"bela değil belalın"

44 2 0
                                    

Bakışları üzerimde takılırken sinifa giren hocayla dikkatimi o yöne verdim.

"Bende bencil biri değilim ki seni düşünmüşüm." Söylediklerine karşı şokla ona döndüğümde oda dedigini sonra farketmiscesine bi süre kalmıştı.

Birşey demeyip hızla önüme dönerken cikarttigim deftere not almaya baslamistim.

Ne demekti seni düşünmüşüm ? Beni merveden ve yeni ailemden (!) Başka kimse dusunmezdi. Ön sıradan gelen sesle bakislarim o yöne giderken karanlik adamin elinde sıktığı kalemin kırıldığını farkettim.

"Dolunay Arslan" ismimin seslenmesiyle bakislarimi hocaya çevirdim. Listedeki bakislarini sınıfta gezdirirken kendimi belli etmek amaçlı ayaklandim. Ön sırada bulunan karanlik adam kaskatı kesilirken bakislarini önce bana sonra baykala çevirmişti. Göz göze gelirken hızla önüne dönüp kafasini siraya koydu ve saçlarını cekistirmeye başladı.

"Yenisin sanırım. Bize kendini tanitir misin?" Bakışlarım yeniden bayan hocaya giderken kafami eğip derin bi nefes verdim. Herkesin bakışlarının üzerimde dolanmasi gerilmeme neden olurken

"Dolunay arslan. Atatürk anadolu lisesinden geliyorum." Diye kendimi tanittim. Kimse önceki liseyi bilmiyor olmali ki garip bakislarini hocaya cevirmislerdi.

"Ders başarını nasıl görebilirim? " Daha fazla odak olmamam adina

"Size notlarimi getirebilirim" dedim. Kafasini iki yana sallayip tahtaya ilerledi ve birşeyler karaladi.

"Önceki hocanın nasıl bir başarısı olduğunu bilmiyorum. Bu yüzden bana bu iki soruyu çözebilir misin?"

Heyecanla ellerim titrerken bakislarimi sorularda gezdirdim. Birisi kolay digeri ise çok uzundu. Dayak yememek adina kendimi odaya kapayip ders çalışmam hobi haline gelmiş ve kendimi gelistirmeme neden olmuştu .

"Ilk soru 2 kök 5. Diğeri uzun ugrasmaliyim sanırım. " hoca beklemiyor olacakki şaşkınlıkla bana dönerken elinde ki kalemi bana uzattı. Bugün kesinlikle sanıyordum. Rezilliklerim bugün kendini belirtmek istercesine beni zorluyordu. Bakislarim baykala dönerken ayaklanip geçmem için kısa bi alan açmıştı. Geçerken sıraya takilmam sonucu düşmemek adına ellerimi göğsüne koydugumda baykal elini koluma koymuştu.

"Özür dilerim." Hızla ondan ayrılıp tahtaya ilerlerken gerilmiş bedeninden ellerimi çekmiştim. Titreyen ellerimle hocanin uzattigi kalemi alirken işlemi çözmeye çalışıyordum. Aklimin sürekli o ana gitmesi derin bi nefes vermeme ve işlemi unutmama neden olurken hızla kendime gelmemi hatirlatip işlemi çözmeye başladım. Tahtanin birçok yeri dolarken çıkan sonucu belirtirmiscesine altina 2 çizik atıp hocaya döndüm.

"Yanlış. " kaslarim catilirken bakislarimi yeniden işleme çevirdim. Bir yere yanlış yazdigim sayiyi duzeltirken islemin değişmediğini farkederek yeniden hocaya döndüm.

"Hala yanlış" derin bi nefes verip

"Sonucun dogru oldugundan eminim." Dedim. Siniftan ooo sesi yükselirken hoca kaşlarını catmıştı.

"Amacik terbiyesizlik değil. Gercekten sonucun dogrulugundan eminim. Isterseniz siz çözün"

Hoca masasina ilerleyip soru kitabini eline alırken cevabi kontrol etmişti. Cevap benim cevabim değildi fakat cevaplar çok saçmaydi.

"Çözeceğim. Oturabilirsin" onu onaylayarak hizla yerime ilerledigimde baykal yeniden ayaklanmisti. Yanindan gececekken kulagima eğilip

"Önemli değil ve evet. Sonucun doğru" diye fisildadi. Bedenimde ki uyusuklukla titrerken geçip yerime oturmuştum. Kimisi tahtadaki isleme bos bos bakarken kimisi kafasini siraya koymuş uyuyordu. Hoca kafasını kaldirdiginda Göz göze gelirken kafasini asagi yukarı sallamıştı . Istemsiz gulumsedigimde üzerimde ki bakışlarla kafami siraya koyup Gözlerimi kapatmıştım. Geçen uzun süre sonrası zil çaldığında yavaşça kafami kaldırdım. Cemreyle göz göze geldigimizde endişeli bakislarini üzerimde gezdirip sinifin kapisini işaret etmişti. Bakışlarım baykal'a giderken oda bakislarini üzerime çevirdi.

Payiz YağışıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin