Medya: Merve
Sınıfa girdiğimde Emir ile Hazal dudak dudağaydı! Emir sinirle Hazal'ı ittti ve "Ne yaptığını sanıyorsun sen?! Bana bak Hazal tavırlarına dikkat et yoksa çok kötü olur! Anladın mı lan beni?!"diye bağırdı.
Emir'in kafası kapıya doğru dönünce beni gördü ve şaşırdı. Ben ise ne yapacağımı bilemeden oradan uzaklaştım.
Birisi kolumdan tuttu ve beni kendine çevirdi. Emir bana bakıyordu ama ben bakamıyordum. "Neden yüzüme bakmıyorsun?" Suratım kesinlikle kızarmıştı. Onlar öpüşüyordu ama ben kızarıyordum. "Yoksa sen bizi öyle gördün diye mi kızardın?" Emir gülmeye başladı. Kaşlarımı çattım. "Sende git başka bir yerde öpüş sevgilinle." Emir'in gülmesi durdu. "O benim sevgilim falan değil. Sadece beni birden öptü." Kafamı salladım.
"Aman neyse. Hadi aşağıya inelim."dedim ama tam o sırada ders zili çaldı.
Emir ile birlikte sınıfa girdiğimizde Hazal beni öldürecekmiş gibi bakıyordu. Niye böyle bakıyor ya?
Diğerleri de sınıfa girdi. Ulaş'ın elinde bir kaç tane bisküvi vardı. Yanıma geldiğinde hemen birini kapıp yemeye başladım.
Ulaş gözlerini kısarak bana baktı ve yerine oturdu. Sınıfın kapısı açıldığında içeriye hoca girdi.
Hoca dersi anlatırken Hakan her saniye bana bakıyordu. Gerçekten Hakan'dan tırsıyordum artık. Bana göz kırptığında neye uğradığımı şaşırdım. Ama daha sonra çok daha kötü bir şey yaptı ve bana öpücük attı! Üstelik bunu Emir de gördü!
Emir elini yumruk yapıp sıraya vurdu ve kalkıp Hakan'ın yanına gitti. Sinirle Hakan'ın kulağına bir şeyler söyledi. Birlikte sınıftan çıkarken Emir durdu ve sinirle "Cenk peşimizden kimse gelmesin."dedi. Cenk kafasını salladı ve Hakan ile Emir sınıftan çıktı.
Hoca onları umursamayıp dersi anlatmaya devam etti. Of ya acaba ne oldu? Ne yapıyorlardır ki şimdi? Aklımda binlerce soru varken zil çaldı.
Hemen sıramdan kalkmış gidiyordum ki Cenk arkamdan seslendi. "Deniz. Sakın Hakan ile Emir'in yanına gitme." "Yok ya. Ben onların yanına gitmiyorum. Şeye gidiyorum ya. Tuvalete." Ulaş hemen söze atladı ve "Önceki tenefüs tuvalete gitmiştin. Neden yine gidiyorsun?"dedi. Kaşlarımı çattım. "Allah Allh ya. Size ne be. Tuvaletim geldi. Giderim. Donuma mı edeyim? Tövbe yarabbim."
Hemen en alt kata indim. Çünkü orası bodrum kattı ve kimse inmezdi. Çok karanlık ve tozluydu. Tırsmıştım açıkçası.
Biraz daha ilerledikten sonra bağırışma sesleri duymaya başladım. "Sen yaptın lan! Sen yaptın!" Hakan deliler gibi bağırıyodu ve içerden eşyaların devrilme sesi geliyordu.
Kapının arasından Hakan ile Emir'e bakıyordum. İkisi de sinirden kıpkırmızı olmuştu.
"Senin kardeşin deliydi lan! Delinin tekiydi!"
Hakan sinirle Emir'e yumruğunu geçirip bağırdı. "Düzgün konuş lan! Senin yüzünden oldu! Deniz'e yazık olacak! Her şeyin intikamını Deniz sayesinde alacağım!" Emir daha da sinirlendi ve Hakan'a yumruğunu geçirdi.
"O kıza dokunmayacaksın lan! Gebertirim seni! Anladın mı! Hiç bir şey yapmayacaksın!" Emir kapıya doğru gelirken hemen duvarın arkasına saklandım. Hakan da Emir'in peşinden gittikten sonra bende duvarın arkasından çıktım.
Bodrum kattan bahçeye çıktım. Emir bir banka oturmuştu. Sanki bir şey düşünüyordu.
Yanına doğru adımladım tam bankın oraya geldiğim sırada ayağıma bir taş takıldı. Düşeceğim sırada Emir kollarımdan beni tuttu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAKAR KIZ
Genç KurguYanımda duran barmenden bana soğuk su vermesini istedikten sonra dans eden Emir ve arkadaşını(!) izlemeye koyuldum. Yanıma bir bardak bırakılınca hemen bardağı alıp içtim. İçmemle boğazım da yanmaya başladı. Yanlış bardağı mı içtim ben?! Barmen ya...