Canınızı sıkmadan konuya gireceğim, bugün her şey aynıydı. Anlatmaya gerek yok. Telefon hapsine telefonları bırakmaya gidiyordum ki, bir ses geldi ve donakaldım.
- Hey sen!
HAYIR! seslenen Suzy'di. Ona doğru döndüm. Ve midem bulandı. Hakikaten kız parfüm kutusunu bitirmişti. O kadar ağır kokuyordu ki... Makyajı (zaten çirkin olan yüzünü) bir hayalete benzetmişti. Birisi ona iğrenç gözüktüğünü söylemeliydi ve ben de seve seve bu vazifeyi aldım,
-Suzy, iğrenç kokuyorsun, midem bulandı.
Bana baktı. Bir süre böyle bakıştık. Sonra ULTRA uzun topuklu ayakkabısını yere vurdu ve bağırmaya başladı,
- Yeter artık! Ben bu okulda harcanıyorum! Böyle İĞRENÇ kişilerle aynı sınıfı paylaşıyorum! Banane yaa!
Bu haliyle o kadar bebeksi ve komikti ki, kıkırdamaya başladım. Bana iğrenerek baktı ve arkasını dönüp ULTRA uzun topuklu ayakkabısını yere vura vura gitti. O gittikten sonra kahkahalara boğuldum. Böylece onun bana soracağı önemli şeyi ona unutturdum. Telefonunu! Bu sefer çok şanslıydım. Bir daha ULTRA DİKKAT edeceğim. Refah ile yoluma devam ederken bir kedi gördüm. Benim hayvanlara karşı zaafım vardır. Ve bu kedi öyle şirindi ki... Durdum. Telefonları banka koydum ve kediyi sevmeye başladım. Kısa sürede arkadaş olmuştuk. Oyun oynamaya başladık. Kedi de bende çok eğleniyorduk. Ama zamanın nasıl geçtiğini anlayamadım. Kendimi o kadar kaptırmıştım ki saatler geçmesine rağmen ben sadece on dakika geçmiş gibi hissediyordum. Ve bahçede kimse kalmadı. Ama SALAK yani ben hala bahçede kediyle oynuyordum! Saatler geçti. Öğle yemeği ziliyle kendime geldim. Tam bir salaktım! Artık okula gidemezdim yoksa ölürdüm. Telefon hapsi kapanmıştı, telefonları bırakamazdım. Çantamdaki kitapları çıkarıp, telefonları içine doldurdum. Ve koşmaya başladım. Sadece koşuyordum. Nereye gittiğimi bilmiyordum ama buradan bir an önce uzaklaşmam gerektiğini ÇOK İYİ biliyordum. Koştum, koştum. Sonunda bir ormana geldim. Bir ağacın altına oturup, soluklandım. Birden aklıma çok pislik bir fikir geldi. Çantamdan Suzy'nin telefonunu çıkardım. Kendimi bildim bileli çok usta bir HACKER dım. İki saniyede Suzy'nin şifresini çözdüm. Ve telefonu karıştırmaya başladım. ULTRA eğlenceliydi! Oraya buraya mesaj atıyor, sipariş veriyordum. Sonunda telefonu kapatıp çantama koydum. Ve orada Labirent'i düşünmeye başladım. Oracıkta uyuyakaldım.
Merhaba yine ben. bu bölümde de daha konuya giremedim. Ama bir sonraki bölüm gerçekten müthiş olacak. Umarım beğenmişsinizdir. Takipte kalın! !♡♥♡♥♡♥
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Labirent Delileri ♡ |TAMAMLANDI|
Science FictionLabirent delileri toplanın! Bu kitap labirent'e düşmüş iki liseli kızı anlatıyor. Ve tabii yaşadıkları ilginç olayları. Umarım beğenirsiniz. Sevdiyseniz diğer kitaplarıma göz atmayı unutmayın!
