"Rotamı kaybettim anlıyor musun beni?. Ruhum oradan oraya sürükleniyor. Belirsizlikler içerisinde yeni bir dünya kurmaya çalışıyorum kendime. En ufak darbede un ufak olacağım anlıyor musun?." Acılar içinde kıvranıyordum. Hayır hayır bu fiziksel bir...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Maalesef bölümesınırkoyuyorum sınır 150 oy 50 yorum. Sınır geçilmeden bölümgelmeyecek.
GAMZE'DEN
Sıçrayak uykumdan kalktığımda gözlerimi sım sıkı kapattım. Bedirhan'la yaşadığımız o anların üstünden iki gün geçmişti ama bende hiçbir değişiklik yoktu hatta saniye geçtikçe icimdeki yangın alevleniyordu. Gizem'i uyandırmadan yataktan kalktım ve odadan çıktım. Ince hırkamın kuşağını belime sıkıca dolatıktan sonra mutfaktaki kapıdan bahçeye çıktım.
Nefes almaya ihtiyacım vardı. Hiçbir şeye ihtiyaç duymadığım kadar nefes almaya, Bedirhan'a ihtiyacım vardı. Kollarımı kendime sarıp kafamı gökyüzüne kaldırdım. Yıldızlar dokunsam avucumun içine alabileceğim kadar yakın ama alamayacağım kadar da uzaktı. Tıpkı Bedirhan gibiydi.
Bana bir o kadar yakın bir o kadar da uzaktı. Bacaklarım daha fazla beni taşıyamaz olduğunda çimlerin üstüne oturup gözlerimi kapattım. Bunun bir çaresi olmalıydı. Içimdeki bu yangının sönmesi gerekiyordu. Sol gözümden akan sıcak yaşı sildim. Olmuyordu böyle yüreğim yangın yeriyken ne bir yudum su içebiliyor ne de bir lokma yemek yiyebiliyordum.
Muhtaçtım ben Bedihran'a, sevgisine. Yanına girmeye o kadar ihtiyacım vardı ki bir o kadar da cesaretsizdim aslında. Anlık gelen deli cesaretiyle oturduğum yerden doğrulup evin içine girdim. Ardımdan da mutfağın büyük sürgülü kapısını kapattım. Sessizce kaldığımız odaya girdim.
Gizem'e baktığımda hala kıpırtısız bir şekilde uyuyordu. Yüzümde buruk bir tebessüm oluştu. Her zaman yanımda olmaya çalışmıştı. O da farkındaydı bana bir şeyler olduğunun ama söz konusu Bedirhan olduğunda dilime parangalar vuruluyor ruhum vaveylalar eşliğinde ateşler içinde yanıyordu. Varsın Bedirhan olsundu ben yanmaya da razıydım.
Dolaptan işlemeli kotumu beyaz tişörtümü ve siyah hırkamı alıp odadan çıktım. Üst kattaki ortak banyoya girdiğimde gözlerim aynaya düştü. Bu ben olamazdım buraya gelirken ne umutlarla gelmiştim. Şimdi her uyuduğumda uyanmama sebep olan hıçkırıklarımdı. Sol gözümden bir damla daha yaş aktı. Ne olursa olsun bu gece bu belirsizliği bitirecektim.