7-''Bak yıldızlara.Ne kadar güzeller.''

10.6K 457 7
                                    

Aşklar yeni bölüm burada,,bu bölüm biraz değişik oldu hoşunuza gideceğini düşünüyorum,ama lütfen yorumlarınızı ve vote'larınızı eksik etmeyin onlara çok ihtiyacım var kağıt helvalarım :**

‘’Su eğer o kadından yardım istemezsek yüksek ateşten öleceksin. Ve ben ölmek istemiyorum şimdi değil.’’ Dedi Cenk yetimhanenin soğuk odasında ateşler içinde yatarken. Yarı baygın bir sesle ‘’Hayır… Hayır Cenk. O kadının yardımını istemiyorum. Beni sen iyileştir.’’ Dedim fısıltı ile çıkan sesimle.

Sıcaklık o kadar yüksekti hem ateşler içinde kavruluyordum hem de buzullarda gibi donuyordum. Ve o kadının yardımını almak beni gerçekten öldürürdü. Ölmek istemiyorum dediği şey ise iki ay önce birbirimize verdiğimiz sözdü.

Ondan sonra zaten tekrar kendimden geçmiştim o ne dedi ne yaptı anlamamıştım her zaman benimle olan karanlığa tekrar çekildim.

‘’Bu sürtük kızın ölmesine izin vermediğim için şanslı.’’ Dedi o pislik kadın. Cenk çağırmıştı, beni öldürmüştü. Şimdi gerçekten bu gözlerin kapanmasını istedim. Size her şeyi yapan bir caniden geri nasıl yardım isterdiniz? Nasıl yüzsüz olurdunuz? Üstelik yardım ettiği için bize her şeyi yaptıracaktı.

Lanet olsun. Zihnim tekrar kapandı.

***

Zihnimin uğultusu o kadar yoğundu ki biraz sonra başım patlayacak gibi hissediyordum. Kulaklarımda ki uğultu da en az zihniminki kadar berbattı. Sanki beynim yapış yapış bir sıvıyla dolmuştu ve göğsümde büyük bir baskı vardı. Nefes alamıyordum neden bilmiyorum ciğerlerim biraz sonra ağzıma çıkacak gibiydiler.

Bu baskı gözlerimin aniden açılmasına neden oldu. Aniden açılan gözlerim tüm bedenimde büyük bir acının oluşmasına neden olmuştu.  O da karanlıktı demek ki hava kararmıştı. Havanın kararmasına rağmen kendimi hiç dinlenmiş hissedemiyordum. Tam tersi halsiz ve bitkindim.

Ne müzik sesi geliyordu ne insan sesleri. Tek bir ses duyuyordum oda da başka birinin nefes alışverişleri. Ve ses o kadar yakınımdan geliyordu ki. Göğsümdeki baskı kendini daha da belli edercesine ağrıdı. Yorganı hafifçe kaldırdığımda birinin kolu boylu boyunca göğüslerimin üzerinden geçmiş beni sımsıkı sarmıştı. Gözlerimi korkuyla sıktım. Lütfen Tanrım yine başkası uyuyor olmasın yanımda.

Başımı yavaşça sağıma çevirdiğimde Rüzgarın nefesini tatlı nefesini yüzümde hissettim. Sanırım uyuyakaldığından olsa gerek yüzünü saçlarıma gömmüştü. Buna biraz şaşırsam da göğsümdeki baskının Rüzgarın elinden olmadığını anlamam uzun sürmemişti. Ben gerçekten nefes alamıyordum.

Kolunu yavaşça çektim üzerimden biraz huysuzlansa da uyanmamıştı arkasını döndü ve uyumaya devam etti. Yavaşça doğruldum yataktan başım öyle dönüyordu ki gerçekten kendi mi tekerlek gibi hissetmiştim. Elim alnıma gitse de kendimde değildim bunu biliyordum. Yavaşça ayağa kalktım ve ayağımı soğuk zemine attım. Yavaşça ayağa kalktım. Yatağın ucunda katlanmış olan battaniyeyi elime aldım. Yürürken benimle birlikte sürükleniyordu ki bir ucundan tutmam onu boylu boyunca açmıştı.

Yavaşça kapının kolunu indirdim. Karanlık her yere hakimdi ve gerçekten önümü görebilmem için gözlerimi kısmam gerekmişti.  Sağdaki duvara elimi attım ve merdivenlerin en ucuna geldim. O kadar dik görünüyorlardı ki baygınlığımdan ola gerek merdivenler bir asır sürecek yavaşlıkta bitmişti ama ne zaman inmiştim hatırlamıyordum gerçekten.

Kapısı açık odaya bir kez daha baktıktan sonra çıkış kapısına gittim. Dış kapının kolunu indirdim ve sert rüzgarla karşılaştım. Gülümseyerek huzurlu bir şekilde gözlerimi yumdum. Rüzgarı bedenime bir kere daha aldım beni sarmasına izin verdim. Çıplak ayaklarım ve elimdeki battaniyeyle şimdi yüksek bir yer bulup yıldızları izlemeye başlamalıydım. Gökyüzü ve yıldızlar beni çağırıyordu. Patika yolda ayağıma keskin bir şeyler batıyordu ama soğuktan hissetmiyordum.

SU VE RÜZGAR (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin