~30~ SEZON FİNALİ

376 34 23
                                    

Sezon finaline geldik beee... zaman ne hızlı geçiyor. Neyse başlayalım artık iyi okumalar :) diğer ficlerime bir bakın bence siz dkldlföf (grinin elli tonunun jikook versiyonunu yazıyorum ona da bir destek verirseniz :))

Yalnız tam 30da yapıyoruz ha :) ayarlasam olmazdı dklfög

(Jungkook'un Gözünden)

Yurt odasında oturmaktan sıkılmıştım. Yatağımda bir o yana bir bu yana dönüyordum. Sonra kalkıp elime bir kitap alıp okumaya çalışıyordum. Ama normalde kitap okumayan insan olan ben, şimdi mi okuyacaktım? Bunu düşünerek daha kelime okumadan kitabı kapatıp telefonumu elime alıyordum. Fakat ona da sürekli bakıyordum zaten. Yeni bir şey yoktu. Telefon yine aynı telefondu. Bu yüzden onu da bırakıp yatağa kendimi tekrar atıyordum. Böylece döngünün başına geliyordum.

En son, döngüyü sayamayacağım kadar çok kez tekrarladıktan sonra, sıkılıp ayağa kalktım. Bu akşamın en ilginç şeyini yapıp yalnız olduğum odada volta atmaya başladım. Gerçekten en yeni şey buydu.

Tüm hyunglarım ve arkadaşlarım klüptelerdi. Şuan bildiğim kadarıyla bir tek Jimin hyung klüpte değildi. Onu da arayıp benimle buluş hyung çok sıkıldım, diyemezdim. O ne yapıyordu acaba?

Bunu düşünmeyip voltaya devam ettim. Ama odada böyle döne döne bir yere varamazdım. En iyisi dışarı çıkmaktı. Evet, dışarı çıkacaktım. Belki birileri ile karşılaşır sohbet ederdim. Ya da yeni insanlarla karşılaşırdım. En kötü yüksek bir yere çıkar gelen geçeni izlerdim.

Böyle düşünerek siyah eşofmanım ile beyaz tişörtümü değiştirme ihtiyacı duymadan üstüme siyah kapüşonlu bir ceket alıp dışarı çıkmadan önce aynaya baktım. Her halim seksi ve harikaydı.

Kampüsün içinde gezinirken tanıdık yüzler aradım. Evet, tanıdık yüzler vardı ama sadece tanıdıktı. Yanlarına gidip birden konuşma başlatsam garip karşılanabilirdim. Hepsi bir iletişimimin olmadığı fakat sürekli gördüğüm insanların yüzleriydi.

Üşenmeyip tüm kampüsü dolaştıktan sonra tanıdık kimsenin olmadığına karar vermiş ve bu yüzden ikinci planıma geçmiştim. Bu da sıkarsa artık geri dönüp uyuyacaktım.

Kampüsteki binaların birinde yüksek bir yer vardı. Sanırsam üçüncü kattaydı. Orayı tek başıma bulmuştum. Küçük bir yerdi ve rahatlıkta oturup etrafı izleyebiliyordun. Kafamı dinlemek için hep oraya giderdim ve kimseye de söylememiştim. Kimseler de bulup gelmemişti. Orası benim küçük gizli alanımdı.

Oraya gidip oturdum ve ayaklarımı aşağı sarkıttım. Her zamanki gibi huzur veriyordu. Gelen geçeni izlemeye başladım. Kendimi röntgenci gibi hissediyordum ama kötü bir şey yaptığım yoktu. Bu düşünceyi kafamdan atıp etrafı izlemeye devam ettim. Eğer tanıdık birini görürsem yanında gidecektim.

On dakika sonra halen birini göremediğime üzülürken gözüme bir köpek takıldı. Topallayarak yürüyordu. Aynı zamanda bir deri bir kemik kalmıştı. Birilerinin onu veterinere götürmesi ve yemek vermesi gerekiyordu. Bu okuldaki öğrenciler iyi insanlardı. Elbet biri ona yemek verirdi. Bu yüzden aşağı inip köpeğin yanına gitme isteğime karşı koydum ve oturmaya devam ettim. Fakat insanlar köpeği gördükçe kaçışıyorlardı. Sanki o topal ve aç köpek kendilerine bir şey yapacaktı. Sandığım kadar iyi öğrenciler değillermiş.

Sinirlenerek ayağa kalktım ve aşağı indim. Köpeği önce doyuracak ardından da veterinere götürecektim. Hem bana da bir iş çıkmıştı. Artık sıkılmazdım.

Sinirli sinirli merdivenden inip binadan çıkınca gözlerim köpeği aradı. Bulunca ise oldukça şaşırmıştım. Ben merdivenlerden inerken bir kapüşonlu gelmiş ve köpeği beslemeye başlamıştı bile. Sırtı bana dönük olduğundan tanıyamamıştım. Yavaşça yanına gittim.

Coming For L.O.V.E    #Tamamlandı#Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin