Karanlığın Seçimi ❁

Ben Her Zaman Senin Yanındayım ❁

Erken gelen yeni bölüm. İyi okumalar. Açıkçası çok hüzünlendim. İyi okumalar !

"Burası bizim değil, bizi öldürmek isteyenlerin ülkesi"

— Tezer Özlü

"Bazen olmak istediğimiz yer ile olduğumuz yer arasındaki fark, gözlerimizin içine baka baka sıkar boğazımızı."

— Hermann Hesse

Yayınlanma: 23.05.2014
Düzenlenme: 24.11.2017

( Alania )

Gece, Bavol'ın yanında uyumuştum. Rahibe de, kurban büyüsünü yapmıştı. Fakat büyü yapılırken, orada olmamı istemedi. Ben de bu isteğine uydum. Neden böyle istemişti, bilmiyorum. Gözlerimi açtım ve yataktan kalktım. Aynaya baktığımda ise, ben aynı bendim. Değişen bir şey gözükmüyordu. Oysa kurban büyülerinde bir şey olması gerekmez miydi ? Birden sağ kolumda bir acı hissettim. Bir kuvvet sanki derime  bir şeyler kazıyor gibiydi. Hemen üstümdeki gömleği çıkardım ve sağ koluma baktım. Bileğim de, bir şekil oluşmuştu. Dairenin için de, beş köşeli bir yıldız vardı. Yıldızı çevreleyen bir ip vardı. Sanki bir yılanın yıldıza dolanmış gibiydi. Yıldızın tam ortasında minik anlamsız bir yazı vardı. Bunu okumak için ya iyi bir büyücü olmalıydım ya da gözlerim keskin olmalıydı. Dövme hem çok güzel, hem de çok korkunç gözüküyordu.  Bu neydi ? Bu anlamsız dövme neydi ? Birisi beni damgalamış mıydı ?  Yoksa Cristalyn'in kurban büyüsü işlemeye mi başlamıştı ? Evet, işlemişti ve kurban damgasını yemiştim. Peki ya, Bavol'ın iyileştirme için yapılan kurban büyüsü ? O da işleseydi, böyle damgam olurdu. Derin bir nefes aldım ve gömleğimi giydim. Arkama döndüğüm de ise, Bavol'ın bana baktığını gördüm.  Yüzünde masum bir gülümseme vardı. Gözleri açık ve bana bakıyordu. Kör bakışlar değildi ! Tamamen iyi gözüküyordu. Hemen koştum ve ona sarıldım. Sıkıca, bir kucaklamaydı.

 " Bavol ! " dedim bağırarak.

 Bavol " A-alania ! Benim güzel sevgilim." dedi ve yüzüne bakmaya başladım.

 " Beni duyuyorsun, beni görüyorsun ve benimle konuşabiliyorsun. Yeniden bunları yapabiliyorsun." dedim mutlulukla.

 Bavol " Sakin ol. Evet, zehrin etkisinin büyük bir kısmını yendim ama hala kendimi felçli gibi hissediyorum."

 " Olsun. Ben bakarım. Sana bebek gini bakarım. Şu an sesini duyuyorum ya, o yeter bana. Şu an mutluluktan ne yapacağımı bilmiyorum." Dedim ve sevinç yaşlarım yanaklarından süzüldü.

 " Ağlıyorsun, ağlama. Seni ağlarken görmek, isteyeceğim en son şey. Hem bacaklarımdaki uyuşukluk yavaş yavaş geçiyor. Toparlanıyorum."

 " O zaman kurban büyüsü işe yaradı."

 " Kurban büyüsü mü ? Ah, şu mesele. Ne bu ? Kör olduğum zamanda bile hissettiğim bu büyü ne ? "

 " Seni iyileştirmek için, panzehir yoktu. Bu yüzden Symon, bana kurban büyüsü ile ilgili bir şeyler söyledi. Oxton'ı zehirletmiştim ve Cristalyn onu kurban büyüsü ile kurtarmış. Bunu bana söyledi ve bende seni bu şekilde kurtardım."

 " Cristalyn seni kurban etti, değil mi ? " dedi sertçe.

 " Bavol."

 " Evet, seni kurban etti. Hislerimde gördüğüm kurban büyüsü, onun sihriymiş." Dedi öfkeyle.

 " Aslında bir tane daha çevremde olması lazımdı. Rahibeden, seni iyileştirmesi istediğim kurban büyüsünde beni kurban etmesini istedim."

 " Ne saçmaladığının farkında mısın ? Kurban büyüsü demek, ölüm büyülerinin en kuvvetlisi demek. Ah, Lani ! Ben uyurken, ne haltlar karıştırdın ? Korkma, ikinci bir kurban büyüsü üstünde yok. Sadece Cristalyn'in sihri var. Sağ kolunu ver ! Dövmeyi inceleyeceğim." dedi ve sağ bileğim sertçe kavradı.