Bölüm 27; Demir parçası

102 24 51
                                    


Selen'den

Tam karşımda yerlere uzanmış bir beden görüyordum. Elimden kayıp gidiyordu sanki en sevdiğim hayalim. En iyi gündüzlerim, korkulu gecelerime yara bandım. Ağlama çığlıklarım ne zaman durardı, Peki beni Arya duyar mıydı?

Hemen baş ucuna aniden yere kendimi atarmışcasına oturdum. Ağlamalarımla her yer dolmuştu ne sesler netti ne de görüşüm. Ne zaman geldiğini anlayamadığım ambulans benim yavaşlayan zamanımın yanında Arya' yı götürdü.

Belki de uzun zamandır bu kadar fazla ağlamamıştım. Ben, ne oyuncağı elinden alınmış ne de en çok istediği oyuncak alınmamış bir çocuk gibiydim.

Ben oyuncağı paramparça olmuş bir çocuk gibiydim. Çocuk gibiydim, ağlamamda boğulan...

İçimde kopan fırtınalar, birer göz yaşımdan damla olup akıyordu. Herkes ambulansın ardından gitti. Ben hâla aynı yerde donmuş bir vaziyette yağmur misali akan gözyaşlarıma engel olmaya çalışıyordum.

Gözyaşlarımı derimi soyarmışcasına siliyordum. Yüzümde oluşan acıyı hissedebiliyordum.

Acı hissetmemin ardından sarsılma hissettim. Adımın söylendiğini duymaya başladım. Birinin sarıldığını hissedebiliyordum.

-Selen sakin ol. Kendine gelmen lazım. Senin bu durumda olmaman lazım.

Her zaman ağladığımda yaptığım gibi kirpiklerimi hızlı hızlı kırpmaya başladım. Yan tarafıma baktığımda Kerem' in de benim gibi yere oturmuş olduğunu fark ettim.

Ona döndüğümde daha yeni sert bir şekilde göz yaşlarımı sildiğim yüzüme baktı. Ardından elini hafif bir şekilde hareket ettirmek istermişcesine yüzümü avucunun içine aldı.

Kerem: İyi olacak... Sadece senin de iyi olman lazım.

Sadece gözlerine odaklanmış ona bakıyordum, hiçbir tepki vermiyordum.

Neredeyse sadece benim duyabileceğim tonda, sesini en sakin halde tutarmışcasına cümlesine devam etti.

Kerem: Hepimizin iyi olması lazım. Tamam mı?

Çok küçük hareketlerle başımı olumlu bir şekilde salladım.

///////////////////////////////////////////////////

Son zamanlarda Arya ile sürekli geldiğimiz yerdeydim, uçurumda.

Herkes hastanedeyken ben uçurumun kenarında yapayalnız oturuyordum.

Herkes derken Kerem ve Cenk' in dışında, herkes.

En son Kerem' in beni sakinleştirmesinden sonra aniden tekrar Arya geldi aklıma bir sancı gibi midemde keskin bir ağrı hissettim. Sonrası ağrıya rağmen en hızlı halimle koşmaya başlamam oldu. Arkamdan Kerem ve Cenk' in seslerini duyuyordum. Ve de koşma seslerini.

Belki hastanede olmam gerekli fakat ben içimde büyüyen acıyı bastırabileceğim bir yere gelmek istedim.

Orada olsam elimden hiçbirşey gelemezdi. Sadece ağlardım, içimdeki acıyı temsil edercesine.

Artık aklımı kaybedecekmiş gibi oluyordum. Ne olduğuna bir türlü anlam veremiyordum.

En son onun evden çıkıp koştuğunu hatırlıyorum. Hiçbirimizi umursamadan. Onu bu hale kim getirmiş olabilirdi ki?

Neden kötü haldeydi de bizden kaçtı?

Son-r-r-a arabanın ona ç-ç-ar-p-ması...

Birden bir çığlık koptu içimden, ardından ağlamam, gözlaşlarımda boğulmam. Sadece ağlıyordum. Arya aklıma gelip duruyordu.

Deli UnicornlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin