Ağanın karısı

11. Müjde

Ertesi gün Esin erken uyandı. Çok yorgun hissediyordu kendini. Karnı ağrıyordu. Yataktan kalkacağı an sanki miğdesi ters dönmüş gibi hisseden genç kadın, koşarak lavaboya yetişti. Klozet kapağını açtıktan sonra içindeki herşeyi kustu.
Biraz kendine gelen genç kadın ağzını ve yüzüne yıkıp kocasının yanına gitti. Yüzü bembeyaz oldu.
Yatağa vardıktan sonra yatağın bir kenarına oturdu.

Yeni uyanan Bedir karısına bakmıştı. Bembeyaz görünüyordu.

"İyi misin" diye sordu Bedir.

Ağzını açmak isterdi cevap vermek için. Lakın her ağzını açtığında midesi yeniden bulanıyordu.

„Cevap vermeyecek misin" diye sordu tekrar Bedir.

Esin'in midesi yine bulanmıştı.

"Böyle olmaz doktora gidiyoruz" dedi Bedir.

Taksiyi çağırdı Bedir Ağa. Takside Esin çok düşündü. Hamile olmak istemiyordu. Ama en son ilişkilerinde hapları bitmişti. Çok korkuyordu. Hamile kalmak ve bebek sahibi olmak istemiyordu bu adamdan. Emin di, Bedir onu sadece bebek doğuracak diye sevmişti. Başka nedeni yoktu.

"Ağam ben dünkü yemekten herhalde böyle oldum. Geri dönelim" dedi.

Bir Ümit kocasını ikna etmeye çalıştı genç kadın.

"Olmaz. Gidiyoruz hastaneye. Hem yemekten dahi olsa, kontrol olman lazım" diye cümlesini bitirdi Bedir.

Hastaneye geldikten sonra sıra Taşkıran çiftine geldi. Kan vermişti Esin. Acildekiler onu Kadın doktoruna gönderdi. Kadın doktoru erkek olduğunu gören Bedir deliye döndü.

"Karımı başka erkeğe asla elletmem. Bana başka doktor getirin kadın olsun!"

"Bedir bey, şu an burdaki tek kadın doktoru benim. Sizin karınıza ben bakaçağim. Doktorum ben"

Esin gülümsedi. Çok komikti Bedir'in bu hali. Bedir şu an gerçekten karısını mı kıskanıyordu.

Bedir sinirden elini yumruk yapıp sıktı.

"Tamam ama eğer karıma yanlış dokunursan yada bir yanlış hareketini görürsen seni gebertirim"

"Sakin olun Bedir bey, sadece işimi yapıyorum" dedi doktor sert bir bakışla.

"Tamam Esin hanım önce ultrason yapacağız. Karnınızı açın lütfen" dedi doktor bey.

Bu lafı duyan Bedir yerinde zor oturuyordu. Kendini sıkıyordu. Yüzünden belliydi.

Esin gömleğin düğmelerini açtı. Bedir kapatması için ona gözle işaret etti.
Bedir yüzünden biraz tedirgin olan Esin gömleğini yukarı sıyırmak istemedi.
Bunu fark eden doktor Bedir'e döndü.

"İşime mani oluyorsunuz. Ya burda rahat kalıp oturursunuz yada sizi dışarı  atarım"

"Tamam ya birşey söylemiyorum ama çabuk olun" demişti Bedir.

Daha doğrusu tehdit eder gibi söyledi.

"Yani burda birşey henüz görünmüyor Esin hanım. Ama kan testin soncu bilgisayarıma geldi sanırım. Şimdi neyiniz var diye bakabiliriz"

Gömleğini giyinen Esin kocasıyla doktorunun masasına oturdu.

"Gördüğüme göre, herşeyiniz iyi Esin hanım. Ama, tebrikler hamilesiniz"

Bedir'in yüzünde belliydi çok sevindiği. Senelerdir bekledi haberi almıştı. Herhalde duyduğu en iyi haberiydi.
Esinin yüzü düştü. Böyle birşey olsun İstemiyordu. Bu bebeği istemiyordu. Nasıl olabilirdi. Hapları biteli sadece 1 kere beraber olmuşlardı.

"Emin misiniz doktor bey" diye sordu Esin.

Korkuyordu. İstemiyordu. Belki bir yanlışlık vardı ortada. Bu bebek doğarsa artık ebediyen Bedir'e bağlı kalacaktı ve bunu istemiyordu.

"Eminim Esin hanım. Kan testleri hep doğruyu söyler. Ama daha yeni gebe olmuşsunuz. Rica ediyorum kendinize dikkat edin. Bu stadyumda çoğu gebelikler başlamadan biter" dedi doktor bey.

Bunu anlayan çift odadan çıktı.
Bedir çok seviniyordu. Kendi sevinincenden Esin'in üzgünlüğünü görmüyordu. Senelerdir beklediği an gelmişti. Baba oluyordu.

Otele dönen çift balkonda oturuyordu.

"Mardin'e geri dönelim. Tatil yapasım yok" dedi Esin üzgün bir yüz ifadesiyle.

"Neden ama"

Karısını anlamıyordu Bedir. En mutlu günleriydi ve bu mutlu günlerinde tatil en iyisi olmalıydı.

"İstemiyorum çünkü. Tatili istemiyorum. Hayatımın en kötü haberini aldım" diye bağırdı kocasına.

"Kendine gel Esin. Senin için burya kadar geldim. Sen galiba hamilesin diye böylesin. O senin de evladın. Ve sadece evladın değil. Bu bebek olmasa ölecektin. Farkında mısın"

Çok sinirlendi Bedir Ağa.

"Sevmiyorum seni. Seni de senden olan herşeyi de" diye bağırıyordu Esin.

Ağlamaya başladı. Odaya döndü. Göz yaşları öylece akıyordu. Elini karnında gezdiriyordu.

"Sen Emirhanın bebeği olmalıydın" dedi sessizce.

2 senedir Emirhana aşıktı. Hayallerinde hep Emirhanın bebeğini taşıyordu. Şimdi ise onun acımasız abisinin bebeği karnındaydı.

Biraz şakinleştikten sonra kocasının yanına gitti. 1 saat önce sevinen adam hüzünlü duruyordu. Karısının geldiğini fark eden adam Esin'e döndü.

"Tamam Esin hazırlan şimdi Mardin'e dönüyoruz. Yani seni zorlayamam tatile"

Tatili çok istiyordu ama karısına kızgındı. İlla konağı istiyorsa oda konağa gidicekti. Tatil hak etmiyordu. Bu sonuca vardı genç Ağa.
Şaşırdı Esin. Mardin'e dönmek istiyordu ama kocası illa tatilde kalmakla diretir diye düşündü.

Ertesi gün gelebilmişlerdi konağa. Bütün gün konuşmadılar. Bedir karısına çok kızgındı. Bedir'i sevmeyebilirdi. Bebek sadece Bedir'in değil, Esin'in bebeğiydi aynı zamanda ve Esin'in  davranışını anlamıyordu genç Ağa.

"Oğlum hayırdır. Tatilde değil miydiniz" diye sordu Fatma hanım.

"Öyledi ana. Ama artık tatile çıkmayacağım" dedi Bedir sadece ve çardağa geçti.

O an Seher de geldi kaynamasın yanına.

"Esin artık yeter. Seni sevdim gelinim dedim. Acıdım. Korudum. Ama sen bizi hem rezil etin hemde oğluma bak az. Artık mutsuz" diye sitem etti Fatma hanım.

"Ben size demedim ki, beni gelin diye alın diye. Ben size demedim beni sevin diye. İnanin ki Bedir Ağa benden daha mutlu!"

"Saygısızlaşma" dedi Seher.

"Hamileyim. Allah kahretsin ki hamileyim. Böyle bir aileye çocuk vermek şeref değil utanç verici birşey"

Bunu söyledikten sonra Esin odasına gitti. Yanlız kalmak istiyordu.

Seher deliye döndü. Kocasını başka kadına istemeyerek kaptırdı. Şimdi ise bu kadın üstelik hamileydi. Seher Bedir'in gözüne girmek istiyordu yeniden. Eskisi gibi olmak istiyordu. Bunun için herşeyi aklından geçirmişti.

Bakalım Seher'in aklından ne geçti. Ama bence Esin'in Seherle daha çok işi olacak.