Arkadaşlar yeni bölümle sizinleyim ama kötü bir haberim var bu bölümden sonra bırakmayı düşünüyorum çünkü derslerime çalışamıyorum. Tekrar özür dilerim.
İyi okumalar...
~•••~
Ben muhacir sen ensar
Bil ki bütün hicretlerim sanadır...
Ey Yar...Su
Okula geldiğimde meraktan ölmek üzereydim. Dün gece Hira'yı çok aramıştık ama bulamamıştık. Aynı şey Aras için geçerliğiydi ama o sabah erkenden eve dönmüştü. Hira'nın kaybolduğunu öğrendiğindeyse kafayı yemesinden korktum. Evde voltalar attı. Bir çok kişiyi aramıştı. Bunu bende denemiştim ama Koray sinyal bozucuların işi deyip beni daha da kuşkulandırmıştı. Sonuç olarak Hira'yı bulamamıştık. İkinci ders zilinin çalmasını beklerken düşünceli halde duvarıya bakarken içeriye tanıdık yüzlerin girdiğini fark bile etmedim.
“Selam” dedi. Bakışımı yan tarafında başımda dikilen kızlara çevirdiğimde şok olmuştum.
“Esin” diye bildim. Diğer yan tarafımdaki kıza döndüm. “Azra” dedim. Onların burada ne işi vardı? İkisi de yanıma oturdu. Ortada sıkışmak üzereydim.
“Yağız sana sürpriz yapacakmış.” Dedi Azra. Yağız’ın dün kulağıma fısıldadığı şey aklıma geldi. Evet sürpriz yapacağını söylemişti ama Azra ve Esin'in bununla ne ilgisi vardı.
“Evet de sizin bununla ne ilgisi var” dedim. Yan taraftaki arkadaşlarımı ittirmeye çalışıyorum ama yer açmak daha farklı olarak bana ait olan yerleri de kaptırıyordum.
“Ah canım ya romantik bir akşam yemeği mi bekliyordun?” Anlamayan gözlerle bir Azra'ya bir Esin'e dönüp bakıyordum. Azra'ya baktığım da yanağımdan sıktı. Bunu en son hangi ölümlü yapmıştı acaba şimdiye kadar buna yapmaya cesaret edecek birisi olmamıştı. “Ay şunun tatlılığına bak yak ya” dedi yanağımı bir o tarafa bir burada çekiştiriyordu. Silahım nerede acaba? Ne tatlılığı kızım beni silah kullanırken gördün mü?
“Sıkıştırma kızı Yağız açıklama kısmını bana bırakın demişti.” Bir öksürük tuttu.
“Yağız da mı burada?” dedim. Bütün sınıfta bağırdığımın farkında değildim. Bütün sınıf biranda bana baktı. Bakışımı yere eğmek yerine dik dik bende baktım. Tam sıramın üstündeki suyu içmeye başlamıştım ki Yağız içeriye girince içtiğim su boğazımda kaldı. Neye uğradığımı şaşırmıştım. Beceriksiz gibi üzerine de dökmüştüm. Esin elimdeki şişeyi alıp sırtına vurmaya başladı. Buda yetmiyormuş gibi sınıftaki bütün kızlar içeriye giren Yağız, Ateş, Aras ve Emir'e bakıyordu. Adamların buraya değil de direk kırmızı halıya gitmeleri gerekiyorlardı. Yağız'ın gözleri beni bulduğunda ona çok yakışan gülüşünü sergilemekten hiç çekinmedi. Yanıma yavaş adımlarla yaklaştı. Ben burada boğulayım bey efendi podyumda yürür gibi salınsın ortalıkta. Etrafta ki aç kurtlarda onlara baksın. Bende burada kıskançlığımdan kudurayım. Kıskandım mı dedim ben az önce yok öyle bir sey sadece aklım biraz karışık. Kızlar yanımdan kalktığında Yağız yanıma oturdu.
“Seni görünce oldu bence” demesiyle Esin'e ölümcül bir bakış attım. Az önce insanlara dik dik bakan ben şimdi utançtan yerin dibine girmek istiyordum. Utangaç bir kız çocuğu gibi gözlerinin içine değil de etrafa bakınıyordum. Zil çaldı. Kalabalık olan sınıf daha da kalabalık olacaktı. Kızlar da bir sıraya oturdu ne yani bir de derse mi gireceklerdi? Esin ve Azra başta beraber oturdular ama Ateş'in sıraya elini vurmasıyla Azra bir önde oturan Aras'ın yanına geçti. Emirde daha ön sırada tek kalmıştı. Derken yanına sarışın bir kız oturdu. Mavi gözleri beni bulduğunda o soğuk maviliklere sert bir bakış attım. Bir de Yağmur eksikti. Hani derler ya bir sen eksiktin veya sevmediğin ot burnunun dibinde biter diye ama bence Yağmur için ikinci söz daha iyi oturmuştu. Gözlerimi çocuklardan çekip yanımda sessizce oturan Yağız'a baktım. İlk başta bakışlarımı kaçırdım ama sonra gözlerimi tam gece karası gözlerine mıhladım. Aksama kadar böyle durabilirdim. Bana böyle akşama kadar aşkla bakmasını isteyebilirdim. Bu bencillik yerine geçmezdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİN YILIN ŞAFAĞI (TAMAMLANDI) #Wattys2018
Romansa"Beni kullan!" dediğinde ne demek istediğini anlamamıştım. "Onu kendinden uzaklaştırmak için beni kullan bu sevgililik oyununa yanında devam edelim. Bırak bizi sevgili sansın. Böyle olursa senide rahat bırakır." aslında güzel fikirdi ama bu tehlikey...