17 • 'Denizleri Aş Da Gel!"

135K 9.8K 4.9K
                                    

Multimedya: İzel - Denizleri Aş Da Gel

Keyifli Okumalar...

🍀
Esra Yağmurlu

Yine ultra mükemmel bir durumun içine düşsem de bu kez nedendir bilmem kahkaha atmak istiyordum. Uzun zamandır böyle eğlenmemiştim. Kaldı ki Azman'ın yüzündeki o ifade gözümün önünden gitmiyordu. Tabii Elif'inki de. Azman üzerime doğru gelirken gerilemeye devam ettim ve yine ellerimi kaldırıp "Bu konuyu konuşarak halledebiliriz," dedim.

"Almayayım," dediğinde bana doğru atıldı. Yana kayıp gerilemeye devam ettim.

"Hatice'ye değil neticeye baksak?" dedim sırıtarak.

"Hatice'leri severim. O yüzden Hatice'ye bakacağım."

"Ona ne şüphe!" dedim yine ondan kaçarak. "Ama şu hastalık işini fazla abartmadın mı?"

İkimiz de odada dönüp dururken çarpık bir şekilde gülümsedi. "Söz konusu hastalık mı sence?"

"Hastalık değilse ne peki?"

"İntikam," dedi tek kaşını kaldırıp kötücül bir sırıtışla. "Senden öğrendim."

"Benim her yaptığım doğru olamaz ya," dediğimde yine bana doğru atıldı. Hızla yeni aldığı yatağın üzerine çıkıp uzaklaştım.

"Yatak için sağ ol," dedim yine sırıtarak.

O da yatağın üzerine çıkarken "Çift kişilik," dedi aynı sırıtışla.

Bir an bakışlarım ayaklarımın altındaki yatağa kaydı. Harbiden çift kişilik yatak almıştı manyak. "Zahmet etmişsin."

"Ne zahmeti? Ne de olsa ilk biz deneyeceğiz."

Oha!

Yataktan aşağı atlayıp gerilemeye devam ederken bana doğru ani bir atak yapınca kapıya doğru koştum ama kapıdan çıkamadan kapı kapandı ve ben hızla arkamı döndüğümde pis pis sırıtan Azman'da göz göze geldim. Onu itmek için ellerini kaldırmıştım ki bileklerimden kavrayıp kapıya bastırdı.

"Şu an beni taciz ediyorsun?" dedim sırıtmaya çalışarak ama daha şimdiden gerilmeye başlamıştım. Az önceki neşem içime kaçmak üzereydi.

"Beni sen kışkırttın ama," dedi gülümsemesini genişleterek. Ona göre bu bir çeşit flörtleşme gibi algılanabilirdi ama benim içimdeki durum bambaşka bir hal almaya başlamıştı.

"Bırak!" deyip ellerimi kurtarmayı deneyince daha sıkı kavradı. Bu iş gitgide kötü bir hal alıyordu ve bu hiç hoşuma gitmemişti. Son çare dizimi kırıp bacak arasına tekmeyi basacaktım ki diziyle bacaklarıma bastırıp hareket etmemi engelledi. "O bir kere olur."

Hareket etmeye çalışsam da tamamıyla köşeye sıkışmış gibiydim. Panik duygusu yavaş yavaş beni esir alırken nefes alışlarım da düzensizleşmeye başladı. Lanet olsun! "Bırak!" dedim tekrar, bu kez oldukça kısık çıkan sesimle.

"Ne oldu asi kızımız korkuyor mu yoksa?"

Korkuyorum, lanet olsun!

Çekil diye bağırmak istesem de sesim çıkmadı. Bir an sanki karşımda Deniz'in yüzünü görür gibi olduğumda nefesim durdu sandım. Geçmişin görüntüleri bir bir gözümün önünde belirmeye başladı. Boğulur gibi oldum.
Ne kadar süre nefes bile almadan Deniz'e baktım bilmiyorum ama üzerimdeki baskının çoktan hafiflemiş olduğunu zorlukla fark ettim ve Deniz'in görüntüsü dağılarak yerini gözleri irileşmiş panikle bana bakan Akın'a bıraktı.

KÜFÜR YOK! Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin