BÖLÜM 24

17 2 0
                                    

Büyük masanın etrafında toplanmış, yaklaşık 1 saattir plan yapıyorduk.

Semih ve Hayal'in anlattıklarına göre Kahraman Çınar, Deniz'in teklifini kabul etmemiş. Deniz de Kahraman'a sinsice pusu düzenlemişti. Benim asıl şaşırdığım konu Semih'in bu kadar bilgiyi nasıl edindiğiydi.

Deniz, Kahraman Çınar'ı kendi mekânında öldürmeyi planlıyormuş. Mekâna girişler için Uğur, sahte kimlikleri ayarlayacaktı.

Mâlum reşit değiliz.

Koray adamları halledecekti. Mekânda ne kadar adam o kadar iyi.

Semih Deniz'i takip edecekti. O geldiğinde veya yaptığı en ufak harekette bize haber verecekti.

Tuna her zamanki gibi silah işini halledecek.

Nur plana dahil değil çünkü çok hâlsizmiş. Plan yapılırkende zaten odasına kapanıp uyumuştu.

Mert telefonunu cebinden çıkarıp saate baktı.

"15:35. Hazırlanmaya başlasak iyi olur. Akşama plan devreye girmeye başlayacak."

Hepimiz 'tamam' anlamında bir kaç ses veya hareket yaptığımızda herkes işinin başına döndü. Semih bilgisayarların başına, Koray, Uğur, Tuna ve Mert yukarı çıkmak için merdivenlere yürüdüler. Hayal ve ben beraber hazırlanmak için Hayal'in odasına girmiştik.

"Gireceğimiz mekân için uygun görünmeliyiz" dedi.

"Çok abartı olmayız dimi ya?" Dedim. Hayal'in yüzünde sinsi bir gülüş belirdi.

"Evet tatlım çok abartı olacağız"

Gözlerimi kocaman açıp kafamı sağa sola salladım. Abartıya alışık değildim ben. Xxl beden tişort giyip çıkarım dışarı. O ne öyle düğün salonu gibi abartı.

Hayal dolabını açıp içerisinden elbiseleri çıkarmaya başladı. Siyah, yeşil, mor, yine siyah ve...

Ve kırmızı

Hayal kırmızı elbiseyi üstüme doğrulttu.

Hayal kırmızı elbiseyi üstüme doğrulttu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Omzu açık elbiseyi dikkatle inceledim. Evet çok abartıydı ama bu elbiseye aşık olmuştum.

Beni elbiseye gülerken farkeden Hayal, elbiseyi yatağa fırlattı.

"Elbise işi tamam şimdi makyajını yapacağım. Sakın bir şey söyleme çünkü seni görünce Mert'in dibi düşecek" dedi kıkırdayarak. Yanaklarım kızarmıştı tam ağzımı açacaktım ki Hayal

"Sus konuşma. Başlıyorum" diye bağırdı. Kendimi ona bıraktım. Hayal 1 kilo fondöteni yüzüme sürmeye başlamıştı bile.

*

Aynaya bakmaya doyamıyordum. Elbise üzerime tam oturmuştu ve Hayal'in yaptığı koyu tonda göz makyajım, mavilerimi çok güzel gösteriyordu. Dudağıma da kırmızı bir ruj sürüp saçlarımı dalgalandırmıştı. Yüzümü Hayal'e çevirdiğimdr onunda çok güzel olduğunu gördüm. Siyah elbisesi ve beyaz saçlarıyla harika görünüyordu.

DOLUNAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin