PLATONİK

Sorgu

 Bilgisayarımla içli dışlı olan günlerimden sonra Lisa'nın düzenlediği park buluşmasına gidiyordum. Evden çıkmak iyi hissettiriyordu. Spor ayakkabılarımın üstünde seke seke yürüyordum. 

Parka varınca ilk Jongin'i gördüm. Ona selam verdim ve diğerlerine de selam verip Jennie'nin yanına oturdum. Baekhyun ve Nayeon yerde oturmuştu çemberi oluşturmak için. Chanyeol Taehyung'un yanında oturuyordu. Kısaca göz attım onların tarafına. 

"Saçını boyamışsın!" En son gelen kişi Jisoo'ydu. 

"Evet sürekli boyatmaktan yıpranmaya başladı artık koyu renkle devam edeceğim."

"Ya, Nayeon neden yerde oturutor Jackson kalk kıza yer ver." Lisa yine patron edasıyla konuşuyordu. 

Jackson gözlerini devirdi ve yerinden kalktı. Nayeon ise onun kalktığı yere oturdu. Bir süre ondan bundan sohbet ettik. 

"Hadi şarkı söyleyin!" Jackson hevesle öneride bulundu.

"Ama herkes söylesin." 

Chanyeol gitarını kılıfından çıkardı. "Kimden başlıyoruz?" 

"Sen başla." dedi Taehyung.

Chanyeol all of me şarkısını söylemişti gitarıyla. Sesi çok derindi. Sesinin derinliğinde kaybolabilirdim. 

 Sıra Nayeon'a gelince IU'nun şarkısı Trough the Night'ı söyledi. 

 Jackson ve Jongin söylemek istemedi. Jennie ve Lisa 2NE1 Comeback Home söylediler. Lisa'nin rap yapabildiğini bilmiyordum. Ve sıra Jisoo ve bana geldi. Winner'ın Really Really şarkısını söylemeye karar verdik. 

Chanyeol bana gitarını uzattı. Uzanıp elinden gitarını alırken ellerimiz değince bütün tüylerim şaha kalktı. Bunu ikimizden başka kimse anlamamıştı. 

Ellerimle yüzümü yelpazeledikten sonra gitarı çalmaya başladım. Giriş kısmı Jisoo ile başladı ardından ben söylemeye başladım. Şarkı bittiğinde gözüm Chanyeol'e kaydı. Dikkatle bakıyordu. 

Taehyung ve Baekhyun Moon of Seoul şarkısını söylemeye başlamışlardı. Taehyung'un sesi beni şaşırtmıştı. Baekhyun'un iyi şarkı söylediğini biliyordum. Resmen yetenekli bir arkadaş grubuyduk. Kim bilir daha neler çıkacaktı.

 Artık saat geç olmaya başladığından hepimiz toparlanmaya başlamıştık. Baekhyun, Chanyeol ve ben aynı yoldan gidiyorduk. 

"Bu yaz bir grupta şarkı söylemek ister misin?" Chanyeol'un sorusu üzerinde biraz düşündüm. 

"Nasıl bir grup, kimler var?"

"Ben, Baekhyun, Wendy, Yonghwa. Genelde enstrüman çalabilenlerden oluşuyor.Sen de katılırsan güzel olur."

"Ah, olabilir aslında." Kıramamıştım işte! Yine unutma planım çöküyordu.

Uyumlu olması için adımlarımı onunkiyle eşitliyordum. Madem unutamayacağım o zaman mücadele etmeliydim. 

Yolda yürürken köpek gördük. O fazla büyük değil miydi ya? 

"Sakin olun, sakın koşmay-" Chanyeol daha sözünü bitiremeden Baekhyun topuklamıştı. Köpek havlayarak koşmaya başlayınca biz de topuklarımızı kıçımıza vura vura koşmaya başlamıştık. 

En önde ben koşuyordum, onlara seslendim. "Hızlı olun ileride bizim apartmana gireriz!"

Bir sokağı koşarak geçtikten sonra bizim evi gördüğümde daha da hızlandım. Bahçenin çitinden zıplayıp cebimden anahtarımı çıkarıp açmaya çalıştım kapıyı. Köpek gittikçe yaklaşıyordu. Sonunda açtığımda hızla girip kapıyı kapattık. 

 "Noluyor?" annemin bir anda belirmesiyle Chanyeol korkup düşmüştü, düşerken Baek'e çarpınca Baek onun üstüne bense Baek'in üstüne domino taşı gibi yığıldık. 

Annemin ardından babam çıkıp gördüğü manzara karşısında kaşlarını çattı. 

"Kalkmayı düşünüyor musunuz?" Chanyeol zorlukla en alttan seslenmişti. Hızla kalkıp diğer ikisinin kalkmasına yardım ettim. 

"Biz yürüyorduk sonra karşımıza köpek çıktı, Baekhyun koşmaya başlayınca köpek de bizi kovaladı ve sonuç." Bir nefeste her şeyi anlatmıştım. 

Annem gülmüştü. "Tamam içeri geçin de soluklanın." 

Hayır! Annemin gülüşünün ardındaki anlamı biliyordum. 

 Çocuklar sorguya hazır olun.