BÖLÜM 14

34 13 4
                                    

Hepimiz şaşkınca telefonun etrafında toplanıp, habere bakmıştık. Tuna geri çekilirken histerik bir kahkaha patlatmıştı. Eliyle saçlarını geriye doğru attı

"Oğlum orada onca adam öldürdüm. Sadece bir adamın yüzünü çizdiğim için mi aranıyorum? Hadi bide neden sadece ben?" Dedi iki kollarınıda yanına açarak.

Mert onun yanına geçti ve omzunu sıktı

"Aynen katılıyorum Tuna'ya. Ondan fazla adamı yere devirdiğim hâlde yine o haberlere çıkmış" dedi gülerken.

Tuna hızla omzunu geriye atıp Mert'e yumruğunu gösterdi.

"Hadi lan ordan! Sen içeride 3 kişiyle uğraşırken ben dışarda 8 adamın dalağını çıkarıp farklı kişilere takıyordum o dalakları"

Sonra ikiside sahte ciddiyetten uzaklaşıp gülmeye başladılar ve birbirlerinin omuzlarına vurup merdivenlere yöneldiler.

Kendimi onlara gülümserken bulmuştum. En çok adam ben öldürdüm tartışmaları biraz garip olabilir ama onlar tam bir efsaneydi bana göre..

Merdivenleri çıktığımızda salona giriş yapmıştık ve çok acıktığımı fark ettim. Herkes koltuklara yayılırken ben ayakta kalmıştım.

"Sorun ne Duru?" Dedi Nur

"Açım ben yaa" dedim karnımı tutarak.

"Harbi bende çok acıktım baya yorucu bir gündü" dedi Uğur. Ben yavaş adımlarla koltukların arkasında durmuş verecekleri kararı bekliyordum.

"Mutfakta her şey var ama..." dedi Semih. Ona doğru döndüm

"Eeee?"

"Ama işte birinin yemek yapmayı bilmesi lazım" dedi sırıtarak. Hayal oturduğu yerden doğrularak sevgilisinin yanağına ufak bir buse kondurdu.

Uzaklaşırken "sen bu kızı ne sandın? Her yemeği yaparım sana" dedi Hayal.

Odada 'ooooo' sesleri yükseldi. Hayal ayağa kalktı

"Eee kim bana yardım edecek?" Dedi. ablama baktığımda göz ucuyla Uğur'a bakıyordu

"Ben gelirim. Bende güzel yemekler yaparım" dedi halâ Uğur'a bakarken.
Hızla ayağa kalktı ve ellerini sıvazladı "Mutfak nerede?" Diye sordu.

Ben kaşlarımı çatarak bir Uğur'a birde Nur'a baktım. Sanki aralarında bir elektiriklenme seziyordum ama 'hayırlısı' diye geçirdim içimden.

Hayal, ablamın koluna girip "bir üst kat" dedi ve merdivenlere yöneldiler.

Onlar kapıdan çıktıklarında bende ablamın kalktığı yere, Mert'in yanına oturdum. Siyah deri koltukta yayılırken kafamı geriye yasladım.

"Ne oyundu ama" dedi Tuna dirseğini hafifçe yanında oturan Semih'e dokundurarak.

"Oyuna başlar başlamaz vurulmasaydım belki oyundan bir şeyler anlardım" dedi dudağını büzerek.

Hepimiz kahkaha atarken Mete araya girdi "Hayal'e 'bo sonom oçondo boboğoom' diyip hava yaparken çok mutluydun" dedi.

Hep ciddi takılan Mete'nin çıkışına hep şaşırıp hemde gülmüştük.

Mert kolunu omzuma atıp "Güzel oynuyorsun komşu kızı" dedi.

Bakışlarımı Tuna'ya çevirip parmağımla işaret ettim "Haşa. Tuna kadar asla iyi oynayamam" dedim.

Tuna dik durup göğsünü germişti.

"Tabi kızım. Ben yakar topta Türkiye 1.si olarak seçilmiştim. Hatta zamanın başkanı Obama gelip beni tebrik etti 'Tunacığım' dedi 'senin oynayışına hayran kaldım bir gün seni Beyaz Saray'da ağırlamak isterim' dedi"

Gözlerini kısıp bana baktığında

"Şöyle bakma. Havalı gözükmekten çok arizona kertenkelesine benziyorsun" dedim. Herkes gülüştüğünde

"Hahayt" dedi Tuna "Sen hiç aynada kendime baktın mı?" Diye sordu. Ona ölümcül bakışlarımı gönderirken oda bana kötü kötü bakmaya başlamıştı ki dayanamayıp aynı anda güldük.

"O her hâliyle güzel" dedi Mert yanağımdan makas alırken. Hızla bakışlarımı ona çevirdim. Bana göz kırptığında gözlerimi hem kocaman açmış, hemde başımı öne eğmiştim. Utançtan yanaklarıma alevler firar etmişti.

----
Herkes susmuş, boş bakışlarla etrafa bakınıyorduk. Uğur yaslandığı koltuktan uzaklaşıp kollarını dizine koyarak oturdup öne eğilmişti. Gözleri beni bulduğunda diyecekleri olduğunu anladım.

"Yarın ne yapmayı planlıyorsun?" Dedi.

Salondaki bütün yüzler bana çevrildiğinde gayet rahattım.

"Mete ve Tuna evin çevresinde araştırmalara devam etsin. Evin anahtarının bir kopyasını daha istiyorum. Kim bu kutsal görevi almak ister?"

"Ben bu işlerde iyiyimdir" dedi Tuna.

"Nasıl yaptırabilirsin?" Dedim.

"Anahtarlın yedeğini evdeki hizmetçilerden birine çıkarttırdıklarını düşünüyorum. Tek yapmam gereken kadının çantası çalmak" dedi gayet rahat bir tavırla.

Gözlerimi açıp ona baktım. Kadının çantasını çalmaktan bahsediyordu.

"Hadi ama Duru bana öyle bakma anlayacaklar. Kadının çantasını anahtarın kopyasını çıkarttıktan sonra hırsızı yakalayan bir centilmen gibi geri vereceğim."

"Peki anahtar çıkartmak o kadar kolay mı?" Dedim. Gerilen bedenim geri çekildiğinde beni kolları arasıma almıştı Mert.

"Sen rahat olsana kızım o iş Semih'te" dedi. Mert'in kollarının arasında olmanın verdiği şokla hemen ayağa kalktım.

"Sende bi rahat dur abicim ya. Habire sülük gibi yapışıp duruyosun" diye çemkirdim.

Kaşlarını kaldırıp bana hayretle baktı. Benden bu sözleri duymayı beklemiyormuş gibiydi. Herkes sessizleşip bizi dinlerken

"Senden uzak duramıyorum" dedi koltukta doğrulurken.

Her bir hücremin titrediğini hissettim. Heyecanım kirpiklerime kadar artmıştı. Şuan elime silah verseler Deniz'le Nihat'ı hatta Erol'u bile gebertebilirdim.

"Uzak durmalısın" dedim. Sesim fısıltılı çıkmıştı. Çocuklar birbirlerine baktıktan sonra ayaklanıp bir bir salondan çıkmıştı ve ben Mert'in karşısında öylece dikiliyordum.

"Durmazsam n'olur?" Dedi meydan okurcasına. Tek kaşını kaldırmış, gözlerini bana kenetlemişti.

Iki elimide belime koyup bilmiş bir edayla "Seni ablama söylerim" dedim. Sesim küçük kız çocuğu gibi çıkmıştı.

Mert birden kendini geriye bıraktı ve iki elinide teslim olur gibi havaya kaldırdı. "Ablana mı söylersin? Yok bir daha hayatta sana yaklaşamam" dedi.

Ona karşın bir kahkaha patlattığımda zafer kazanmış gibiydim ama bu zafer çok kısa sürmüştü çünku belimdeki elim bir başka el tarafından çekildiğinde öne, Mert'in üzerine düşmüştüm. Dudakları kulağıma değerken

"O zaman söyle ablana. Oda öğrensin seni sevdiğimi" dedi.

----

Ballarım sınavlar yaklaştığı için her gün bölüm atamayabilirim bunun için şimdiden özür dilerim.

Bu arada aksiyon #60 olmuşuz. Bunun için bana destek veren tüm kuzucuklarıma kalp gönderiyorum ❤❤ üşenmeden her bölümümü okuyan, hatta bazen benim zorumla okuyan canım arkadaşlarıma burdan çok teşekkür etmek istiyorum.

Destekleri için herkese ayrı ayrı teşekkür ederim. Çok duygusal bir konuşma oldu hadi ben bitirdim bölümü 👍

DOLUNAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin