Dreth

Bölüm 14 - İşkence

Oni Dreth'in gözlerine bakarak konuştu.

"Dreth şu haydut kralından haberimiz yoktu. Özür dileriz."

Dreth çok şaşırmıştı. Bu kadar güçlü biri ondan özür diliyordu. Hemen diz çöktü ve konuştu.

"efendim benden özür dilemenize gerek yok." (YN: estağfurullah cügerim :D)

"evet yok neden diledim bilmiyorum."
Gruptan hayatta kalanlar Oni ile birlikte görevi tamamladı. Sonunda herkes binaya geri döndü. Dreth kendini yatağına attı. Neden savaşta bir şey hatırlamadığını düşünürken uykuya daldı. Gece sessizliğini korurken ani bir cam kırılma sesi Dreth'in uykusunu bozdu. Sesin geldiği yere baktığında çok şaşırdı.
Kırılan cam onun camıydı. Hemen kalktı ve cama koştu. Dışarı baktığında kimse yoktu. Dışarıya doğru bağırdı.

"bunu kim yaptı!"

Cevap gelmeyince sinirlendi ve aşağı inmek için arkasına döndü. İşte o zaman bunun büyük bir hata olduğunu anladı. Simsiyah giyinmiş kaslı bir adam Dreth'in yüzüne bir yumruk attı. Bu yumruk karşısında bilincini koruyamayan Dreth yere yığıldı.

...

Dreth gözlerini açtığında taştan bir oda içindeydi. Tıpkı bir zindan odası gibi. Metalden bir sandalyeye bağlanmıştı. Kurtulmak için ne kadar debelensede bir türlü yapamıyordu. Bir süre sonra odaya kahverengi uzun saçlı kaslı bir adam girdi.

"boşuna debelenme, o zincir seni dantiansız bir insandan farksız yapar."

Dreth öfkeyle bağırdı.

"seni p*ç kurusu. Neden burdayım."

Adam sıcak bir kahkaha patlattı.

"aaah Dreth, Dreth, Dreth..."

Dreth adamın sözünü kesti.

"adımı nerden biliyorsun?"

"AA hadi ama, kim yeğeninin ismini bilmezki."

Dreth'in gözleri sonuna kadar açıldı.
Ne olduğunu anlamıştı. Bu adam onun amcası idi. Ve kardeşinin intikamını almak istiyordu.
Dreth inkar etmenin gereksiz olduğunu düşündü.

"bunu nasıl öğrendin?"

Geçmişte

"ne olur son kez göreyim."

Muhafız mızrağı ile adamın önünü kapattı.

"bakın efendim, güçlü biri olabilirsiniz ama bunu yapmanız yasak."

Adam elini ceketinin içine attı ve bir kese çıkardı.

"burada 50 altın var. Sen bana yardım edersen bende sana yardım ederim."

Muhafız keseyi aldı ve cebine attı. Sonra içeri girmesi için yolu açtı.
Kaslı adam cesedin başına gitti.

"ah kardeşim... İntikamını alacağım."

Sonra eğildi ve cesedin gözlerine bakmaya başladı. Bakarken büyülü sözler söyledi. Birden cesedin gözlerinde hareketlenmeler başladı.
Sanki bir sinema perdesi gibi nasıl öldüğünü gösteriyordu. Adam derin nefesler alarak ayağa kalktı. Sonra gökyüzüne doğru yumruklarını sıkarak bağırdı.

"DREEEEEEETH!!"

...

"işte böyle evlat."

Dreth buradan kolay kolay kurtulamayacağını anladığı için biraz korktu.

"bari amcamın adını öğreneyim değil mi?"

Adam bir kez daha güldü.

"tabii ki evlat. Benim adım Anir. Şimdi neden burada olduğuna gelirsek..."