17.BÖLÜM

6.5K 342 94
                                    

Birden ayağa fırladığım da ayağıma bakmaya çalışyordum. Çok fazla acıyordu. Benim gözlerim dolmaya başladığın da Yasemin Teyze'nin bağarışmalarını duydum. "Ay yandı! Yandı kız! Hadi hastaneye! Emir çabuk! Yandı! Yandı! Ay! Ne yapacağız! Yandı!"

Emir yanıma gelip beni kucağına aldı ve hızla banyoya gidip beni küvetin içine soktu. Suyu açıp bacaklarıma tuttu. Derin bir nefes aldım. "T-tamam Emir. B-ben iyiyim. Sen çık." Dedim bir yandan da gözlerimi kaçırıyordum. Çünkü gözlerimden yaşlar akmaya başlamıştı.

Emir pantalonumun paçasını yukarı çekmeye çalıştığında ben hemen elini tuttum. "Tamam. Ben yaparım. Sen git." Bana baktı. Ama ben ona bakmamaya çalıştım. Kızarmıştım da. Utanmıştım çünkü. "Utanma Deniz. Tamam. Eğer rahatsız oluyorsan çıkyorum." Kafamı salladım.

Emir dışarı çıktığın da bacağıma baktım. Kızrmıştı ve soyuluyordu. Ama soğuk su iyi gelmişti o kadar da acımıyordu. Küvetten çıktığım da kapıyı tıklattı birisi. "Denizciğim. Yavrum ben buraya bir tane eşofman koydum. Onu giy. Daha rahat olursun. Hem iyi misin? Bir şeye ihtiyacın var mi?" "Yok Yasemin Teyze. İyiyim ben."

Yasemin Teyze'nin kapıya koyduğu eşofman'ı hemen alıp giydim. Banyodan çıkıp merdivenin başına geldim. Aşağı inerken Yasemin Teyze beni gördü ve gözleri kocaman açıldı. "Ay Emir! Kız yandı! Yandı! Git al Deniz'i kucağına yardım et! Ay acıyordur şimdi yavrumun bacağı!"

Gülümsedim. "Yasemin Teyze gerek yok. Acımıyor zaten." Emir yine de yanıma geldiğinde tam beni kucağına alacaktı ki durdurdum onu. "Ya Emir gerek yok. Ben inerim." Deyip merdivenlerden inmeye başladım.

Merdivenleri indikten sonra salondaki koltuklardan birine oturdum. Kapının önün de bu tarafa gülerek bakan Arzu ile kaşlarımı çattım. Neden böyle gülüyordu ki? İnadına mı yapmıştı yoksa?

Emir de Arzu'ya baktığın da Arzu hemen yüz ifadesini değiştirdi. Ve üzülmüş gibi yaptı. "Ah Denizciğim. Çok pardon ya. Yanlışıkla dökmüşüm işte." Emir kaşlarını çatıp Arzu'ya baktığın da Arzu buraya doğru ilerleyip yanıma geldi. Ve kolumdan tutup kaldırdı. Kaşlarımı çattım. Beni peşinden götürdüğünde Emir'in ayaklandığını gördüm. Elimle durdurum onu gelmemesi için.

Bir odaya girdiğimiz de Arzu bana bakıp güldü. "Ah Deniz. Sen şimdi beni burada çalışan fakir birisi sanıyorsundur. Ama ben öyle değilim. Babam buradaki en iyi iş adamlarından birisi. Ben senin gibi ezik birisi değilim yani. Anlıyor musun? Şimdi sakın Emir'in yanında dolaşıyorsun diye havalanma. Emir benim."

Odadan çıkacakken tekrar bana döndü. "Ha bu arada. Çayı üzerine inadıma döktüm." Sinirlenmiştim. Arzu'nun yanına gidip kolundan tuttum ve duvara yapıştırdım. Sonra Arzu arkama baktı ve birden ağlamaya başladı. Neden ağlıyor ki bu şimdi?

Arkama baktığım da Emir'i gördüm. Kaşları çatılmış bize bakıyordu. Arzu ayağa kalkıp Emir'in yanına gitti. "Emir. Bu kız birden bana bağırdı. Çayını yanlışıkla üzerene döktüğümü ve pişma olduğumu söyledim ama o bana kızdı. Vurdu bana Emir." Duyduklarıma inanamayarak Arzu'ya baktım.

"Doğru mu söylüyor Deniz? Vurdun mu Arzu'ya?" Daha da şok olarak Emir'e baktım. "H-hayır Emir." Arzu daha da çok ağlamaya başlasığın da Emir'e sarıldı. Emir de bir elini sırtına koydu Arzu'nun. Gözlerim doldu. Neden? Neden bana inanmamıştı ki?

Yanağımdan bir damla yaş süzülünce daha fazla orada kalmayıp dışarı çıktım. Tam kapının orada bir kadın görmüştüm.

Merdivenlerden indiğimde Yasemin Teyze beni gördü. "Deniz! Ne oldu?! Neden ağlıyorsun?!" "Boş ver Yasemin Teyze. Neyse ben artık gideyim. Görüşürüz tekrar." Yasemin Teyze tam bir şey daha diyecekken kendimi hızla dışarı attım.

SAKAR KIZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin