*William Lily'i eve bıraktı. Lily eve dönerken hayran hayran onu izledi. Kendi de biliyordu ki Lily'i dış görünüşü için sevmiyordu. Onunla ilgili ahlaksız şeyler de düşünmüyordu. 'Galiba gerçek aşk dedikleri bu olsa gerek' diye düşünüp yetimhaneye doğru yürümeye başlamıştı.
Ertesi gün okulun öğle tatilinde okulun dışında büyük bir kavga vardı. Beyza, Lily ve William kavgaya bakmaya gittiler ve korkudan ne yapacaklarını bilemediler. Marshall bu çevrenin en belalı çocuklarıyla kavga ediyordu. Tek başına olmasına rağmen üç kişiyi birden şimdiden hastanelik etmişti. İkisini döverken üçüncüyü unutmuştu. Üçüncü çocuk elindeki bıçağı savururken William çocuğun kolunu tuttu ve öyle bir çevirdi ki, kolun kırılma sesi yankılandı.
Beyza William'ı hiç böyle sert bir şekilde görmemişti. William çevresine dönerek "Ne bakıyorsunuz lanet olasılar. Kendi işinize bakın DAĞILIIIN!!! diyerek bağırdı. Bu sırada Beyza koşa koşa okulun içine girdi.
Lily tam bir şey diyecekti ki Beyza elinde ecza çantasıyla kendilerine doğru koşuyordu. Bir anlam veremeseler de Marshall'ın yüzüne bakınca her şeyi anladılar. "Aman Tanrııım Marshall. Yüzünün haline bak!!" diye bağırdı Lily.
Üçüncü çocuk bıçağı elinde sallarken Marshall'ın karnına saplayacakken William bunu engellemişti ancak bıçak, Marshall'ın yüzünü sıyırmıştı ve Marshall'ın yüzünden kanlar akıyordu. Yarası derindi.
Lily, Marshall'ın yanına gittiğinde ağlıyordu. "Neden onlarla kavga ettin aptal!" diyerek Marshall 'a bağırıyordu ve Marshall' ın göğsüne vuruyordu . Marshall hiçbir şey demiyor, sadece boş boş çevreyi izliyordu. Beyza yanında ecza çantasıyla geldiğinde William' a dönerek"Sen Lil ile ilgilen, ben Marshall'a pansuman yapacağım" dedi.
Marshall'ın yanına geldiğinde yarasına baktı ve "Seni hastaneye götürmeliyiz." dedi. Marshall çok sert bir şekilde reddetti. "Burada ölsem bile hastaneye gitmem ben." diye kıza bağırdı. Bağırdığına pişman olmuştu ama hastaneye gidemezdi. Biliyordu ki eğer hastaneye giderse haber yetimhaneye gidecek ve o lanet adam onu yine kemerle dövecekti.
"O zaman ben dikerim yaranı "dedi Beyza tepkisiz bir şekilde.
" Hıh sana neden güvenecekmişim? "dedi alaylı bir şekilde Marshall.
" Tamam. İstersen hastaneye gidebilirsin. Hoşcakal"diyerek yerinden kalktı.
"Tamam tamam. Gitme. Özür dilerim. "dedi Marshall çaresiz bir şekilde.Beyza geri geldi ve Marshall'ın yarasına baktıktan sonra pansuman yaptı. Ardından dikiş iğnesini ve ipi alarak ipi iğneden geçirdi. Bu sırada Marshall aslında hiç demek istemeyeceği şeyleri demişti.
" Her teröriste bu mu öğretilir? Yaralanınca nasıl dikiş atılır ya da pansuman falan filan hah. "dedi alaylı bir şekilde.
Beyza hiçbir şekilde cevap vermedi ancak gözleri dolmuştu. Ağlamamak için kendini zor tutuyordu. Ellerini sıkıyor ve kötü bir şey dememek için çabalıyordu. Oradan çekip gidecekti, yine de çaresiz bir insanı burada bu şekilde bırakmaya içi el vermemişti.
Beyza, Marshall'ın yarasını dikerken konuşmaya başladı. "Annem doktor ve ben de doktor olmak istiyorum. Bu yüzden önceden bazı şeyleri öğrendim" dedi. Hala gözleri dolu doluydu.
Marshall dediklerine çok pişman olmuştu. Kızın gözlerine baktığında birden kalbinde bir çarpıntı hissetti ve nefesi düzensizleşmeye başladı. Vicdanı mı sızlamıştı yoksa? Kızın büyüleyici gözleri vardı. Gözleri dolduğu için biraz kızarmıştı ve çok güzel gözüküyordu. Marshall sesli sesli nefes almaya başlamıştı. Nefesini kontrol edemiyordu.
"Canını mı acıtıyorum? Biraz daha yavaş yapayım dur. "dedi Beyza. İşi bittikten sonra çantayı toplayıp kapağını kapattı. Marshall'a dönerek" Öğleden sonra okula gelme. Okuldaki hocalar görürse başın belaya girebilir. Yarana fazla su değdirme. En fazla 10 günde iyileşecektir. "dedi ve okula yürümeye başlamıştı.
Marshall şaşkın bir şekilde kızın arkasından bakakaldı. Okulun 300m ilerisindeki parka gitti ve çocukları izlerken düşüncelere daldı. Hiç kimse kavgadan sonra Marshall'ın yanına gelip ona yardım etmemişti. Herkes Marshall'dan çekinir, ona sorunlu çocuk gözüyle bakarlardı. Lily ve William hariç.
Beyza bugün hiç sorgulamadan kendisine yardım etmişti. Ona terörist demesine rağmen yanında kalmış ve yaralarını iyileştirmeye çalışmıştı. Marshall kalbinin ilk defa yumuşamaya başladığını hissetti. İlk defa bir insan ona gerçek anlamda merhametle yaklaşmıştı. William ve Lily 'ninkinden daha farklı bir merhametti bu.
Marshall düşündü. Böyle davranan bir insan nasıl olur da terörist olurdu ki. Merak etti. Beyza' nınki nasıl bir dindi ki onu bu kadar - nasıl dese-olgun yapıyordu. 'Belki Beyza'nın tanrısı beni kabullenir kim bilir' diye düşündü Marshall.
ARKADAŞLAR BÖLÜMLERİ 3 GÜNE 1 YAYIMLIYORUM OKUYAN HERKESE ÇOOOK TEŞEKKÜR EDERİM. ELİMDEN GELDİĞİNCE ORJINAL OLMAYA ÇALIŞTIM KURGUMDA.DESTEKLERİNİZİ EKSİK ETMEZSENİZ COK SEVİNİRİM. KOCAM ÖPTÜÜÜM :D:D:D:D
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayat Şimdi Başlıyor
Teen FictionHayatta bazı anlar vardır ki , hayatınızın dönüm noktası o anlardır. Daha ne olduğunu anlayamadan yaşanır tüm o hayatınızı değiştirecek, iyileştirecek olan anlar. Bir bakarsınız ki hayatınız kökten değişmiş. Belki bir insan, belki de bir olay aracıl...