Dreth

Bölüm 7 - Seçmeler (1)

Dreth birkaç dakikanın ardından kapısında ateş sembolü olan bir dükkana girdi. Tezgahın arkasında mavi bir cübbe giyen adam konuştu.
"merhaba evlat ne istiyorsun?"

"kılıçlarımı efsunlatmak istiyorum."

"peki gel."

Adam eliyle gel işareti yaptı ve arkasına dönüp bir odaya girdi.
Dreth adamın peşinden gitti.
Nerdeyse boş denecek kadar az eşya olan bir odaya geldiler. Adam yere çöktü. "kılıçlarını koy."

"önce fiyatı anlaşsak olmazmı?"

"1. Derece bir efsun 50 altın ama elimden daha fazlası gelmez."
(1. derece dediğine bakmayın 2 daha güçlü 3 te daha güçlü.)

"tamam istiyorum."

Dreth kılıçlarını x şeklinde adamın önüne koydu. Adam sordu.
"ne tarz bir şey istiyorsun?"
Dreth'in aklında dayanıklılık vardı. Çünkü eğer kılıcı hemen kırılırsa keskinliğin bir anlamı kalmazdı. Bu fikirde İnos adındaki suçlunun Amelia'nın kılıcını tek hamlede yamultmasının büyük bir payı olmuştu.

"dayanıklılık."

Adam elinde mavi bir top oluşturdu ve kılıçlara yöneltti. Bir süre sonra adamın elleri parlamaya başladı. Elini kılıçlara uzattı ve parmaklarıyla yazılar yazmaya başladı. Mavi şekilde parlayan yazılar adamın büyüyü tamamlamasıyla söndü.
"hazır, ücretimi alayım."
Dreth elini uzattı ve altınları verdi. Dışarı çıktı ve etrafına baktı. İşleri hallolmuştu ve daha zamanı vardı. Belkide biraz eğlenmeliydi. Kontrol ettiğinde 425 altını kaldığını gördü.
Bu parayla neler yapılmazdı. Dreth biraz dolaştı ve bir restoranta girdi.
Fiyatı önemsemeden güzel yemekler seçti ve afiyetle yedi. Yemek 50 gümüş tutmuştu. Dreth çarşıda dolaşmaya başladı. Kılıç satıcıları, teknikler derken Dreth bir kerhanenin önünden geçti. Öndeki kadınlardan biri Dreth'e seslendi.

"şşt yakışıklı seni sadece 15 gümüşe tatmin etmeme ne dersin."

Bu Dreth'in hoşuna gitmişti fakat şimdilik gerek yoktu. Yarın seçmeler vardı yorulmaması lazımdı. Birkaç kıyafet aldıktan sonra havanın karardığını gördü ve kampın yolunu tuttu. Kampa vardığında Amelia, Harry ve Victor'un çoktan kristal özümsemeye başladığını gördü.
Oda çadırına geçti ve 50. Seviye kristali sevinçle özümsemeye başladı.

Sabah olduğunda Dreth seviyesini kontrol etti. Şu anda 23. Seviye savaşçıydı. Heyecanla zıplamaya başladı. Mutluluktan ne yaptığını bilmiyordu. Dışarı çıktı ve ekibe baktı. Hepsi yolculuk hazırlıkları yapıyordu. Dreth seviyelerini kontrol etti. Amelia 27. Seviye savaşçı idi. Victor 25. Seviye savaşçı, Harry 23. Seviye büyücüydü. Dreth kendini fark ettirmek için aurasını yaydı. Kısa bir süre sonra herkes Dreth'e şaşkınlıkla bakıyordu. Victor dayanamadı ve sesini yükseltti. "BU ÇOCUK NASIL BU KADAR HIZLI SEVİYE ATLIYOR!"
herkes güldükten sonra akademiye doğru yola çıktılar. Akademiye ulaştıklarında moralleri biraz düşmüştü. En az 15. Seviye binlerce kişi bekliyordu. Bir saat sonra büyük kapılar açıldı. İnsanlar içeri akın ederken birbirini itip zarar veriyordu.
Kısa sürede herkes büyük bir alanda durdu. Bir sürede orda bekledikten sonra kalabalığın önünde bir portal açıldı. Portaldan kaslı, uzun boylu, kızıl saçlı, kahverengi gözlü biri çıktı.
derin bir nefes aldı ve gür sesi ile konuştu.

"BEN OKUL MÜDÜRÜ ONİ. ŞİMDİ HERKES ADINI BİR KAĞIDA YAZSIN VE ELİNİ KALDIRSIN. KURA YOLUYLA SIRANIZ GELECEK."

Birden herkesin elinin içinde küçük bir kağıt belirdi. Oni tekrar bağırdı.

"ADINIZI SÖYLEYİN YETER."

Herkes adını söylerken hiç birşey anlaşılmadı. Ama kağıtların üstüne kendi kendine isimler yazıldı. Emin olan herkes teker teker elini kaldırmaya başladı. Kağıtlar ışığa dönüşerek yok okuyordu. Bu Dreth'i çok etkilemişti. Oni'nin önünde bir kazan ortaya çıktı. Elini kazana daldırdı ve bir kağıt çekti.
"VİCTOR TİMU."
şansa bak! İlk kişi Victor olmuştu.
Victor Oni'nin yanına geldi ve beklemeye başladı. Adamlardan biri siyah bir kristal getirdi.
"kanını damlat."
Victor elini kesti ve kristale damlattı.
Birden kristalin üstünde kırmızı yazılar çıktı.