekilde konuştu.
"Beni sevdiğini nasıl anlarım?"
"Üzgünüm, ben bu işlerden anlamam." deyip güzel gülüşünü Chanyeol'e sundu. Çok güzeldi.
"Gülüşün çok güzel..."
"Teşekkür ederim," dedi yanaklarının kızardığına emindi "İlk defa duyuyorum." ona güzel olduğunu söyleyen olmuştu ama gülüşünden bahseden hiç olmamıştı.
"İlkin olduğuma sevindim." Chanyeol dedikten sonra her ikiside gülümsedi.
"Dudaklarımın ilk sahibi." Alnını onun alnına dayayıp dudaklarına karşı mırıldandı. Chanyeol'un bunu duymasıyla etrafını mutluluk sarmıştı. Onun kastettiği gülüşünün güzelliğinden bahsettiği ilkti ama o öpücükten bahsediyordu.
"Ve sende sonum olmasını istediğim kişi." dedi ona şaşırarak bakan çocuğa gülümseyerek konuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I'll Happy With You
Fiksi PenggemarCover by: @ilgagsu "İlerde ne olmayı düşünüyorsun?" Uzun boylu genç sordu. Aslında umrunda degildi. "Çok güzel aşık rolü yapıyorsun oyuncu olmayı düşünmelisin." diyerek önerdi. Baekhyun onun böyle davranması yüzünden ağlarken, uzun adam çoktan odad...