Buz Diyarı

YELKIRAN HÖYÜĞÜ

      Harald, höyüğe girdiğinde tüyleri diken diken oldu. En son böyle gerildiğinde savaş alanında ailesi katledilmişti. Biraz ilerledi. 3-5 haydut öldürdü sadece. Bir yere geldi yılan, kuş ve balık simgeleri olan heykeller vardı. Demir kapıyı açmak için mekanik bir kol vardı. Bir bilmece olduğunu, oyun içinde oyun olduğunu anladı. Heykellerin üstünde aynı kabartmalar vardı. Heykelleri kabartmalara göre ayarladı ve kolu çekti. Kapı açıldı. Yerin altına doğru inen merdiven vardı. Merdivenden aşağı inmeye başladı. İndi ve fareler saldırmaya başladı. Zor bela öldürdü küçük yaratıkları.
    15 metre gittiğinde duvar örümcek ağıyla kaplanmıştı. Biri yardım edin diye bağırıyordu. Harald hemen ağı kesti. Yardım isteyen kişi Kara Elf'ti. Tavan delikti. Harald, adama doğru giderken tepeden çok büyük devasa boyutlarda bir örümcek indi. Harald,  direk arkaya doğru sıçradı. Örümceğe ok atmaya başladı 20.okun sonunda örümcek öldü. Ölüp ölmediğini kontrol etmek için bir tane daha ok attı. Gerçekten de ölmüştü. Adamı ağlardan kurtardı adam bir tür hazineden bahsediyordu. Harald,adamı kovalamaya başladı. Kovalarken artık mezar odasına geldiler. Ölü savaşçılar yerlerinden kalkıp saldırmaya başladılar. Bunlar efsanede geçen Metfunlardı. Metfunlar kolay öldü. Adam o ara ölmüştü. Üstünden bir günlük ve bir pençe çıkmıştı.
     Metfunlarla mücadeleden sonra bir odaya geldi. Yuvarlak bir kapı vardı. Ortasında 5 parmak izi vardı. Baykuş,ayı ve kelebek kabartmaları vardı. Pençeyi bir anahtar gibi düşündü Harald ve pençenin altındada kabartma olduğunu gördü. Sırayla kabartmaların yerini değiştirdi. Pençeyi yerleştirdi ve kapı açıldı.
    Yol temizdi. Biraz gitti. Merdivenlerden yukarı doğru çıktı. Bir lahit ve yuva gibi bir şey vardı. Yuvanın içinde bir sözcük parlıyordu. Bu yazıyı daha önce görmemişti ama okuyabiliyordu. kelime "Fus" tu. Güç demekti. Bu kelimeyi içinde hissetti. Ve daha sonra lahitten Metfun çıktı. Metfun diğerlerinden farklıydı. Başında taç vardı. Büyük kılıcını savurdu ama Harald onu savuşturdu kılıcıyla göğsünü deşti ve üzerine baktı. Ejderha simgesi olan bir taş vardı bu taş Ejderha Taşı idi. Taşı aldı ve höyükten çıktı. Ak Irmak'a gidecekti artık.