Dilan ablasının vurduğu tokattan yere düşmüştü. Yediği tokatın yerine elini koydu genç kız. Yanağı yanıyordu ve ağlamaya başladı, çünkü ilk defa sevdiği, değer verdiği ablası ona tokat atmıştı.
"Ne yaptın sen uğursuz kadın. Kendi canından olan kardeşine tokat mı attın" diye bağırdı Seher.
Dilana yaklaşıp ona yerden kalkmasına yardım etti. Üstünde tüm dünyanın yükünü taşımış gibi his eden Dilan, zar zor yerden kalktı.
"Öfkeni anlamıyorum. Ağzımı açtırma abla"
Abla kelimesini sesli bir tonla dile getiren Dilan, Esin'e ilk defa böyle bir sinirle bakıyordu. Lafı nereye geleceğini anlayan Esin çabukça odayı terk etti.
"Dilan. Aranızdaki meseleyi anlamıyorum. Esin sana karşı niye bu kadar öfkeli" dedi Seher şaşırarak.
İki kardeş birbirini sever diye düşünen Seher, bu durumu kendine izah edemiyordu.Dilan cevap vermeden kendi odasına geçti.
Emirhan işten geç geldi ve odasına hemen gitti. Geç geldiği için karısı uyumuştur diye düşünen genç adam, odasına sessizce girdi. Işığın dümenine bastı.
"Emirhan"
İsmini titriyerek söylesen ses sessizdi.
Dilan uyumamıştı. Yatakta, karanlıkta uzanan genç kadın kocasını bekliyordu.Dilanın narin ve korkan sesini duyan Emirhan ona yaklaştı. Yatakta uzanan kıza baktı. Sarı saçları yatakta dağılmış ve dalgaları daha da güzel duruyordu.
"Uyumadın mı sen" diye sordu Emirhan.
"Konuşmak istedim. Sana sormam gereken şeyler var"
Emirhan Yatağın ayak tarafında oturdu. Dilan korkuyordu bacaklarını kendine cekti.
"Benimle niye evlendin. Ben daha 15 yaşındayım. Çocuk ev karılık, hiç birşey bilmiyorum. Hemde ablamı severken"
Bunu duyan Emirhan birden heyecanlandı. Bu kız doğruyu söylüyordu. Ablasını seviyordu ve aslında intikam için onunla evlenmişti.
Dilan ise üzgündü. Ablasını seven bir erkekle evlendirildi. Sebebsiz yere kurban edilmişti. Para için hayvan gibi satılmıştı.
Emirhan bu kızın hayatını yaktığı için pişmandı ama intikam hırsı alev gibi yanıyordu hala içinde.
Sezilliği ilk bozan Dilan oldu."Niye evlendin benimle niye. Ablamdan intikam mi alacaksın ondan mı? Sebebi ne. Ablamdan korkuyorum artık. Bana bu gün tokat attı. Bence ablam evlendiğimizde kızdı. Benim sucum yokken"
Yere bakan kızın göz yaşları akmaya başlamıştı bile. Emirhan pişman oldu. Kendi kin ve öfkesi için bu küçük kızın hayatıyla oynadı. Boşanma söz konusu bile değildi bu adam için. Belki illerde Dilana alışırdı.
"Esin'in sana tokat attığını bilmiyordum ama bunu sana asla yapamaz. Sen artık benim karımsın. Sana kimse dokunamaz"
Dilan hala ağlıyordu. Hıçkıra boğulmuş ağlaması durmak istemiyordu.
"İntikam için evlenmiş olabilirim ama Esin'i sevmiyorum. Ondan nefret ediyorum. Onun için... biz kendimize dönelim. Birbirimize şanş verip tanıyalım. Boşanma asla olmaz"
Dilan başını kaldırıp Emirhana baktı.
"Ben... yani. O şeyi yapmam"
Utanıyordu genç kız. Yanakları kızarmıştı. Emirhan kızın ne dediğini anlamamıştı.
"Neyi yapmazsın" diye sordu şaşkınca.
"Şeyi.. hani evlenince yapıyorlar ya. O şeyi işte"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ağanın karısı
General Fiction"Aşiret bebek istiyor bilirsin" "Benim bir karım daha var. Seherle iyi geçinmeye bak" "Sen sadece evin bir gelinisin" Esin yaşlarını zor geri tutuyordu. Bu adam ne diyordu. Emirhanı severken Bedir'in karısı oldum. Zorla evlenirken kuma oldum. Bir k...