20. Bölüm Tek Parça Bir Çöp

62 21 0
                                    

Gözlerimi açtığımda duvarları mor renkte bir odanın içinde yatıyordum. Karşımda bir gardolap vardı. Yanıbaşımda küçük bir sehpa. Hemen yan tarafımda beyaz bir çalışma masası, halının olup olmadığını göremiyordum. Neredeydim ben?
Yanıbaşımdaki küçük sehpanın üzerindeki su dolu bardağı almak için uzandım. Ve yaralı olan bölgemin sargı beziyle sarılı olduğunu gördüm. Biraz ağrıyordu evet, ama dayanılmayacak kadar değildi. Tam suyu alıyordum ki içeriye biri girdi. Atakan "İyi misin?" Diye sorduğunda su dolu bardağı almaktan vazgeçip yatağa kuruldum. "İyiyim."
Atakan yattığım yatağın karşısındaki küçük tekli koltuğa kuruldu. 

''Tanışma vaktin geldi artık!'' dedi. Ve gözleri gözlerimi buldu. ''Kiminle tanışacağım?''
''Atakan ne yapmaya çalışıyorsun?'' Artık bu saçma şeye bir son vermek ve Gökalp'i görmek istiyordum. ''Seni neden kaçırdığımı anlayacaksın o zaman.'' dediğinde gözlerinden bir damla soğukkanlılık aktı...
''Beni korkutuyorsun!'' Pişkin pişkin güldü. ''Amacıma ulaşıyorum o zaman.'' dediğinde donakaldım. Ben bunları hak edecek ne yapmıştım? ''Sana dostluk göstermekten başka ne yaptım Atakan?'' dedim. Gözleri gözlerimden ayrıldı. Ve kendi kendine bir şeyler fısıldadı. 
''Gökalp seni mahvedecek!'' ''Hah! Mahvetsinde göreyim!'' dediğinde gülüyordu son kelimelerini vurguladı. Bir an ağlamak geldi içimden. Neler yaşıyordum ben böyle? 
Sonra geçirdim içimden ne yapıyorsun Merve? Sebepsizce ağlamak çok saçma değil mi? Ben neden hep saçma ve kötü şeyleri seviyorum? Evet, Gökalp'te saçma ve kötü ama seviyorum...

Atakan o soğuk ve kalın sesiyle ''Yarın büyük gün iyi dinlen!'' Hiçbir şey dememe izin vermeden odadan çıktı. Dört duvar arasında yine başbaşayım benliğimle. Bu sefer babamda kurtarmayacak beni! 
''Kuzenim çoktan gitmiştir sevgilisinin yanına.'' Diye geçirdim içimden...

Aradan bir iki saat geçtiğine emindim. Akşamüstüydü ve hava çoktan kararmıştı...
Artık bu odadan kurtulmak isteyip yataktan yavaşça kalktım. Ama yaralı bölgem artık  çok fazla  acımıyordu... Hakan denilen adamın elleri sihir gibiydi sanki...
Yataktan çıkıp yerde duran ayakkabılarımı ayağıma geçirdim. Ve odanın kapısına yaklaştım. ''Umarım kötü bir şeyle karşılaşmam.'' dedikten sonra kapının kulpunu indirip odadan bir hızla çıktım. Depo dediğim yerdeydim hala. Yürümeye başladım. Nereye yürüyorum bilmiyordum. Devam ettim, devam ettim, devam ettim...

Önüme siyah bir kapı çıktı. Kapının kulpunu tuttum. İlk önce ne kadar açmak istemesemde buradan kurtulmaya çalıştığımı hatırladım. Ardından kapıyı hızla açtım. 
Siyah kapının ardında kocaman bir oda. Masala, masalar, viski şişeleri... 

Odada altı yedi tane olmalı  ki tanımadığım insanlar vardı. Hepsinin erkek olması hiç hoşuma gitmemişti. Kapıyı açtığımda hepsinin gözleri benim üzerimdeydi. Gözlerim Atakan'ı aradı... 
Bir umut belki içeridedir... Gözlerim Atakan'ı bulamayınca ''Şey... Ben yanlış geldim galiba! Afedersiniz.'' dedikten sonra kapıyı kapatırken  arkamı dönüp hızla koşmayı  planlıyordum. Kapı kapandıktan sonra hızla arkamı döndüm. Ve koşamadım.... 
Vücudum Hakan'ın sert vucüduna çarptı. ''Şey... Ben... Özür dilerim...'' Önemli değil Merve iyi misin?''  Hakan Atakan'dan ve diğerlerinden çok daha farklıydı. Daha çok iyi birine benziyordu.
''Odana kadar eşlik etmemi ister misin?'' diye sordu iyilikle. ''Olur.''
Odaya vardığımızda Atakan'ın oturduğu tekli koltuğa kuruldu. Bende yatağa geçip bacaklarımı bağdaş kurup oturdum. ''Aslında iyi bir kızsın Merve. Senin burada olmanı hiç istemezdim.'' dediğinde ''Bana ne olacak? Neden öyle dedin?'' diye sordum. Sustu... Bir şey demedi...
''Ne zamandır buradasın?'' diye sordum sessizliği bozup. ''Beş senedir buradayım. Akın'ın en güvendiği adamlarından biriyim.'' Kimdi bu Akın? Atakanda Akın'dan bahsetmişti. ''Akın kim?'' diye sordum Hakan'a. ''Buranın sahibi.'' Burada herşey ondan sorulur burada gördüğün bütün adamlar ve bütün eşyalar ona ait.'' dedi. ''Akın büyük bir adam galiba! Yani size göre.'' 
''Hemde çok büyük adamdır Merve.'' dedi. Bir şey daha sormak istiyordum. ''Hakan'' sesim çaresiz gibi çıkmıştı. ''Ben neden buradayım kiminle neden tanışacağım'' 

KALPTEN HAYATAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin