<Multimedia Lay(Yixing)>
Keyifli OkumalarKimseye haber vermeden evden çıktım.Yine neden tartıştığımıza dair sorular soracaklardı.Cevap vermek istemiyordum bu yüzden sabah hiçbirine gözükmeden erkenden şirkete gittim.
Artık ne kadar erken geldim bilmiyorum ama şirkette sadece güvenlik ve temizlikçiler vardı.Odama gidip masaya kafamı koydum ve uyudum.
Duyduğum birkaç sesle gözlerimi açtım.Saate baktığımda işe başlamamıza daha yarım saat vardı.Lanetler okudum ve kendime kahve yapmaya gittim.
Arkamdan kapanan kapıyla ürktüğümde elimdeki kahve biraz döküldü."Kim var orda!"Lay'ı görmemle kendimden geçtim.Nereden çıktı?Neden geldi?Yoksa beni mi kaçıracak?Yada dokunmaya çalışır?
"Beni gördüğüne şaşırmadın değil mi?"dediğinde cevap vermedim ve geri geri gitmeye başladım.Aramızdaki mesafe onu rahatsız etmeye başladığında bana doğru yürüdü.
"O iğrenç vücudunu bana yaklaştırma."diyip onu kenara ittim ve yanından geçtim.Kapıyı açacağım sırada kilitli olmasıyla sinirle nefesimi dışarı verdim."Sen buraya nasıl girdin?"
"Burası benim babamın şirketi bebeğim.Ah!Pot kırdım galiba."Lay'ın ağzından çıkan kelimeler suratıma tokat gibi çarpmaya başladığında anladım."Herşey başından beri bir oyun muydu?"
"Sandığımdan daha zekisin sevgilim."
dediğinde sinirlendim.Ben onun sevgilisi falan değildim."Ben senin sevgilin falan değilim."dememle tekrar bana yaklaşmaya başladı."Sana diyeceğim şeyler var.Kabul etmek zorundasın."sorması için bekledim ve cevap vermedim.
"Wonho'dan ayrılacaksın.""Lay saçma sapan konuşma.Gereksiz tehditlerini al ve defol git."dediğimde güldü ve tezgahın üzerine yaslandı."O çok sevdiğin 7 erkek.Onların ortada kalmasını istemezsin değil mi?"
"O dediğin çocukların hepsi varlıklı ailelerden geliyor.Ne dediğini sanıyorsun?"yanında duran bir elmayı aldı ve ısırdı."Benim babamı tanıyorsun Haneul.Kimse onunla baş edemez.Yediğin tokatları unuttun galiba?"
Babasının bana attığı tokatlar aklıma gelince istemsizce gözlerim dolmaya başladı.O gün suçsuz yere bir sağ yanağıma bir de sol yanağıma yemiştim.Sebebi neydi biliyor musunuz?Kırmızı ruj sürmemiştim.
O kadar gereksiz bir nedenden dolayı yemiştim o sert tokatları.Ben öylece ağlarken Lay sadece izliyordu.Beni korumak için hiçbir çabada bulunmamıştı bile.O ruhu sürdüğümde tam bir orospuya benziyordum.
"Wonho'dan ayrıldığımda eline ne geçecek?"dedikten sonra akan gözyaşlarımı elimin tersiyle sildim."Benim olacaksın."
"Ben zaten birisine aidim.Oda Wonho."yediği elmayı yere attı ve ayağıyla ezdi."O 7 aptalı tek tek süründüreceğim.Onlar bok gibi bir hayat sürecekler.Senin yüzünden."
Gideceği sırada kolundan tuttum.Ateş saçan gözleriyle bana baktı."Bana zaman ver.İstediğini yapacağım.Ama eğer onlara birşey yaparsan seni gerçekten öldürürüm."
Kafasını salladı ve öpmeye kalkıştı.Onu ittirdim ve geri çekildim.Büyük kahkahalar atarak şirketten çıktı.Yaptığım kahveyi lavaboya döktüm ve ofise gittim.
Chuan'ı gördüğümde suratına tükürmek istedim.Demek bahsettiği kuzeni Lay'dı.Yani Cheng'in burada olmasının nedeni de buydu.Herşey en başından kurgulanmış birşeydi.Allah belanı versin Zhang Yixing Lay!
Chuan'a selam bile vermeden masama geçtim.Bana dik dik bakması rahatsız olup oflayıp puflamama sebep oluyordu."Neyin var Haneul?"
"Yok birşey.Sadece arkamdan çevrilen planları öğrendim o kadar."dediğimde ayağa kalkıp ciddi bir şekilde yanıma geldi."Ne planları?Kim böyle birşey yapar?"dediğinde gülmeye başladım.
"Sen kızlardan daha iyi kıvırtıyorsun valla.Helal olsun."anlamaz ifadelerle suratıma bakmaya devam etti.Tam anlamıyla gerizekalının tekiydi."O biricik kuzenin Lay bana herşeyi anlattı."
"Ben çok üzgünüm.Senin sevgilin olduğunu bile bilmiyordum.Sadece Lay'a yardım etmek istedim."dediğinde birazdan ağlayacak diye korktum."Biliyor musun?Ben yalanlara tokum."
"Haneul ben-"kalktığımda kolumdan tuttu.Bir hışımla kolumu geri çekip ofisten çıktım.Tanrım neden?Neden etrafımdaki herkes benimle oynuyor?Kukla mıydım ben?
"Haneul?"omzuma dokunan el ile irkildim."Ah seni korkutmak istemedim."Kino'yu görmemle rahatladım.Yanıma oturduğunda ona sarıldım.Elini saçlarıma götürdü ve okşamaya başladı.
"Herşey yolunda mı?"diye sorduğunda kafamı kaldırıp çaresiz ve bitkin gözlerle ona baktım."Sende beni arkamdan bıçaklamayacaksın değil mi?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PRİSONER -Wonho&Lay-
Fanfic"Brezilya'daki yarım kalan işi tamamlasak mı?"dediğinde bir hışımla ona döndüm. "Senin tek bildiğin şey sevişmek mi Hoseok?Bundan sonra 1 ay sevişmek yok!Bıktım artık." Wonho bardağı taşıran son damlayı da damlattı.Artık dayanamıyordum. Her fırsatta...