5. Mektup/ 1996, perşembe.
Bu gün en kırılmış hissettiğim günlerden biri kumandanım...
Gün ağırdığında aşağı inip herkesi selamladınız. Johannah ve ben reviri havalandırmak için kalın perdeleri sonuna kadar açmıştık. Tabii, sizi gördüğüm anda silmeye çalıştığım peçete kutusunu hızla düşürdüm. Peçeteler yere dağılırken yutkundum ve size bakmaya devam ettim. Kafanızı çevirip bir kere bile bakmamanız birazcık kalbimi kırdı.
Ben ki, sizin ufak bir tebessümünüzle bile ayakta duramayan Carine hemşireydim... sizin her şeyinizi bilirken sizin adımı bile bilmemeniz beni hüsrana uğratıyordu.
Belki bir gün bu mektupları okursunuz ve size olan duygularımı hissedersiniz.
Ah, kumandanım. Okuduğunuzu düşündüğümde bile tüylerim diken diken oldu. Gönlüme öyle büyük bir yangınla düştünüz ki. Durduramıyorum içimdeki yangını. Durdursam bile külleri kalıp yeniden doğacakmış gibi hissediyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Save Myself || h.s
FanfictionSiz güzel bir kumandandınız. Ben ise güzel bir hemşire. Gönlüm size kapılırken bana sormadığı için bazen kızsam da susuyorum. Çünkü, sizi gördüğüm her yerde tuhaf hissetmekten gönlümde bende mutluyuz.