GERÇEKLER

464 47 6
                                    

- July, iyi misin sen?

- Ne yapıyosun acaba?

Göz devirdim.

- Newt, sen bana sadece anahtarları ver.

Newt, bana bakıp olanları anlamaya çalıştı.

- Neden kızım?

- Bana güven.

Newt, temkinlice anahtarları bana verdi.


Zindanda yürümeye başladım. Bütün hücrelere bakıyordum. Evet, Lizz'le en iyi konuşabilecek kişi bendim. Bu yüzden Newt'in adını temize çıkarmadan bana rahat uyku yoktu.

- July, iyi olduğuna emin misin?

Kafamı salladım.

Newt, benim yaptığım şeyi tahmin etmiş olmalı ki, kıpkırmızı kesildi. Sonra kısık sesle,

- July, hayır lütfen...

- Newt, şu an bunu düşünmeye vakit yok! Adını temize çıkarmalıyım! Yoksa bu zindanda çürüyüp gideceksin! Her ne kadar en iyi arkadaşım olsa da... Seni İSYAN'a çalışmakla suçlayamaz!

Newt, çekinerek yanımda yürümeye devam etti. Minho ise olanları yeni anlıyordu.

- Ne yani biz Lüle kafalı kızı mı arıyoruz?!

- Günaaydıın!

- July cidden iyi bir fikir olmayabilir.

Omuz silktim.


Tam o sırada gördüğüm şeyle duraksadım.

- Bu hücrede iki kişi var!

Hemen anahtarları çıkardım. Onlarca anahtar vardı. Hangisinin olduğunu nereden bilecektim! Tam yarısını denemeyi bitirmişken anahtarlar yere düştü.

- Hay aksi!

Tam almaya uzanıyordum ki, Newt benden hızlı davrandı. 

- Baştan 15. anahtar. Thomas söylemişti.

Minho yere bakmaya başlamıştı. Newt bir anahtarı çıkarıp kilite soktu. Anahtarı çevirdi. Kapı gıcırdayarak açıldı.

- Teşekkürler Newt. Şimdi bana güvenin ve müdahale etmeyin.

Yutkunarak başlarını salladılar.

Derin bir nefes alıp hücreye girdim.


________________________________


Hücre bunaltıcı bir şekilde parfüm kokuyordu. Bu parfüm bana bir yerden tanıdık geliyordu ama her neyse.

İçeri öksürerek girdim. İki tane eski yatakta, iki kişi yatıyordu. Bir tanesi genç bir kız, diğeri bir erkekti. Erkek olan bayılmıştı. Gözlerim dolarken kızın yanına gittim. Yüzünü yatağa koymuş ağlıyordu. 

- Lizz?

Kız, sesle irkildi. Ve daha çok ağlamaya başladı.

- July... Lütfen beni affet.

- Lizz, hayır ağlama.


Kız birden bana yüzünü döndü. Ben şoka girerken o ise hıçkırarak bir cümle söyledi.

- Ben, Lizz değilim. Çok özür dilerim.

O an bu iğrenç parfümün bana nereden tanıdık geldiği aklıma dank etti.

Labirent Delileri ♡ |TAMAMLANDI|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin