Ağanın karısı

5. Hastane

Bütün gün yataktan kalmayan çift öylece yatıyordu. Esin göz yaşlarını geri tutamıyordu. Bu adamdan çok tiksiniyordu.
Esinin ağlamasını duyan Bedir ona baktı.

"Olan oldu. Benim karımsın. Bu duruma alışsan iyi. Eğer sende zevk almaya başlarsan acımaz" dedi sadece.

Bu adam ne diyordu. Bide zevk mi alacağım. Onun bakışlarından dokunuşundan huylanıyorum. Bide zevk alıp, çocuk mu yapacağım.
Esin inanamıyordu. Bu mu gerçekten Emirhanın abisiydi. Emirhan gelmişti aklına. Sevdiği adamın haberin bile yoktu. Çoktan abisinin karısı olmuştu. Birden Bedir yataktan doğruldu.

"Boşuna da ağlama. Burdan anca ölü çıkarsın. Senin görevin karılık yapmak, bebek doğurmak. Bebek doğana kadar da, senin odanda kalkacağım".

Bedir ayağa kalıp duşa girmişti.
Bu böyle olmazdı. Böyle bir iğrenç adamdan çocuk doğurmam diye düşündü Esin. Sana çocuk vereceğime ölürüm daha iyi. Kocası duştayken çok düşünmüştü. Acaba ne yapabilsem de burdan kaçabilirim diye. Anlamıştı ki tek başına birşey elde edemez.

Esin'in ağrıları artmıştı. Bu adam ona işkence yapıyordu. Kocası duştan çıktıktan sonra kendisi de duşa girdi.
Duşta çok oyalanmayıp hemen çıktı. Bedire hemen birşey söylemek istedi.

"Şey Ağam, beni doktora götürsen. Malum ağrılarım var"

İşte şimdi yandın Ağa bozuntusu diye düşündü genç kadın.

"Hahaha dayanamadın mı. Tamam
çıkalım ama oyalanma işim var"

Esin çok sinirlendi. Kocası tam kapıya yönelirken Esin birşeyler söylüyordu sessizce.

"Seninle kim beraber olmak ister ki. Pis şeytan"

Bedir Esin'e dönüp ona sert bir bakış attı.

"Ne dedin sen" diye sordu bağırarak.

"Şeytan dedim! Şeytansın sen!"

Bu kelimeyi duyan Bedir karısinin yüzüne bir tokat attı. O kadar sert vurmuştu ki. Esin yere düştü.

"Bir daha böyle birşey dersen bırak tokatı, gebertirim seni! Sana konuş diyen mi var!"

Karısına bakmadan kapıdan çıkmıştı.
Esin yerden kalkmişti. Her yeri ağrı içindeydi. Bu adam ona sadece acı veriyordu.
En iyisi biraz uyumaktı Bedir hazır yokken.
Esin yatakta uyuyordu ki ,2 saat sonra kocası odaya daldı.
"Kalk! Doktor doktor diye tutturdun. Gidiyoruz" dedi emir verir gibi.

Açılar içinde yataktan zor doğrulan Esin kocasının yüzüne bakmadan dolaba yöneldi.
Dolaptan elbise çıkartıp lavaboya gitti.
Üstünü değiştirmesi baya sürmüştü.
Sabirsiz olan koçası Esin'in lavabodan çıktığını gördüğünde sevinmişti sanki. Beklemeyi sevmezdi.
Konuşmadan merdivenlerden inen çift konağın kapısından çıktılar.
Bedir ve Esin beraber siyah arabaya binip hastaneye gittiler. Tüm yol boyu konuşmayan çift yârim saat sonra hastaneye vardı. Kadın doktoru Filiz hanım, Esin'in mahalleden arkadaşıydı.
Sıra çok olmadığı için Esin çok beklemeyip içeri girdi.

"Merhaba Esin. Evlendin duyduma göre. Hayırlı olsun. Nasıl yardımcı olabilirim" diyip karşıladı Filiz doktor.

"Şey Filiz. Nasıl desem kanamam var durmuyor. Sonra ağrılarım var" deyip utandı. Yere bakan genç kadın sucu kocasında buluyordu. Bedir odadan çikması için dua ediyordu.

"Bazen ilişkiden sonra olabilir. Değişik nedenleri olabilir. Enfeksiyon, yara yada yırtılma. Bir bakmam lazım"

"İyi ben dişarda bekliyorum. Çabuk ol" deyip boş bir ifadeyle çıktı odadan Bedir.
İşte çıkmıştı. Esin dualarım kabul oldu diye düşünüyordu.

Kapı kapandıktan sonra Esin derin bir nefes aldı.

"Oh çıktı. Filiz lütfen sana yalvarıyorum bana hap ver. Gebe kalmak istemiyorum. Bana ilaç ver!

Filiz doktor şaşırmıştı. Esin hep çocuk isterdi. Şimdi de ne oldu ki istemiyordu.

"Esin sen ne diyorsun. Sen evli değil misin. Bebek İstemiyor musun?"

"Hayir asla istemiyorum lütfen. Bu adamdan hiç birşey istemiyorum. Beni zorla kuma olarak verdiler o canavara. Zaten burda olma sebebim o"

Şok olmuştu Doktor hanım. Böyle birşey beklemiyordu. Biraz düşünüp dolaptan hap kutusunu çıkardı.

"Tamam Esin. Arkadaşımsın ama söyleme kimseye. Yinede bakalım sana neyin var diye"

Esin çok sevinmişti. Dilan yardım edemiyordu, yoktu ortalıkta. O zaman kendisi bir yol bulucaktı ve bulmuştu. O adama asla bebek sahibi yapmak istemiyordu. Onu böyle biraz oyalayacaktı. Ama bir an önce başka birşey aklına getirmesi lazım olduğunu farkındaydı.
Hastane çıkışında Bedir karısını bekliyordu. Siyah takım giyinmişti ve arabasına yaslanıyordu.

Açaba Esine çok mu açı çektirdim. Güzel kiz aslında. Mahsun ve dokunmamış. Küçük yüzü, küçük burnu. Kahverengi, belline kadar uzun saçları yeşil gözleriyle aşırı uyumlu duruyordu. Aslında tatlı bir kız. Bir asi olmasa. Zaten konağa niye geldiğini biliyor. Kendini salak yerine koyup beni kandırmasına gerek yok.
Bedir Ağa Esini düşünüyordu. Acaba haksızlık mi yapıyordu ona. Neticede o da artık Seher gibi onun karısıydı.
Düşüncelere dalırken Esin inmişti ve Bedir'e yaklaştı.

"Gidelim"

"Ne dedi doktor. Çok sürdü"

"Kanamam var. Bir kaç güne bitermiş. Yırtılma olmuş. Bazen olabilirmiş" diyip kocasının yüzüne bakmadan arabaya bindi ve bekledi.
Ne kadar da nefret ediyordu Bedir'den. Bide ne var diye soruyor. Onu bu hale sokan oydu. Hepsi onun suçu.
O olmasa Emirhanla evlenecekti. O olmasa o acıları çekmeyecekti.

Konağa vardığında Esin avludaki hizmetçilerden bir çay isteyip çardağa oturdu. Geldi geleli sadece açi çekmişti. 1 hafta bile olmadı evleneli ve şimdiden bıktı.
Çok sürmeden cayı geldi. Tam çayını yudumlarken kaynanası Fatma hanım ve Seher yanına gelip oturdular.

"Kızım hayırdır hastaneye gittin. İyi misin"

"İyiyim. Biraz üşüttüm herhalde"

Seher tuhaf bakıyor.

Yılan gibiydi bu kadın. Esin Seherden ilk günden beri nefret etmişti. Sanki kocasını zorla almıştı elinden. Adam sevecen olsa neyse. Odun, acımasız kötü kalpli birisi. Onu nasıl sevebilir ki insan.

Gelinin iyi olduğunu öğrenen Fatma hanım rahatlayıp kalkmışti.

"Bana bak küçük kız. Fatma anayı kandırabilirsin ama beni asla. Söyle niye gittiniz" dedi Seher Fatma hanım kalkar kalkmaz.

"Allah Allah. Sen kimsin be. Sana hesap vermem. Kocama veririm" dedi Esin. Bu çümleyi bile bile Seheri gıcık yapmak için söylemişti.

"Haha adam seni sevmiyor. Bedir sadece beni seviyor. Kendine gel" diye kızmaya başladı Seher.

"Ay sanki o iğrenç adamın sevgisine muhtacım. Ne buluyorsun o iğrenç adamdan gerçekten. Ha bide sana birşey söyleyim mi Seher. Anlamıyorum, geldim geleli Bedir koynumdan çıkmıyor. Herhalde kocanı çok seviyorsun. Başka kadınla güle oynaya paylaştığında göre"

Esin bardağını masaya koyup ayağa kalktı. Daha fazla Seherle muhatap olmamak için mutfağa doğru ilerledi.
Seher deliye döndü. Esin'den nefret ediyordu.
Mutfağa doğru yaklaşırken kapıdan bir tanıdığı ses duymuştu sanki.
Kapıya doğru yöneldi.

Evet uzun bölüm oldu umarım. Aslında bu bölüm de kısaydı. Bölümler kısa olunca daha heyecanlı oluyor sanki. Ama sizi kırmak istemedim ve uzun bölüm yazdım. Umarım heyecan almadı. Bu arada her hafta 2 bölümü yazacaktım sizin için haftada 3 bölüm çıkartmakta çalışacağım.